Altın Rafinerisi İmparatorluğu'nda aile sırları: Ömer Halaç Afrika’da sıtma kaptı, kardeşi kalp krizinden öldü
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma başlattığı İstanbul Altın Rafinerisi’nin sahibi Halaç Ailesi’nin genç yaşta ölümlerden mahkeme koridorlarına yansıyan hisse kavgalarına varan ilginç bir hikayesi var.

Necla DALAN
Türkiye bu sabah da bir operasyona uyandı. Operasyonun odağında İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş. vardı. Operasyonla ilgili tüm detaylar PD’de an be an sizlere ulaşıyor. Ben size şirketin kurucularının hikayesini anlatmak istiyorum. Çünkü Emirdağlı bir aile olan Halaçlar’ın hikayesinde başarı, genç yaşta talihsiz ölümler ve mahkeme koridorlarına yansıyan miras kavgaları var…
BABA MAYIS AYINDA VEFAT ETTİ
Ailenin temel taşı baba Fazlı Halaç, geçtiğimiz mayıs ayında hayata gözlerini yumdu. 85 yıllık hayatında oğulları Ömer ve Özkan Halaç’ın ölümlerine tanık oldu.
Fazlı Halaç
Ailenin babadan sonra en önemli ismi Ömer Halaç’tı. 1970 Emirdağ doğumlu olan Ömer Halaç, 1991 yılında Anadolu Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünden mezun oldu. İstanbul Üniversitesi İşletme İktisadi Enstitüsü’nde Uluslararası İşletmecilik konusunda Yüksek Lisansını tamamlayıp 1996 yılında aile şirketi olan Halaç Kuyumculuk Limited Şirketini kurarak Kapalıçarşı’da altın rafinasyonu işine başladı.
T.C. Hazine Müsteşarlığı, İstanbul Altın Borsası ve Vakıfbank'ın da ortak olduğu İstanbul Altın Rafinerisi A.Ş.'nin hisselerini 2002 yılında satın aldı ve Türkiye’de ilk resmi altın rafinerisini işletmeye açtı. Geliştirdiği üretim teknolojileri ve iş ilişkileri sayesinde kısa sürede rafinasyon alanında sektörün en önemli aktörü olmayı başardı.
AFRİKA MERAKININ SONU İYİ BİTMEDİ
İstanbul Altın Rafinerisi’nin web sitesinde Halaç, sektöre yenilikler kazandıran biri olarak anlatılıyor. Türkiye’de ilk defa 999,9/1000 saflıkta altın üretilmesi, 995/1000 saflıkta 1 kilogramlık altın külçelerin üretilmesi ve bunların İstanbul Altın Borsası, T.C. Darphanesi ve Dubai Altın Borsası’nda kabul gören ilk Türk altın rafinerisi olması, dünyada ilk defa farklı gramajlarda Gramaltın markalı külçe altınların üretilmesi bu yeniliklere örnek olarak gösteriliyor.
Evli ve üç erkek çocuk babası olan Ömer Halaç’ın bir merakı da yurtdışındaki altın madenlerini araştırmaktı. 2006 yılında Orta Afrika Cumhuriyeti’nde yerel bir ortakla şirket kurdu. Dünyanın en çok altın üreten coğrafya olarak nitelendirilen Afrika’daki faaliyetlerini büyütmeyi düşünüyordu. Afrika’da lojistik merkezleri kurarak ham altınları Türkiye’ye getirip rafineride işleme planı vardı.
SITMAYA YAKALANDIĞI GEÇ FARKEDİLDİ
Ancak 2008 yılının mayıs ayında yerel bir ortakla kurduğu altın madeninin ilk üretimini yerinde görmek için gittiği bir Orta Afrika Cumhuriyeti seyahatinin hayatına mal olacağını bilmiyordu. Halaç kendisini sokan Anolfel sineğini fark etmedi. Birkaç gün sonra Afrika’dan döndü ve sonra da Kırgızistan’a gitti. Türkiye’ye dönünce soğuk algınlığı şikayetiyle hastaneye kaldırıldı ama aslında sıtma olmuştu ve 15 günü bulan kuluçka süresi geçtiği için tedaviye cevap veremedi. Türkiye’de bulunmayan ilaç Afrika’dan getirildi ama 12 Mayıs 2008’de 38 yaşında vefat etti.
Ömer Halaç
Kardeş Özkan Halaç ise 1973 yılında doğdu. Onun da doğum yeri Emirdağ’dı. Kabataş Erkek Lisesi’nde okudu,
İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Diş Hekimliği bölümünü biktirdi. Kardeşleri Ömer Halaç ve Özcan Halaç ile birlikte Halaç Kuyumculuk Limited Şirketi’ni kurarak Kapalıçarşı’da altın rafinasyon işine başladı. O da 2014 yılı Eylül ayında geçirmiş olduğu ani kalp krizi sonrasında 42 yaşında vefat etti.
Özkan Halaç
HİSSELER ANLAŞMAZLIĞA NEDEN OLDU
Bu arada Ömer Halaç’ın vefatından sonra şirket hissedarları arasında anlaşmazlık baş gösterdi. Son olarak bu anlaşmazlığı Forbes dergisinden Erkan Kızılocak geçen yıl yazdı. Kızılocak’ın haberine göre Ömer Halaç, İstanbul Rafinerisi’ni aldıktan sonra yüzde 39 hisseyi kendisine alırken babası Fazlı Halaç’a yüzde 9,75, kardeşleri Özcan Halaç’a yüzde 33,51 ve Özkan Halaç’a yüzde 17,5 pay verdi. Kız kardeşi Özlem ise bu hisse paylaşımından faydalanamadı.
ÖMER HALLAÇ’IN EŞİ HUKUK MÜCADELESİNE GİRDİ
Ömer Halaç en büyük hissedardı ama ölümünden sonra ‘çoğunluk hisse pozisyonu’ eşi ve üç çocuğuna miras kalamadı. Ömer Halaç’ın ölümünden önce 15 Nisan 2008 tarihinde yapılan genel kurulda şirket sermayesinin 10 milyon liradan 20 milyon liraya çıkarılmasına karar verilmişti. Artışa katılacak ortakların 16 Mayıs 2008 tarihine kadar süresi vardı. Dört gün kala, 12 Mayıs’ta Ömer Halaç vefat edince eşi İlknur Halaç, kendisi ve üç çocuğu adına, kayınbiraderi Avukat Özcan Halaç’tan borç alarak sermaye artışına katıldı.
Diğer kardeş Özkan Halaç ve baba Fazlı Halaç’ın ise sermaye artışı için herhangi bir çabaya girmesine gerek yoktu zira onlar artırıma hiç katılmadı. Bu durumda ortaklık yapısı Özcan Halaç lehine değişti. O gün Özcan Halaç’ın bedelli sermaye artırımı yoluyla yüzde 51 payla hakim hissedar haline gelmesi, Ömer Halaç’ın eşi İlknur Halaç ile arasında hukuki mücadeleyi başlattı.
ORTANCA OĞUL HİSSELERİNİ BABASINA DEVRETTİ
42 yaşında vefat eden Özkan Halaç ise kendi hisselerinin tamamını 2009’da babasına devretmişti. Baba Fazlı Halaç ise 11 yıl sonra, 2020 yılında tüm payını oğlu Özcan Halaç’a devrederek tamamen çekildi. Kız kardeş Özlem Halaç ise zaten hiçbir zaman şirkette olmadı. İlknur Halaç 2014 yılında açtığı dava ile rayiç bedel üzerinden ortaklıktan ayrılma yoluna gitti.
Sekiz yıl süren ve 2022’de sonlanan davada yaklaşık 431 milyon lira rayiç bedel (İAR için biçilen değer) üzerinden verilen kararda mahkeme, İlknur Halaç ve reşit olmayan iki oğlunun şirketteki toplam yüzde 23,7 oranındaki hisselerine karşılık yaklaşık 102,2 milyon lira ödenmesine karar verdi.
İlknur Halaç’ın büyük oğlu hisselerini satarak ortaklıktan çıktı.
patronlardunyasi.com