Türk iş dünyası, pazar arayışında
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında resmi heyetin yanı sıra, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından oluşturulan kalabalık bir Türk işadamı heyeti Yeni Zelanda ve Avustralya'yı ziyaret edecek.
27.11.2005 17:55 •
16px
32px
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında resmi heyetin yanı sıra, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) tarafından oluşturulan kalabalık bir Türk işadamı heyeti, 2-7 Aralık 2005 tarihlerinde Yeni Zelanda'yı ve 8-11 Aralık 2005 tarihleri arasında da Avustralya'yı ziyaret edecek.
TOBB'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, söz konusu geziye deri, mobilya sanayi, tekstil ürünleri ve hammaddeleri, makine ve cihazlar, elektronik, bilgi ve iletişim teknolojileri, çevre teknolojileri, gıda, tarım ve tarım makinaları, ilaç sanayi, tıbbi ekipmanlar, madencilik, enerji, finansal hizmetler, inşaat, mühendislik, gemi inşaa sanayi, petrokimya sanayi, doğalgaz, güç santralleri, demir-çelik ve turizm sektörlerinden Türk işadamları katılacak.
TOBB ve DEİK koordinatörlüğünde, Yeni Zelanda ve Avustralya'da iki ülke işadamlarının katılacağı Türkiye-Yeni Zelanda ile Türkiye-Avustralya İş-Forumları düzenlenecek.
Türk işadamları heyeti, karşılıklı işbirliği imkanları aramak, iki ülkedeki mevcut iş potansiyelini değerlendirmek amacıyla, Yeni Zelandalı ve Avustralyalı işadamları ile bir araya gelecekler.
Türkiye'ye olan coğrafi uzaklığı nedeniyle Türk işadamlarının pazar imkanlarını yeterince tanımadığı Avustralya'nın ithalatının yaklaşık yüzde 85'ini imalat sanayi ürünleri, ihracatının ise yaklaşık yüzde 80'lik bölümünü hammadde ve tarımsal ürünleri oluşturuyor.
AVUSTRALYA TAMAMLAYICI OLABİLİR
Avustralya'nın bu özelliği ile Türkiye'nin mevcut üretim ve dış ticaret yapısı çerçevesinde bir anlamda tamamlayıcı bir ekonomi olarak değerlendirilebileceği düşünülüyor.
Bu çerçevede Avustralya'nın, özellikle, elektrik/elektronik, taşıt araçları yan sanayi, başta ev tekstili olmak üzere her türlü tekstil ürünleri, inşaat malzemeleri, 100 binden fazla Türk nüfusunun yanı sıra çok uluslu/kültürlü yapısı dolayısıyla Türk gıda ürünlerine hiç de yabancı olmayan yapısı nedeniyle gıda ve tarım ürünleri açısından da bir potansiyel teşkil edeceği belirtiliyor.
Avustralya'nın, konut sektörünün yakın gelecekte konut yenileme sürecine gireceği için yurtdışı müteahhitlik hizmetleri açısından da bir pazar olarak değerlendirildiği ifade ediliyor.
Ayrıca, Türk işadamlarının Avustralyalı muhatapları ile deri, tekstil ürünleri ve hammaddeleri, gıda maddeleri, makine ve cihazlar, bilgi ve iletişim teknolojileri, çevre teknolojileri, atık yönetimi, tıbbi ekipmanlar, madencilik, enerji (gaz ve jeotermal enerji), finansal hizmetler, eğitim ve turizm alanlarında işbirliğine gidebilecekleri düşünülüyor.
YENİ ZELANDA
Yeni Zelanda pazarının uzak mesafede olmasından dolayı, iki ülke arasındaki ticaret hacmi beklenen değerlerin altında olmakla birlikte, Yeni Zelanda ekonomisinin büyük ölçüde dış ticarete dayalı olması nedeniyle, her türlü malın ihraç edilebileceği ve bu çerçevede, ülkede üretilmeyen mallara uygulanan gümrük vergilerinin sıfırlanmış olmasının bir avantaj olarak değerlendirilebileceği kaydediliyor.
Yeni Zelanda ile tarım, modern tarım cihazları, canlı hayvan ticareti, hava ulaştırması, bilgi ve iletişim teknolojileri, deprem mühendisliği, jeotermal enerji, ormancılık, eğitim, atık yönetimi, sağlık hizmetleri, finansal hizmetler ve turizm alanlarında işbirliği imkanları bulunuyor.
TOBB'dan yapılan yazılı açıklamaya göre, söz konusu geziye deri, mobilya sanayi, tekstil ürünleri ve hammaddeleri, makine ve cihazlar, elektronik, bilgi ve iletişim teknolojileri, çevre teknolojileri, gıda, tarım ve tarım makinaları, ilaç sanayi, tıbbi ekipmanlar, madencilik, enerji, finansal hizmetler, inşaat, mühendislik, gemi inşaa sanayi, petrokimya sanayi, doğalgaz, güç santralleri, demir-çelik ve turizm sektörlerinden Türk işadamları katılacak.
TOBB ve DEİK koordinatörlüğünde, Yeni Zelanda ve Avustralya'da iki ülke işadamlarının katılacağı Türkiye-Yeni Zelanda ile Türkiye-Avustralya İş-Forumları düzenlenecek.
Türk işadamları heyeti, karşılıklı işbirliği imkanları aramak, iki ülkedeki mevcut iş potansiyelini değerlendirmek amacıyla, Yeni Zelandalı ve Avustralyalı işadamları ile bir araya gelecekler.
Türkiye'ye olan coğrafi uzaklığı nedeniyle Türk işadamlarının pazar imkanlarını yeterince tanımadığı Avustralya'nın ithalatının yaklaşık yüzde 85'ini imalat sanayi ürünleri, ihracatının ise yaklaşık yüzde 80'lik bölümünü hammadde ve tarımsal ürünleri oluşturuyor.
AVUSTRALYA TAMAMLAYICI OLABİLİR
Avustralya'nın bu özelliği ile Türkiye'nin mevcut üretim ve dış ticaret yapısı çerçevesinde bir anlamda tamamlayıcı bir ekonomi olarak değerlendirilebileceği düşünülüyor.
Bu çerçevede Avustralya'nın, özellikle, elektrik/elektronik, taşıt araçları yan sanayi, başta ev tekstili olmak üzere her türlü tekstil ürünleri, inşaat malzemeleri, 100 binden fazla Türk nüfusunun yanı sıra çok uluslu/kültürlü yapısı dolayısıyla Türk gıda ürünlerine hiç de yabancı olmayan yapısı nedeniyle gıda ve tarım ürünleri açısından da bir potansiyel teşkil edeceği belirtiliyor.
Avustralya'nın, konut sektörünün yakın gelecekte konut yenileme sürecine gireceği için yurtdışı müteahhitlik hizmetleri açısından da bir pazar olarak değerlendirildiği ifade ediliyor.
Ayrıca, Türk işadamlarının Avustralyalı muhatapları ile deri, tekstil ürünleri ve hammaddeleri, gıda maddeleri, makine ve cihazlar, bilgi ve iletişim teknolojileri, çevre teknolojileri, atık yönetimi, tıbbi ekipmanlar, madencilik, enerji (gaz ve jeotermal enerji), finansal hizmetler, eğitim ve turizm alanlarında işbirliğine gidebilecekleri düşünülüyor.
YENİ ZELANDA
Yeni Zelanda pazarının uzak mesafede olmasından dolayı, iki ülke arasındaki ticaret hacmi beklenen değerlerin altında olmakla birlikte, Yeni Zelanda ekonomisinin büyük ölçüde dış ticarete dayalı olması nedeniyle, her türlü malın ihraç edilebileceği ve bu çerçevede, ülkede üretilmeyen mallara uygulanan gümrük vergilerinin sıfırlanmış olmasının bir avantaj olarak değerlendirilebileceği kaydediliyor.
Yeni Zelanda ile tarım, modern tarım cihazları, canlı hayvan ticareti, hava ulaştırması, bilgi ve iletişim teknolojileri, deprem mühendisliği, jeotermal enerji, ormancılık, eğitim, atık yönetimi, sağlık hizmetleri, finansal hizmetler ve turizm alanlarında işbirliği imkanları bulunuyor.
