Dikkate alınmamaktan şikayetçi

Dernek olarak ekonomiyi birinci gündem maddesi yapmak için hükümete gerekli uyarıları yaptıklarını belirten Türk Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TÜSİAD) Başkanı Arzuhan Doğan Yalçındağ, “Ancak söylüyorsunuz, dikkate alınmıyor” dedi.

Ege Bölgesi Sanayi Odası'nda (EBSO) bir toplantı gerçekleştiren TÜSİAD Başkanı, sanayicilerin sorularını yanıtladı. Ekonomide 2008 beklentileri ve dünyada yaşanan ekonomik dalgalanmaya karşı, hükümetin alması gereken önlemler hakkında bilgi veren Arzuhan Doğan Yalçındağ, son dönemde ekonomiyi birinci gündem maddesi haline getirmek için büyük çaba sarf ettiklerini söyledi.

EBSO Meclis Üyesi Salih Esen'in, TOBB ve TÜSİAD'ın Türkiye'nin karşı karşıya bulunduğu tehditlerin dile getirilmesi anlamında çıkışlarını olumlu bulduğunu, bu konuda eyleme geçilip geçilmeyeceği yönündeki sorusunu yanıtlayan TÜSİAD Başkanı, şunları söyledi:

'TOBB'la farklıyız'

“TOBB ile TÜSİAD birliği tanımlamasına katılamayacağım. Burada ayrıştığımızı düşünüyorum. Yapılarımız itibarıyla ayrıyız. TÜSİAD gönüllü bir sivil toplum örgütü. Odalar Birliği ise yarı kamusal. Belki buradan kaynaklanan gelenekle TÜSİAD'ın söyleminin TOBB ile aynı olduğunu söylemek mümkün değil.
Söylüyorsunuz, dikkate alınmıyor, bir eyleme geçecek misiniz? TÜSİAD'ın geleneğinde eylemci girişimler de var. Ama bu tek başına yönetim kurulunun yapabileceği bir şey değil diye  düşünüyorum. Yakında bir Başkanlar Konseyi de düzenleyeceğiz. Bu söylemin bir adım ötesine geçecek miyiz, onu hep beraber değerlendireceğiz.

Aslında keşke, eğer tehlikeyi hepimiz fark ediyorsak, hem TÜSİAD, hem TOBB, hem TİSK, hem bütün sivil toplum örgütleri birlikte hareket etse... Yalnız kamplaşmanın, ideolojik tartışma getirmenin de Türkiye'ye çok fayda getireceği düşüncesinde değilim.

Tartışma sürecinin zamana yayılması  ve sağduyulu olunması gerektiği düşüncesindeyim. Bazı toplumsal konular 'Hemen çözelim, rafa kaldıralım' şeklinde yürütülemez. Bazen tartışmaların uzun sürmesinin sağlıklı olduğunu düşünüyorum. Ama  TÜSİAD gibi konuşan başka hiçbir sivil toplum örgütü olmadığı için de sağlıklı bir tartışma ortamı gitmiyor.”
TÜSİAD'a yakın kaynaklar, dernek başkanının açıklamalarının, kuruluşun tüzüğüne uygun olduğunu belirttiler.

'Kayıtdışında samimiyet olduğuna inanmıyorum'

Hükümetin kayıtdışı ekonomiyle mücadelede samimi olduğuna inanmadığını, iktidara gelen tüm siyasi partilerin bunu kullandığını savunan TÜSİAD Başkanı, bu konunun istense çok daha çabuk çözüleceğini, bu nedenle de siyasi partilerin şeffaflaşması ve siyasi partiler kanununun büyük önemi bulunduğunu ifade etti.

'İyi niyet var'

Hükümetin yaklaşan ekonomik dalgalanmaya karşı tedbirlerin alınması konusunda iyi niyetli olduğunu var saydıklarını, buna mecbur olduklarını dile getiren Arzuhan Doğan Yalçındağ, yapılacakların belli olduğunu, bunu hükümete kendilerinin de ilettiğini ifade etti.

Ekonomiye dikkati çekerken, toplumsal konuların önemsiz olduğunu söylemek istemediklerini anlatan TÜSİAD Başkanı, Türkiye'nin artık birden fazla gündemle idare edilebilir hale gelmesi gerektiğini dile getirdi. TÜSİAD Başkanı AB sürecinde de 2007'nin kayıp yıl olduğunu, bu yılın da aynı ivmede devam ettiğini söyledi.

IMF ile anlaşarak devam edilmeli

Arzuhan Doğan Yalçındağ, tüm dünyada ve özellikle euro bölgesinde ekonomik rakamların revize edildiğini, bunun Türkiye ekonomisine de yansıdığını bildirdi.
Özel sektörün borçlanma maliyetlerinin artmasının önemli bir risk oluşturduğunu, iç piyasalarda finansman sağlama olanaklarının artırılmasında, hükümetin bazı önlemler almasını istediklerini söyleyen TÜSİAD Başkanı, mali politikaların yürütülmesi konusunda Türkiye'nin büyük hüner sergilemek durumunda kalacağını belirti.

Farklı ilişki olabilir

Bu konuda Merkez Bankası ve özerk kuruluşların bağımsızlığının büyük önem kazandığını, IMF ile ilişkilerin de bir emniyet supabı görevi görebileceğini ifade eden TÜSİAD?Başkanı, artan belirsizlik ve risk ortamında Türkiye'nin “farklı bir çalışma yöntemiyle de olsa” IMF ile anlaşarak yoluna devam etmesinin ülke açısından ek bir güvence getireceğini savundu. TÜSİAD Başkanı, dış ticarette verimliliği artırıcı önlemlere de ihtiyaç duyulduğunu kaydetti.