Başbakanı dinledi işi bitirdi
Ve bitirdi... Ayşe Cevahir, yapımı 16 yıl süren Cevahir Çarşı'yı 15 Ekim'de açılışa hazırlıyor. Açılışa Başbakan da katılacak. Cevahir, eserinin görücüye çıkacak olmasının heyecanı içinde

Yapımı 16 yıl süren Cevahir Alışveriş Merkezi'nin açılışı için geri sayım başladı. Projesine 1989'da onay verilen çarşı, 15 Ekim'de açılıyor. Projenin başında Cevahir Holding Genel Koordinatörü Mimar Ayşe Cevahir var. Çarşı projesinin 1989'da dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Bedrettin Dalan'ın eski İETT garajı alanı için ihale açmasıyla başladığını söyleyen Cevahir, "Projenin temel atma noktasında Nurettin Sözen, belediye başkanı oldu. Projeyi küçülttü. Tayyip Bey döneminde proje yeniden genişledi" diyor.
Kamulaştırma sorunları yüzünden bugüne kadar İstanbul'da beş belediye başkanı gören Çarşı'nın temelinin 1997'de atılabildiğini kaydeden Cevahir, "İnşaat başladı. Ekonomik kriz nedeniyle 2000 yılında yavaşlattık. Şu anda projeyi bitirdik ve 15 Ekim'de açıyoruz. açılışa Başbakan da katılacak. Projeye çok önem veriyor. Beni her gördüğünde, 'Bitir Ayşe, artık bitir' diyor. Nihayet bitirdik" diye anlatıyor.
9 bin başvuru
Cevahir Çarşı için 9 bin başvuru aldıklarını kaydeden Cevahir, projeyle ilgili şu bilgileri verdi:
"Büyük ilgi gördü. Şu anda 108 bin metrekare kiralanabilir alanımız var. Binanın tamamı 358 bin metrekare. Dört garaj katı, altı çarşı katına sahip. Son iki katı yiyecek içeceğe ayrıldı. 500 tane kolon var. Binada 86 tane yürüyen merdiven, 5 kilometre korkuluk var. Bu korkuluklar Tayvan'dan sipariş edildi. Deprem nedeniyle içine cam fitiller getirttik."
Hollywood daveti
Çarşının içinde 16 bin kristalle yükselen bir sahne inşa eden Cevahir, bu sahnede şovların, lansmanların yapılabileceğini ifade ediyor. Bu projesinin Discovery Channel'ın yapımcısı David Collins tarafından büyük ilgi gördüğünü, bu nedenle Hollywood daveti aldığını belirten Cevahir, "Misafirimizdi. Tasarımı anlattığım da şaşırmış, 'Bu olursa inanılmazı başarırsınız' demişti. Ayrıca beni Hollywood'a davet etmiş, 'Orada senin gibi tasarımcılara, böyle uçuk fikirlere ihtiyacımız var' demişti" diye konuşuyor.
'Sosyal yönüm kalmadı'
Maket aşamasından bu yana projenin başında olan Ayşe Cevahir, Londra'da The American College'da eğitim almış. Son iki yıldır ise neredeyse şantiyede yatıp kalktığını söyleyen Cevahir, "Ayşe'nin hiçbir sosyal yönü kalmadı. Projeye endekslendim. Gece yarılarına kadar buradayım. Cumartesi diye bir şey yok. Bir pazar günüm kaldı" diyor.
'Beynim tesettürlü'
Cevahir, giyimi dolayısıyla iş hayatında zorlukla karşılaşmadığını anlatıyor. Sadece Londra'dan döndüğü günlerde 'biraz zorluk' yaşamış:
"Babam bana Volvo bir oto almıştı. O zamanlar Türkiye'de çok fazla yok. Otomobilin dikkat çekmesi, tesettürlü oluşum, genç yaşlarda oluşum ve müziği bangır bangır açıp hoppala zıppala gezmem nedeniyle, tahrik noktasına geldiğim, inip adamın arabasını durdurup kavga ettiğim olmuştur. Ama bunların hepsi o yaştaki genç kızların vereceği tepkiler. Benim beynim tesettürlü. İnandığımı yapıyorum. Londra'da da okuldaki tek tesettürlü öğrenciydim."
Ancak artık o kavgacı Ayşe Cevahir yok. O, şimdi, 250 milyon dolarlık bir projeyi yönetiyor.
'Terzim Başbakan'ın eşi Emine Hanım'ı da giydiriyor'
1967 doğumlu Cevahir, liseyi Suudi Arabistan'da okumuş. Üniversiteyi ise İngiltere'de okuyan Cevahir Türkiye'ye dönüşünde The Plaza ve Grand Cevahir otellerinin mimari projelerinde çalışmış. Alışveriş yapmayı çok sevdiğini söyleyen Ayşe Cevahir şöyle anlatıyor:
"Beğendiğim her şeyi alırım. Kilom nedeniyle Haute Couture (kişiye özel giysi) diktiriyorum. Terzim şu anda Başbakan'ın eşini de giydiren kişi. Bunun dışında çok fazla marka ayrımı yapmam. Önemli olan kendime yakıştırmam ve içinde kendimi rahat hissetmem. Türkiye'den fazla bir şey almıyorum. Genellikle yurtdışından alışveriş yapıyorum."
Zanzibar’ı yalnızca bir ada olarak düşünüyorsanız yanılıyorsunuz. Hint Okyanusu'nun doğu ve Orta Afrika kıyılarındaki Zanzibar, ekonomik ve kültürel bir birleşimin de sembolü. Zanzibar sadece palmiye ağaçlarının gölgesinde uzanılacak bir yer değil. Burası, Afrika’ya daha “yumuşak” bir giriş yapmak isteyen Türk yatırımcılar için önemli bir eşik olabilir. Güvenli, kültürel olarak misafirperver, altyapı açısından gelişme aşamasında ve hâlâ doygunluk noktasına gelmemiş durumda. Büyük bir dönüşüm içindeki Zanzibar'ın hemen hemen her yerinde bir Türk dokunuşu görmek mümkün. Yol projelerinde yer alan şirketlerimizin yanı sıra, yeni Zanzibar Havalimanı’nın inşaatında da Türk mühendisliği imzası var. Üstelik havalimanındaki tüm dijital ekranların yönetimi Koç Sistem tarafından sağlanıyor. Dubai ve Kuzey Emirlikleri Türk İş Konseyi Başkanı Kanat Kutluk, Türkiye'den binlerce kilometre uzaktaki Zanzibar izlenimlerini, iş dünyasına yönelik fırsatları Patronlar Dünyası okurları için kaleme aldı.
#ZanzibarYıldız Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve pladis Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ülker, bu haftaki blog yazısında Nicole Kobie’nin “The Long History of the Future” (Geleceğin Uzun Tarihi) kitabından yola çıkarak teknoloji dünyasının vadettiği “gelecek”le hâlâ neden yüzleşemediğimizi sorguladı. Ülker, teknolojik gelişmelerin toplumsal kabul, etik değerler ve insan psikolojisiyle iç içe geçtiğini belirterek, “Geleceğin görüntüsü sürekli bulanıklaşıyor, vaatler daha karmaşık hale geliyor, kaygılanıyoruz” ifadeleriyle yazısına başladı.