Philip Morris Türkiye Genel Müdürü Filiz Yavuz Diren PD için yazdı, ‘Girişimlerle hızlanan dijital Türkiye'

Filiz Yavuz DİREN

Bir şirketin değerini geçmiş bilanço büyüklüğü ya da mevcut üretim kapasitesiyle anlattığımızda, tablonun tamamını kaçırıyoruz. Bugün değer, giderek daha fazla, o şirketin kurduğu ekosistemin genişliği, dijital reflekslerinin hızı ve girişimlerle yan yana yürüme cesaretiyle tanımlanıyor.

Dijitalleşme iş yapma biçiminin altyapısı olmanın ötesinde, artık işin ta kendisi. Bu noktada fark yaratanlar, öne çıkanlar da, teknolojiyi satın alanlardan ziyade, dijitalleşmeyi kurum kültürüne, ürün çözümlerine, iş karar süreçlerine ve tüm iş ortaklarının süreçlerine indiren şirketler.

İNOVASYON GİRİŞİM SERMAYESİNİN CAN DAMARI

İyi fikir üretme, bunları ticarileştirme ve ölçekleme kapasitesinde yukarı yönlü bir trend söz konusu. Küresel İnovasyon Endeksi’nde Türkiye’nin 133 ülke arasında 37’nci sıraya yükseldi.

Girişim sermayesi tarafındaki rakamlar da bu tabloyu destekliyor. 2019’dan bu yana gerçekleşen 2 bin 230 işlemde toplam yatırım tutarı 6 milyar doları aştı. 2025’in ikinci çeyreğinde, küresel ölçekte yaşanan durağanlığa rağmen Türkiye’de işlem hacmi 858 milyon dolar seviyesine ulaştı. Bu durum bize, ekosistemin hâlâ ciddi düzeyde fırsat üretebildiğini ve yatırımcı iştahının canlı kaldığını anlatıyor.

İstanbul’un GSER 2025’te “Yükselen Ekosistemler” listesinde 3’üncü sıraya yerleşmesi ise, Türkiye’nin küresel inovasyon zincirinin etkin aktörlerinden biri olarak konumlandığını teyit ediyor.

Girişimcilik, Türkiye’nin ekonomik hikâyesinde ana eksenlerden biri hâline geliyor. Bu ekseni güçlendiren unsur ise, girişimlerle büyük kurumlar arasındaki bağın niteliği.

GİRİŞİMLERLE AYNI MASADA

Yeni dönemin oyunu, “ben yaparım” anlayışıyla kazanılmıyor. Çevik, deneysel ve teknolojiye doğuştan hâkim girişimlerle, ölçeği, sahadaki derinliği ve regülasyon tecrübesi güçlü kurumsal oyuncular aynı masaya oturduğunda gerçek etki ortaya çıkıyor.

Girişimler, risk almayı bilen ve hızlı deneyen yapılarıyla yeni teknolojileri prova eden bir laboratuvar gibi çalışıyor. Kurumsal şirketler ise bu fikirleri büyük ölçekli operasyonlara uyarlayarak ülke ekonomisine çarpan etkisi kazandırıyor. Doğru kurulan iş birlikleri, bir yandan girişimlerin büyüme yolculuğunu hızlandırırken, diğer yandan şirketlerin dijitalleşme ve verimlilik gündemini somut sonuçlara dönüştürüyor.

BİR VAKA OLARAK PARAKENDEDE DİJİTALLEŞME

Philip Morris Türkiye’de dijital dönüşümü 2016’dan bu yana iş modelimizin merkezine yerleştirdik. Bugün 150 bin bakkalla yürüttüğümüz ticari faaliyetlerin yüzde 97’si dijital olarak gerçekleşiyor. Geleneksel hızlı tüketim kanalında haftalar süren bayi iletişimi, artık birkaç gün içinde tamamlanıyor. Sahadan gelen verileri gerçek zamanlı işleyerek kişiselleştirilmiş ticari öneriler sunabiliyoruz.

Bu dönüşümün önemli bir boyutu da kapsayıcılık. TOBB ETÜ iş birliğiyle 57 bin bakkalımıza dijital okuryazarlık eğitimi verdik. Böylece iş ortaklarımız, bizim ile ilişkilerini güçlendirirken aynı zamanda e-devlet uygulamalarından online bankacılığa uzanan pek çok dijital işlemi kendi başlarına yönetebilir hâle geldi. Dijitalleşmeyi şirket sınırlarımız içinde tutmak yerine, ekosistemimizin tamamına yaymaya çalışıyoruz.

Sonuçta ortaya, saha–ofis–fabrika hattını uçtan uca bağlayan entegre bir yapı çıktı. Daha yalın süreçler, daha hızlı kararlar ve ani dalgalanmalara karşı daha dayanıklı bir iş modeli oluşturduk.

GİRİŞİM EKOSİSTEMİNE AÇTIĞIMIZ KAPI

İçerideki bu dönüşümü, girişimcilik ekosistemiyle kurduğumuz bağlarla tamamlıyoruz. Philip Morris International’ın global yatırım kolu PM Equity Partner ile 2019’dan itibaren Türkiye’deki girişim ağını daha yakından tanımaya başladık. Endüstriyel otomasyon, yapay zekâ, bilimsel araştırma ve tüketici deneyimi gibi alanlarda girişimlerle birlikte yürüttüğümüz projeler, hem yerel hem de küresel ölçekte etki yaratmayı amaçlıyor.

2022’den bu yana FutureMark platformu ile edindiğimiz deneyimlerle ekosistemi büyütme sorumluluğunu alarak girişimci sayısının artmasını destekliyoruz.Bugüne kadar 200’ün üzerinde start-up ile temas kurduk. 40’a yakın girişimi iş birliği platformlarımıza davet ettik.  Öte yandan onlarca üst düzey yöneticimiz girişimcilere mentorluk sağlarken, kadın girişimcileri destekleyen programlarımızda 100’e yakın girişimciye destek olduk.

FutureMark çatısı altında yatırım yapmanın yanında bilgi, veri ve global iş birliği fırsatlarını da paylaşıyoruz. Melek yatırım ağları, danışmanlar ve üniversitelerle kurduğumuz bağlar, iyi fikirlerin daha hızlı ticarileşmesine zemin hazırlıyor. Fintech’ten sağlık teknolojilerine, temiz enerjiden bilimsel araştırmalara uzanan geniş bir yelpazede girişimlerle yan yana yürüyoruz.

Bu yaklaşım, Philip Morris Türkiye’nin dijital gündemini de hızlandırıyor. Girişimlerle birlikte geliştirdiğimiz çözümler; fabrikamızdan veri analitiği projelerine, perakende kanalındaki ticari uygulamalardan kurumsal verimlilik platformlarına kadar pek çok noktada somut fayda üretiyor.

BERABER YAPARIZ ÇAĞI

Türkiye’nin geleneksel perakende kanalı, doğru teknoloji ve güçlü iş birlikleriyle buluştuğunda, küresel ölçekte örnek gösterilebilecek işler üretebileceğini kanıtladı. Büyük kurumların ölçeği ile girişimlerin çevikliğini aynı hikâyede buluşturduğumuzda; kazanan yalnız şirketler olmuyor, ekosistemin tüm paydaşları kazanıyor. Ekosistem kazandığında ise ülkenin rekabet gücü kalıcı biçimde yükseliyor.

Türkiye’nin girişimcilik gücünü, kurumsal dünyanın dijital kapasitesiyle birleştirdiğimiz ölçüde; hem şirketlerimizin hem ülkemizin hikâyesini dünyada daha gür sesle anlatabileceğiz.

patronlardunyasi.com