Sağlık ararken sağlığınızdan olmayın: Dr. Ayça Kaya'dan kritik uyarılar
Sağlıklı yaşam ve beslenme alanında Türkiye’nin önde gelen iç hastalıkları uzmanlarından Dr. Ayça Kaya, halk sağlığına yönelik önemli bir çalışmaya daha imza attı. Dr. Kaya, "Hayat Yeniden" adlı son kitabında yalnızca bireylerin sağlıklı yaşam yolculuğuna ışık tutmakla kalmıyor, aynı zamanda sağlık piyasasının son yıllarda giderek daha çok tartışılan gri bölgelerine de dikkat çekiyor.
LÜKS SEMTLERDKEİ TEST MERKEZLERİ
İstanbul’un lüks semtlerinde hızla çoğalan “besin duyarlılığı test merkezleri”, kitapta adı konulmamış ama alttan alta işaret edilen sağlıkta ticarileşmenin adeta sembolü gibi. Bu testlerde yalnızca 3 ml kan alınarak yapılan ölçümler sonucunda, insanların hayatından yoğurt, peynir, zeytin, balık, domates, ceviz gibi temel ve sağlıklı besinler çıkarılıyor. Oysa Dr. Kaya’ya göre bu testlerde kullanılan IgG temelli sistemler, gerçekte intoleransla hiçbir ilgisi olmayan değerleri yüksek gösterebiliyor.
KATKI MADDELERİNİ ÖRTMEK İÇİN
Daha da vahimi, test sonuçlarının oluşturduğu yanlış beslenme alışkanlıkları. Kİtapta sağlıklı bireylerin, aslında hiçbir bilimsel dayanağı olmayan bu yasaklar yüzünden temel gıdalardan mahrum kaldığı çarpıcı şekilde anlatılıyor. Kaya, bu duruma yönelik uyarını ise Patronlar Dünyası aracılığı ile şöyle anlatıyor: "Gıda intoleransı diye pazarlanan kavramlar, çoğu zaman E kodlu katkı maddeleri ve kimyasal içeriklerden kaynaklı sorunların üstünü örtmek için kullanılan bir kılıftan ibaret. Yani asıl sorun yoğurt değil, onu üretirken kullanılan kimyasallar. Asıl problem domates değil, ona temas eden tarım ilacı."
ANNEM BİLE KANDI
Dr. Kaya, halkın karşısına “doğal” söylemleriyle çıkan ancak tıbbi yetkinliği olmayan ekran yüzlerine yönelik eleştirilerini de sıralarken, şunları söyledi: "Sağlık, ekran şovlarının malzemesi değildir. Uzman olmayan kişilerin söylemleri sadece bireysel sağlık değil, toplumsal sağlık sistemini de tehdit ediyor."
"Tıp doktoru olmayan kişiler, örneğin ziraat mühendisleri 'doktor' unvanıyla ekranlarda konuşuyor. Annem bile bu kişilerin söylemlerinden etkilenip tiroid ilacını bırakıp iki demet dereotu yemeye başlamışt. Annemin birkaç hafta sonra TSH değerinin 10,5 gibi tehlikeli bir seviyeye ulaştığını duyunca şok yaşadım. Düşünün doktor annesi bile TV'deki söylemlerden etkileniyor."
SARI KANTARONA DİKKAT!
Kaya’nın kitabında en fazla uyarıda bulunduğu ürünlerden biri ise sarı kantaron. Özellikle depresyon, kas ağrısı gibi sorunlara karşı doğal çözüm olarak pazarlanan bu ürünün ciddi yan etkileri buluduğunu söyleyen Dr. Kaya, "Bitkisel demek, zararsız demek değildir. Sarı kantaron, özellikle doğum kontrol ilaçları, antidepresanlar, tansiyon ilaçları ve organ nakli sonrası kullanılan ilaçlarla etkileşime girerek ciddi sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Üstelik bu ürünlerin aktar veya internetten gelişi güzel alınması da kontrolsüz tüketimi artırıyor. Modern tıbbın sunduğu kanıta dayalı tedaviler dururken, doğayı pazarlama aracı haline getiren sistemin tuzağına düşmeyin" uyarısında bulunuyor.
patronlardunyasi.com
