Dolar
42,7099
0,23%
Euro
50,2014
0,09%
Sterlin
57,1703
-0,08%
Bitcoin
3.863.708
-1,52%
BİST-100
11.311,31
0,69%
Gram Altın
5.905,518
0,84%
Gümüş
62,04
-2,44%
Faiz
38,34
0,00%

Mrs Playmen'den yani Adelina Tattilo'dan patronluk dersleri

Hafta sonu Netflix’te Mrs Playmen’i izlerken şunu düşündüm: Bazı patronluk hikayeleri bir hayalle başlamaz. Bazıları bir ayrılıkla başlar. Tıpkı Adelina Tattilo’nunki gibi...

13.12.2025 07:57Güncelleme: 13.12.2025 08:03
Mrs Playmen'den yani Adelina Tattilo'dan patronluk dersleri
16px
32px

Toygun ATİLLA

PATRON EŞLİĞİNDEN PATRONLUĞA

Playmen’in kurucusu Pino Tattilo. Dergi fikri onundu, yayıncılık vizyonu onundu, isim onundu. Adelina Tattilo ise başlangıçta “patron eşi”ydi. Editoryal dünyaya tamamen yabancı değildi, yayıncılığın mutfağını biliyordu, derginin ruhuna uzaktan bakmıyordu. Tüm bunlara rağmen karar masasında da değildi. Ta ki evlilik bitene kadar.

PATRONLUĞU BAŞLATAN SORU

Netflix dizisi bu ayrılığı dramatize ediyor. Evlilik sona erdiğinde ortada bir dergi vardı. Tartışmalı, dava riski olan, baskı gören bir dergi. Ve en sonunda kocaman bir soru: “Bu dergi ne olacak?”

İşte patronluk tam bu soruyla başlıyor.

Playmen’in yönetimi Adelina Tattilo’ya geçtiğinde, dergi zaten tartışmalıydı, hukuki baskılar başlamıştı, ticari risk yüksekti.

MİRAS DEĞİL, ZORUNLU

Adelina Tattilo ne başarılı bir markayı ne de parlayan bir işi teslim almamıştı. Krizin tam ortasına düşmüş, derginin başına geçmişti.

Bu yüzden onun hikayesi “miras patronluğu” değil, zorunlu patronluktu.

Dizide bir sahne var…

Kocanın gidişi, masada kalan dosyalar, yarım kalan kararlar.

BİR PATRONUN DOĞUŞU

İşte tam o sahne bir patronun doğuşunu gösteriyordu. O, dergiyi kocasının bıraktığı yerden devam ettirmeyecek, rakibi Playboy'un da kopyası olmayı reddedecekti. Dergiyi, daha entelektüel, daha Avrupa merkezli, daha tartışmalı bir çizgiye taşıyacaktı.

Bu, eski bir eşin mirasını devralıp kendi imzasını atmak demekti...

Aslına bakarsanız hiç kolay değil.

Adelina Tattilo, ne eski eşini yerdi ne onunla bir hesaplaşma hikâyesi yazdı. İtalyan basınında geriye dönük baktığınızda, sansasyonel röportajlar yok, intikam cümleleri yok “Beni bıraktı ama ben kazandım” dili yok...

Sessizlik var.

Adelina Tattilo, Playmen’in başına isteyerek değil, mecburen geçti. Orada kalmak ise onun tercihiydi. Orada kalmanın bedelini ise mahkemelerde, sansürlerde, reklam kayıplarında ödedi.

Ben bu kısmı izlerken Türkiye’deki patronları düşündüm. Bir sabah uyanıp da “Bu iş bana kaldı” diyen? kaç patron var.

Ve o patronları arasında kaçı, satmayı, kapatmayı, geri seçilmeyi seçiyor. Adelina Tattilo bunları seçmedi.

O yüzden Mrs Playmen sadece bir dönem dizisi değil. Bir geçişin de hikayesi. Bir evlilikten, bir ortaklıktan, bir gölgeden patronluğa geçişin hikayesi.

Adelina Tattilo, bazı patronlar gibi şirket kurarak doğmadı, bir ayrılıktan sonra ayağa kalktı ve Playmen'i ayağa kaldırdı.

Bu yüzden de halen konuşuluyor ve mirası üzerine filmler çekiliyor.

Mrs Playmen hafta sonu keyifli vakit geçirmek isteyenler için iyi bir seçenek. Öneriyorum...

patronlardunyasi.com