Dolar
38,4245
0,02%
Euro
43,7744
0,01%
Sterlin
51,2594
0,13%
Bitcoin
3.645.596
2,02%
BİST-100
9.432,55
-0,61%
Gram Altın
4.066,931
-1,67%
Gümüş
33,05
-1,61%
Faiz
48,44
0,39%

"2001’den daha kötü yıl olabilir”

Türkiye'nin ağır borç yükü, Evyap Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Evyap'ı üzüyor. Evyap'ın çözüm önerisi ise....

21.01.2008 13:15
Haberi paylaşın
"2001’den daha kötü yıl olabilir”
16px
32px

Rahime Baş Uçar'ın haberi

Türkiye'deki her eve, ürünüyle en az bir kez giren bir sanayici... Bahsettiğimiz ürünün 'sabun' ve kişisel bakım ürünleri olduğunu söylersek, sanırız bu sanayiciyi tahmin etmek hiç de zor olmaz. Arko, Duru gibi markaları çok iyi tanınan ama kamuoyundan olabildiğince uzak duran bu sanayici, Fikret Evyap'tan başkası değil tabii ki...

Fikret Evyap, neredeyse kendisiyle yaşıt Evyap'ın başındaki isim. Kardeşi Fethi Evyap ile yıllardır iş yükünü paylaşsa da, Evyap ilk günkü heyecanıyla çalışıyor.

Fikret Evyap, yabancılardan şirketiyle ilgili gelen tekliflere sıcak bakmıyor. Zaten Evyap, bölgesel bir şirket olmak için adımlar atıyor. Duru, Arko, Evy By, Evy Lady, Gibbs, Fax gibi birçok markayla bulunduğu kategorilerde ya lider ya da ikinci sırada olan Evyap, sabunda sadece Türkiye değil birçok ülkede de bir numara. Evyap, cirosunun yüzde 55'ini ihracattan sağlıyor. Geçen yıl 250 milyon dolarlık ihracat yaptı. Yurtiçinde ve yurtdışında 3 bin kişiye istihdam sağlayan Evyap'ın geçen yılki konsolide cirosu 480 milyon dolar. Evyap Yönetim Kurulu Başkanı Fikret Evyap ile Evyap'ı ve Türkiye ekonomisini konuştuk.

Siz işleriyle anılan ama kendisi konuşmayı sevmeyen bir sanayicisiniz. Sanayici olmak zor mu?
Evet. Sanayici olmak en zor iş. Bütün sıkıntıları göğüslemek durumundasınız. Bu bir sporcunun aşkı gibi. Bir insan sadece para kazanmayı düşünse sanayicilik en sonda gelebilir. Türk askeri 1950'de Türk askeri Kore'ye yardıma gittiğinde, bu ülkede fert başına düşen milli hasıla 130 dolar civarındaydı. Türkiye ise yaklaşık üç katıydı. Türkiye daha iyi bir yerde olmalıydı. Mustafa Kemal, 17 Şubat 1923'te İzmir İktisat Kongresi'ni toplamıştı. Cumhuriyetin kuruluşundan bile önce... Orada Mustafa Kemal, “Biz harbi kazandık ama bu mücadele bitmemiştir. Ekonomide de tamamlanmadıkça...” demişti. Bugün benim naçiz kanaatim, bu milli mücadelenin ekonomik fazının halen sürdüğü şeklinde.

Sizce neden Türkiye'nin bu kadar çok borcu var?.
Bunun yıllardır süren politik sebepleri var. Türkler ürettiğinden çok tüketen bir toplum oldu. Erken emeklilikten tutun da lüks harcamalara kadar... Bugün Koreli Samsung firması bütün Türkiye kadar ihracat yapıyor. Biz “çatladık, patladık” diyoruz ama bugünkü 106 milyar dolarlık ihracatta ithalatın payı giderek artıyor. Türkiye'den birçok sanayici yurtdışına gitmek için fizibilite yapıyor. Bizim işçiliğimiz ve diğer girdi maliyetlerimiz pahalı.

İstanbul Sanayi Odası meclis üyesisiniz. İSO'da da zaman zaman “Hükümet sanayicinin sesini duymuyor” deniliyor... Siz ne diyorsunuz?
Hükümetin işi de zor. Yılların getirdiği problemler var. İşverenin üzerindeki SSK prim yükünü 5 puan azaltacaklarını söylediler. Ama şimdi onu da yapamayacaklarını ilan ettiler.

Bugünlerde reel sektörden kötü haberler alıyoruz. Sizce 2008'de Türkiye ekonomisi nasıl olur?
2008 elbet zor bir yıl olacak. Sadece Türkiye'nin zorluğuna değil dünyanın tesirlerine de bakmak lazım. Amerika'da mortgage krizi denilen para hareketlerinin etkileri ne olacak? Türkiye bugün rahatsa, buraya parasını getirip çalıştıranlar sayesinde. Bunun ters döndüğünü, yabancıların paralarını götürdüğünü düşünseniz, 2001'den daha kötü bir yıl olabilir. Allah korusun demek lazım.

Oysa Türkiye'deki ekonomik konjonktür Japonya'da ya da Almanya'da olsaydı; Türk halkı da Japonlar ve Almanlar kadar tasarrufçu ve milliyetçi olsaydı, böyle mi olurdu? Halkımızın tüketim coşkunluğu ilginç. Avrupa'nın en büyük lüks alışveriş merkezleri Türkiye'de (İstanbul'da) toplanmaya başladı.

Mısır'ın ardından Rusya'ya ya da İran'a yatırım yapabileceğinizi öğrendik. Bu konuda bir gelişme var mı?
Biz Mısır'a 2002 yılında 10 milyon dolarlık yatırım yapmıştık. 2008 yılında Mısır'daki fabrikamıza 15 milyon dolar ilave yatırım yapmayı planlıyoruz.  Bu yatırım, sabun üretim kapasitesinin artırılmasını ve kişisel bakım ürünlerinin üretimine de geçilmesini kapsıyor. Saç kremi, diş macunu, duş jeli üretimiyle başlayabiliriz. Rusya ve İran'da yatırım yapmak için fizibilite çalışmalarımız devam ediyor. İran 75 milyonluk genç nüfusuyla ilgimizi çeken önemli dış pazarlarımızdan biri.

İstanbul Ayazağa'daki tesislerinizin taşınacağını duyduk. Bu doğru mu?
Valla oranın ne olacağı belediyelere bağlı. Ama biz yıllardır emek verdik, para harcadık ve bir tesis yapıldı. Maalesef, Türkiye'de şehircilik, planlamacılık yok.

Sanayiciler şimdi şehir içinde kalan arazilerine konut, alışveriş merkezi yapılsın istiyor. Siz öyle bir şey yapmak istemiyor musunuz?
O konuyu düşünmüyorum. Bizim aşkımız sanayi ve yatırım. İnşaat işine girmedik, düşünmüyoruz. Sabun benim aşkım.

İşi için Robert Koleji'ni bıraktı

Ahmet Fikret Evyap, 1932 Erzurum doğumlu. Hukukçu bir ailenin çocuğu olan Evyap'ın dedesinin Erzurum'un ilk noteri olduğu biliniyor. Babası Mehmet Rıfat Bey de hukukçu geleneğini bir müddet devam ettirdikten sonra, Erzurum'da sabun üretimine başlamış. Evyap'ın temeli bundan 80 yıl önce Erzurum'da atılmış. Mehmet Rıfat Bey, 1927'de noterlik yaptığı yıllarda, Sovyet işgalinden kaçıp Erzurum'a göçen Abdullah Hamidov adlı bir Tatardan sabun yapımını öğrenmiş. Küçük bir atölye kuran Mehmet Rıfat Evyap, daha sonra hammadde kaynaklarına uzak olduğu için İstanbul'a göç etmiş.

Fikret Evyap, Mehmet Rıfat Bey'in altı çocuğundan en büyüğü. Aile İstanbul'a göç ettiği 1943 yılında ilkokul üçüncü sınıfa giden Evyap, 1945-1946 döneminde Robert Koleji'nin sınavlarını kazanarak yatılı okumaya başlamış. Babası da o yıllarda Vaniköy'de ortak olduğu bir tesiste sabun üretimine devam etmiş. Yoğunlaşan işlerinde babasına yardım etmek için okulunu bırakmak zorunda kalmış. Sabun, Evyap'ın bütün hayatı olmuş. Bugün bile aynı heyecanla işini sürdürüyor.

“Türk firması olarak kalmak istiyoruz”

Evyap'ın İstanbul'daki üretimi 1947'de Vaniköy'deki küçük bir atölyede başlamış. 1975-1980 yılları arasında Ayazağa'daki fabrika inşa edilmiş. Bugün Ayazağa'daki fabrika, Avrupa'nın en büyük, dünyanın ise sayılı sabun üretim tesislerinden biri. Günlük 1000 ton sabun üretim kapasitesi.
Türkiye'deki yüzde 100 Türk sermayeli en büyük sabun üreticisi konumunda olan Evyap, 'yabancı ortaklık' tekliflerine sıcak bakmıyor. Fikret Evyap, “Uluslararası markalar üreten bir Türk firması olarak kalmak istiyoruz” diyor.
Evyap, 2005 yılında Unilever'den Gibbs'i, Kasım 2006'da da Aromel Kozmetik'i aldı. Geçen yıl da parfümde ve deodorantta söz sahibi Sarantis, bıçak ve pil konusunda da dünyanın ikincisi olan Energizer/Wilkinson ile satış ve dağıtım konusunda işbirliği yaptı...

Para