Haftasonu için Şile’nin köyleri artık uzak değil
Şile, hafta sonu doğanın içinde olmak ya da yüzmek isteyenleri bekliyor

Şile, İstanbul'a yakınlığıyla bilinen bir belde. Hafta sonu doğanın içinde olmak ya da yüzmek isteyenler bir saatlik mesafedeki Şile'ye gider. Ancak Şile bu güzelliklerinin yanı sıra maalesef, boğulma olaylarıyla da adı çıkan bir ilçe.
Ama yine de kış aylarında 13 bin olan nüfusu yazın birdenbire 300 bine çıkıyor. İki aylık turizm gelirinin ilçe nüfusuna yetmediğini söyleyen Şile Belediye Başkanı Can Tabakoğlu, var olan turizm anlayışını koruyarak turizm faaliyetlerinin 12 aya yayılması için bir dizi proje başlattı. Sadece deniz turizmi değil; sağlık, kongre, iş ve kültür turizmini harekete geçirecek.
Projelerden biri, İstanbul'a bir saat uzaklıktaki Şile'nin şirin mi şirin 50'den fazla köyüyle ilgili. Şehirden uzaklaşıp köy hayatını görmek, bir-iki günlüğüne de yaşamak isteyenler artık Şile'nin köylerine gidebilecekler. Tabakoğlu, projeyi özellikle şirketlerle anlaşma yaparak geliştireceğini söylüyor.
Tabakoğlu, “Bu noktada bazı kurumsal firmaları köylerimizle kardeş yaparak yeni bir yapılanma başlatıyoruz. Kardeş kurumsal firmalar her hafta sonu belli sayıdan oluşan gruplarla köylerimizi ziyaret edecek, köy ürünlerinden oluşan yemeklerden yiyecek ve yine bu ürünlerden satın alacaklar.” diyor ve İstanbul'a haber gönderiyor: “Buyurun, köylerimizi görmeye gelin.” Bazı firmalarla anlaşmalar imzalama düzeyine geldiklerini belirten Tabakoğlu, ilk olarak Değirmençayırı köyünü görücüye çıkarmış. Henüz adını açıklamadığı bir banka ve çalışanları köy hayatına katılmak için hafta sonları buraya gelecek. Köyde üretilen doğal gıdalarla kahvaltı edecek, isterse köy tavuğunu, yumurtasını satın alabilecek, köy börekleriyle akşam yemeğini yiyecek. Hem de var olan doğal güzelliklerin içinde yaşayacak. Ayrıca Değirmençayırı köyü merkeze çok uzak olduğu için kız çocuklarının okula gidemediğini belirten Tabakoğlu, “Bu banka, çocuklara servis hizmeti veriyor.” diyor.
Şile'de Buldan bezi satılıyor
Can Tabakoğlu, köy projesi kapsamanında Şile bezinin üretimini artırmak için köylere haber salıp, isteyene bedava tahta tezgâh dağıtacağını duyurmuş. 50 küsur köyden 160 kişi tezgâh istediğini belirtmiş. Çünkü şu anda Şile'de Buldan bezi daha gözde. Yani Buldan bezi Şile bezinin önüne geçmiş durumda. Bunun birkaç sebebi var. Öncelikle Şile bezi üretiminin az olması. Köylerde de zaten bez üreten üç dokuma atölyesi kalmış. Diğer atölyeler yaşlılık ve ölüm nedeniyle kapanmış. Yeni nesil de daha ucuz olan Buldan beziyle rekabet edemeyince atölyelerini kapatmak zorunda kalmış.
Ancak 52 yıldan beri esnaf olan Süleyman Taban, “Şile bezi yüzde yüz daha kaliteli; ama yetmeyince mecburen Buldan bezi geldi. Buldan hem daha ucuz. Ayrıca köylüler çalışmıyor, üretim yapmıyor.” diyor. Şile'de şu anda bez dokuyan üç aile var. İmrenli köyünden Mehmet ve Sevgi Aygün çifti, Kabakoz köyünden Naime ve Necmi Birgül çifti, merkezde yaşayan Tevfik Çetin. “... Şile bezini taklit eden Buldanlılar, Buldan bezini Şile'mizde Şile bezi olarak pazarlıyorlar. Bu da biz Şileli imalatçıları etkiliyor. Şile'deki butiklerimiz, dükkanlarımız Buldan bezini alıp, Şile bezi diye halka satıyorlar. Tabii ki satmak suç değil, yalnız Şile bezini Şile bezi diye, Buldan bezini Buldan bezi diye satsınlar ki, halk Şile bezinin güzelliklerini ve özelliklerini görsün.” Şile Gündem gazetesinde geçen yaz çıkan bu ilanı Mehmet Aygün vermiş. Aygün'e bu ilanı verdiren neden ise Şile'nin merkezinde bir esnafın, Buldan bezini Şile bezi diye müşteriye satması olmuş.
1974'te çırak olarak başladığı atölyede Şile bezi dokumayı öğrenen Mehmet Aygün, 1986'dan bu yana kendi atölyesinde 4 makineyle üretim yapıyor ve yaz-kış, 6 nüfusunu atölyesinden kazandığıyla geçindiriyor. Diğer aile ise Kabakoz köyünden Naime ve Necmi Birgül çifti. “32 yıldan bu yana ipliklerin içindeyim.” diyen Necmi Bey, “İlkokuldan çıktım, bu işi öğrendim. 90'lı yıllarda Kabakoz'da 8 tane Şile bezi atölyesi vardı. Sadece biz kaldık.” diyor.
Sevinç Özarslan/Cumaertesi