Milli Savunma Bakanlığı: İsrail'in Şam saldırısı açık provokasyon
Milli Savunma Bakanlığı'ndan yapılan açıklamada, "İsrail'in Suriye'nin güneyine yönelik saldırılarının ardından bu kez Şam'ın merkezine gerçekleştirdiği hava saldırıları, bölgede barış ve istikrar umutlarını hedef alan açık bir provokasyondur" denildi.

MSB Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri ve Bakanlık Sözcüsü Tuğamiral Zeki Aktürk, Özel Kuvvetler Komutanlığı'nda düzenlenen haftalık basın bilgilendirme toplantısında konuştu.
Bordo Berelilerin, yüksek harp kabiliyeti, disiplini ve başarısıyla övünç kaynağı olduğunu, harekat sahasında gösterdiği cesaret ve kahramanlıklarıyla dosta güven, düşmana korku verdiğini belirten Aktürk, "Ordunun gözbebeği kahraman Bordo Berelilerimizin yuvası Özel Kuvvetler Komutanlığımızda bulunan 'Şehit Piyade Astsubay Kıdemli Başçavuş Ömer Halisdemir Anıtı' önünde icra ettiğimiz Milli Savunma Bakanlığı haftalık basın bilgilendirme toplantısına hoş geldiniz. FETÖ silahlı terör örgütü mensubu hainlere vatanımızı ve demokrasimizi teslim etmeyen aziz şehitlerimizi bu vesileyle bir kez daha rahmetle anıyor, kahraman gazilerimize şükranlarımızı sunuyoruz." ifadelerini kullandı.
Tuğamiral Aktürk, Türk Silahlı Kuvvetlerinin (TSK), kalıcı güvenliği tesis etmek amacıyla gerçekleştirdiği faaliyetleri kapsamında son bir haftada Irak'ın kuzeyindeki barınma alanlarından kaçan 4 PKK'lı teröristin daha teslim olduğunu belirterek, "Pençe-Kilit başta olmak üzere operasyon bölgelerinde arazi arama tarama, mağara, sığınak, barınak ile mayın ve el yapımı patlayıcı tespit ve imha çalışmalarımız devam etmektedir. Bu kapsamda ele geçirilen teröristlere ait çok sayıda silah, mühimmat ve muhtelif malzeme kullanılamaz hale getirilmiştir." şeklinde konuştu.
"SİLAHLI KUVVETLERDEN 23 BİN 969 PERSONEL FETÖ SEBEBİYLE İHRAÇ EDİLDİ"
Bakanlığın, FETÖ ile mücadelesinin, elde edilen bilgi ve belgeler ışığında ilk günkü hassasiyet ve kararlılıkla tavizsiz şekilde sürdüğünü belirten Aktürk, "Nitekim, 15 Temmuz hain darbe girişiminden itibaren Silahlı Kuvvetlerden 23 bin 969 personel ihraç edilmiş, 2 bin 236 emekli personelin rütbesi geri alınmıştır. Bugün itibarıyla toplam 26 bin 205 personel hakkında ihraç ve rütbe geri alma işlemi tesis edilmiştir." dedi.
Aktürk, hudutların, birliklerin imkan ve kabiliyetlerinin sürekli olarak geliştirildiğini, teknoloji yoğunluklu sistemlerle 7 gün 24 saat esasıyla korunduğunu belirterek, şunları kaydetti:
"Hudutlarımızda hafta boyunca yasa dışı yollarla geçmeye çalışan 11'i terör örgütü mensubu olmak üzere 448 şahıs yakalanmış, 772 şahıs ise hududu geçemeden engellenmiştir. Böylelikle, 1 Ocak'tan bugüne kadar hudutlarımızdan yasa dışı yollarla geçmeye çalışırken yakalananların sayısı 3 bin 752, hududu geçemeden engellenen kişi sayısı da 42 bin 692'ye ulaşmıştır. Suriye harekat alanlarında devam eden 'tünel imha' faaliyetleri kapsamında, son bir haftada Menbic bölgesinde imha edilen 23 kilometre uzunluğundaki tünel ile birlikte, imha edilen tünel uzunluğu Tel Rıfat ve Menbic dahil 481 kilometre olmuştur.
TSK'nın, uluslararası platformlarda üstlendiği sorumluluklar ile ikili ilişkiler çerçevesinde bölgesel ve küresel güvenlik, barış ve istikrara önemli katkılar sunmaya devam ettiğini vurgulayan Aktürk, "Bu vesileyle, Kıbrıs Türkü'ne yönelik insanlık dışı zulüm ve katliamları durduran Kıbrıs Barış Harekatı ile Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti'nin, '20 Temmuz Barış ve Özgürlük Bayramı'nın 51'inci yıl dönümünü şimdiden kutluyor, aziz şehitlerimizi ve ebediyete irtihal eden kahraman gazilerimizi rahmet ve minnetle yad ediyoruz." diye konuştu.
İSRAİL'İN SALDIRILARI AÇIK PROVAKASYON
Tuğamiral Aktürk, İsrail'in Suriye'deki saldırılarına ilişkin şunları anlattı:
"İsrail'in Suriye'nin güneyine yönelik saldırılarının ardından bu kez Şam'ın merkezine gerçekleştirdiği hava saldırıları, bölgede barış ve istikrar umutlarını hedef alan açık bir provokasyondur. Uzun süren acıların ardından barış içinde yaşama ve uluslararası toplumla yeniden bütünleşme yolunda önemli bir eşiğe gelen Suriye'de, tarihi fırsatın heba edilmemesi, kalıcı huzur ve güvenliğin tesisine yönelik çabalara destek verilmesi gerekmektedir. İsrail'in uluslararası hukuku açıkça ihlal eden saldırıları; bölgesel barış ve güvenliği hiçe sayan, çatışmaları yayma niyetini ortaya koyan tehlikeli bir yaklaşımdır.
Pervasız ve sınır tanımaz bir tutumla tüm bölgeyi istikrarsızlığa ve kaosa sürükleyen İsrail, yakın coğrafyamızda geri dönülemez sonuçlar doğurabilecek saldırgan girişimlerine derhal son vermelidir. Öte yandan, Gazze'de insani felaket, sivil halkın açlığa terk edilmesi ve toplu katliamlar devam etmektedir. Bu kapsamda, adil ve kalıcı bir barış sürecinin başlatılması ve insani yardımların kesintisiz olarak Gazze'ye girişinin sağlanması gerekmektedir. Türkiye olarak 1967 sınırlarında başkenti Doğu Kudüs olan bağımsız, egemen ve coğrafi bütünlüğü haiz Filistin devletinin vücut bulması yönündeki desteğimizi sürdüreceğimizi bir kez daha vurguluyoruz."
patronlardunyasi.com