Demirel'den AKP'ye Adalet uyarısı

Marmara Araştırma Grubu Vakfı'nın 2006 yılı ödül törenine katılan 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Cumhurbaşkanı'nın AK PARTİ iktidarının seçmesinin yanlış olduğunu söyledi.

Seçimi halkın yapmasını isteyen Demirel, "Hükümetin kimi Cumhurbaşkanı seçeceği belli" diyerek, hükümetin Cumhurbaşkanını seçmesinin temsilde adalet ilkesi ile çelişeceğini savundu.
9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel, Marmara Vakfı Strateji ve Sosyal Araştırmalar Grubu tarafından düzenlenen 2006 'Toplumsal Sorumluluk Ödül' törenine katılarak ödülünü aldı. Tören'de önce Süleyman Demirel'in özgeçmişini anlatan bir sinevizyon gösterisi izlendi.

Daha sonra Marmara Vakfı Genel Başkanı Akan Süver tarafından, vakfın Seçici Kurul üyeleri kürsüye davet edildi. Daha sonra kürsüye davet edilen Demirel ödülünü Akan Süver'den aldı. Demirel'e birisini Güniz Sokak'daki evine diğerini de çalışma ofisinin duvarına asmak üzere iki tane ödül verildi. Toplu fotograf çekiminin ardından konuşan Süleyman Demirel, ülke gündemi ile ilgilli açıklamalarda bulundu. Demirel yaklaşık 1 saat süren konuşmasında Cumhurbaşkanlığı seçimi, genel seçimler ve Avrupa Birliği konularında ilginç açıklamalar yaptı.

Türkiye'nin şimdiye kadar 10 Cumhurbaşkanı seçtiğini ve bu seçimlerin büyük bir çoğunluğunun sorunlu olduğuna dikkat çeken Demirel, Türkiye'yi bekleyen yeni seçimin de sorunlu olacağını iddia etti.

60'lı yıllardan bu yana Türkiye'de siyasetin içinde olduğunun altını çizen Demirel, Cumhuriyet ve demokraside ülkenin sahibinin halk olduğunu ve Cumhurbaşkanlığı seçiminin de halk tarafından yapılması gerektiğini dile getirdi.

 "HÜKÜMETİN KİMİ CUMHURBAŞKANI SEÇECEĞİ BELLİ"

Cumhurbaşkanı'nın halkın seçmesi için 15 senedir gayret gösterdiğini belirten Demirel, "Anketlerde halkın bu konuya sahip çıktığı görülüyor ama yüksek sesle başka yerlerde, basının özellikle yüksek selse sahip çıktığını görmüyoruz. Halk seçerse kimin ne diyeceği kalır? Halkın iradesi üstün iradedir. Zaten halkın iradesini üstün irade olduğunu kabul etmiyorsanz bu sistemi yürütemeyiz. Hakemsiz bir sistem. Son sözkimin olacak, O zaman şuraya gelirsiniz. Halk seçmesini bilmiyor yapmasını bilmiyor. Birisi çıksın da bunu idare etsin buraya gelirsiniz." diye konuştu.

"Peki bu hükümetin Cumurbaşkanı'nı seçmesinin ne mahsuru var" diyenler olduğunu ifade eden Demirel, " Görülüyor ki bu günkü meclis Cumhurbaşkanını seçerse kimi seçeceği belli. 'Ne var ki bunda canım daha kolaylık olur.' Yalnız bu günkü meclis, Anayasanın 66. maddesine göre seçimin hem siyasi istikrar hem temsilde adalei çıkarması lazım." diye konuştu.

 "ÜÇ KİŞİDEN BİRİ 'BU CUMHURBAŞKANI BENİM CUMHURBAŞKANIM DEĞİL' DİYEBİLİR"

Bu günkü meclisin temsil gücünün düşük olduğunu savunan Demirel, "Bu günkü meclisin Türkiye'de temsil gücü yüzde 40 dır. 41 milyon oyun 16.7' si temsil ediliyor. Kayıtlı oyların yüzde 26'sıdır. Ne olacak. Bundan sonra 4 kişiden 3 kişi 'bu benim Cumhurbaşkanım değil' diyebilir. Cumhurbaşkanı herkesi birden kuçaklaması ve herksesin birden kendini kucaklaması lazım olan birkişi olmalıdır." diye konuştu.

"Cumhurbaşkanlığı seçimleri genel seçimlerden önce yapılsın veya genel seçimler Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra yapılsın demiyorum" diyen Demirel, "Ne zaman Cumhurbaşkanı halk tarafından seçilir ozaman mesafe alınır. Dünyada bunu yapan var mı? var. Avrupa Birliği ülkelerinin 16'sı Cumhurbaşkanını genel seçimle seçiyor." diye konuştu.

Türkiye'de son günlerde yapılan anketlerde Türk insanının AB'ye üye olma isteğinin yüzde 70'lerden 30'lara düştüğünü dile getiren Demirel, bunun sebebinin Türk insanın AB karşıtlığından değil, AB'nin Türkiye'ye olan haksız tutumlarından kaynaklandığına dikkat çekti.

2007 yılı Kasım ayında yapılacak olan genel seçimlerle ilgili de konuşan Demirel, yüzde 10 barajının bir an önce kaldırılması gerektiğini sözlerine ekledi.

Cihan