Tekfen'i 50 yıla taşıyan sır
Tekfen'in 50'inci yılının kutlandığı gece, gözlerim etrafta 80'indeki 'üç mutlu adam'ı aradı. Üç adam nasıl ortak kaldıklarını basit bir olayla anlattı....

Şelale Kadak'ın yazısı
Tekfen'in 50'inci yılının kutlandığı gece, gözlerim etrafta 80'indeki 'üç mutlu adam'ı aradı. Görünürde yoktular. Soruşturunca, ileride küçük bir odada olduklarını öğrendim ve oraya doğru yöneldim.
İçeri girdiğimde öylece kala kaldım. Çünkü en çok fikirlerine başvurduğum duayen sanayicilerden biri, orada sessizce ağlıyordu. Tekfen'in ortaklarından biri, Feyyaz Berker.
Belli ki 50 yılı dolduran anılar film şeridi gibi Feyyaz Bey'in gözlerinin önünden o dakikalarda yoğun bir şekilde geçmişti. Nihat Gökyiğit ve rahatsızlığı nedeniyle artık daha yavaş hareket eden Necati Akçağlılar. Odada onların yanı sıra, üç ortağın kızları da vardı.
Temelleri 1956 yılında atılan Tekfen; inşaat, tarım, emlak ve bankacılık alanlarında faaliyet göstermiş ve üç ortağın uyumlu çalışması sonucu devleşmiş, şimdi de profesyonel bir ekibe teslim edilmişti.
Kolay değildi. Tam 50 yıl ortaklar bir gün bile bir birleriyle kavga etmemişler, kötü söz söylememişler ve hep bir orta yol bulmuşlardı.
Çorba içip dertleşiyorlar
Dün Feyyaz Berker'i holdingten aradım. Çünkü biliyordum, her ne kadar aktif yönetimden uzun bir süredir çekilmiş olsalar da üç ortak her gün mutlaka ofislerine gelirdi. Ama tabii eski stresli toplantıların yerini, bu kez dün de olduğu gibi, karşılıklı çorba içip, dertleşme seansları almıştı.
Dün öğlen yemeği diye sadece çorba içen Feyyaz Berker ile Nihat Gökyiğit idi. Daha çok Nihat Gökyiğit'in ömrünü verdiği TEMA'yı konuştular. Feyyaz Bey, Nihat Bey'in dur durak bilmeden çok çalışmasından endişe ediyordu. 'Görsen Şelale 2007 yılında yapacakları projelere ilişkin bir dosya okudum. İnanamadım. O kadar çok ki' dedi. Nihat Bey'in sanki sonsuz bir enerjisi var. Tekfen nasılsa emin ellerde. TEMA da onun ellerinde. TEMA denince yorgunluk falan dinlemeyen yaşsız insan O. Hepsine sponsor da bulduğu projeleri hayata geçirmek için en önde mücadele veriyor.
Hiç akraba almadık!
Berker'e telefonda, 50'inci yılın kutlandığı gece döktüğü göz yaşlarını hatırlatıp, çok duygusal bir anda odaya girdiğimi söyledim. "Geçmişimizi hatırladım. Üç ortak bu işe başladığımız günleri... Bu kadar ahenkli, birbirimize güç vererek bir değil bin olay yaşadık" dedi.
Sonra da ekledi: Biz önemli bir karar vermiştik. Hiçbir akrabamız, kardeşimiz burada çalışmayacak demiştik. Ve de öyle yaptık. Bunun neticesinde bu günlere hiç kavga etmeden geldik. Bundan gurur duyuyoruz.
Ben ortaklarıma kusur bulamam'
Bir anekdot da benden. 2003 yılıydı. Ve o güne kadar üç ortak yani Necati Akçağlılar, Nihat Gökyiğit ve Feyyaz Berker bir söyleşi için hiçbir araya gelmemişti. Kabul ettiklerinde havalara uçmuş, sabah erkenden Tekfen'in yolunu tutmuştum. 'Yaşsız insanlar' diye tanımladığım iş dünyasının duayen üç ismini, takım elbiselerin içinde bir odada beni beklerken bulmuştum.
Nihat Bey, ' Biliyor musun Şelale, ilk defa üçümüzü bir arada, takım elbiselerin içinde fotoğraf çektirip, röportaj yapıyoruz' dedi. Gazetede üç gün yayınlanan dizide, Feyyaz Berker'in şu cümleleri daha sonra çok konuşuldu:
Ben ortaklarıma kusur bulamam. Kendime bulurum. Bu söyleşi öncesi kendimi zorladım, ama bir tane anlaşmazlığımızı hatırlayamadım. Bugün yeniden doğsam ve 50 yıllık bir iş kuracak olsam, yine bu iki ortağımı yanıma alırdım ve 50 yıl ileriyi hayal ederdim.
Sabah