Dubai mahkemesi, Türk müteahhitin yarım bıraktığı Türkiye’deki villanın parasını Dubaili aracı şirketin ödemesine karar verdi
Dubaili bir yatırımcı 2013 yılında Türkiye’de bir villa satın almak için Dubaili bir aracıyla anlaştı. Ancak Türk müteahhit projeyi tamamlamadı. Dudaili alıcının açtığı davayı karara bağlayan Dubai Emlak Mahkemesi, 9.4 milyon TL’lik villanın parasını Dubaili aracı şirketin ödemesine karar verdi.

Dubai Emlak Mahkemesi, Türkiye’deki bir villa satış sözleşmesini iptal ederek, davalıların ödenen 814 bin Dirhem’i (9.4 milyon TL) yasal faiziyle birlikte iade etmelerine ve zararlarını tazmin etmelerine hükmetti.
12 yıl önce BAE üzerinden satın alınan sözleşmeyle ilgili anlaşmazlık, proje teslimatının gerçekleşmemesi ve ödemelerin geri alınamaması nedeniyle mahkemeye taşındı.
PROJE SEKTEYE UĞRADI
Dava, 2013 yılında BAE'de yapılan bir sözleşmeden kaynaklandı. Sözleşmeye göre, davacı, resmi bir ödeme planına göre 330 bin dirhem (3 milyon 744 bin TL) taksitler halinde 814 bin Dirhem'e ( 9.4 milyon TL) bir villa satın aldı. Sözleşme, teslimatın 20 ay içinde, en geç 2015 yılı sonunda yapılmasını öngörüyordu ancak proje Türkiye'de sekteye uğradı ve ödemeler iade edilmedi.
SÖZLEŞME FESHİ VE TAZMİNAT İÇİN DAVA AÇILDI
Davacı, 2025 yılında sözleşmenin feshedilmesini, ödenen bedellerin faiziyle birlikte iadesini ve maddi ve manevi zararın tazminini talep eden bir dava açtı.
Duruşmada sanıklar, sözleşmenin Türkiye'de bulunan yabancı bir şirketle yapıldığını ve kendilerinin sadece temsilci sıfatıyla imzaladığını ileri sürerek mahkemenin yetkisine itiraz etti.
Ayrıca, dava açılmadan önce yasal bildirimin usulüne uygun olarak yapılmadığını savundular. Mahkeme, sözleşmenin BAE'de imzalanması, aracı kurumun ülke içinde ofisinin bulunması ve ödemelerin yerel olarak belgelendirilmiş olması nedeniyle bölgesel yargı yetkisini teyit ederek bu iddiaları reddetti.
Hukuk Danışmanı Dr. Alaa Nasr, kararın, BAE’de yerel aracılar üzerinden gerçekleştirilen yabancı gayrimenkul işlemlerine ilişkin yasal çerçeveyi ortaya koyduğunu belirtti. Nasr, sözleşmenin imzalandığı yer ile ödemelerin ülke içinde yapılmasının, yargı yetkisi ve hukuki sorumluluğun belirlenmesinde temel kriterler olduğunu vurguladı.
patronlardunyasi.com