Yönetmen Ali Özgentürk için Atlas Sineması'nda tören düzenlendi
'Selvi Boylum Al Yazmalım', 'Hazal', 'At' ve 'Balkaya'nın da aralarında bulunduğu birçok filme imza atan yönetmen, yapımcı ve senarist Ali Özgentürk için Atlas Sineması'nda tören gerçekleştirildi.

Türk sinemasının usta ismi yönetmen, yapımcı ve senarist Ali Özgentürk, 80 yaşında hayatını kaybetti. ‘Selvi Boylum Al Yazmalım’, ‘Hazal’, ‘At’ ve ‘Balkaya’ gibi unutulmaz yapımlara imza atan Özgentürk’ün vefatının ardından Beyoğlu’ndaki Atlas Sineması’nda anma töreni düzenlendi.
Törene oyuncular Menderes Samancılar, Nur Sürer, Meltem Cumbul, Sumru Yavrucuk, Suna Selen, sair ve yazar Sunay Akın ile sanat dünyasından birçok isim katıldı.
'SENİ ÇOK SEVİYORUM BABAM'
Ali Özgentürk'ün kızı Simay Özgentürk, babasının çok özel biri olduğunu belirterek, "Olağanüstü bir insandı. Aklı hiç durmazdı. Hep yaratırdı, son güne kadar yarattı. Burada dostların hikayelerini dinlemek benim için çok değerliydi. Ben babamı gözlerinin gülmesi, kahkahası, şefkati ve direnişiyle hatırlayacağım. Onu sonsuza kadar kalbimde yaşatacağım. Seni çok seviyorum babam" diye konuştu.
NEBİL ÖZGENTÜRK: TOPLUMSAL DİRENİŞLERİ ANLATMAK İSTEYEN BİR İNSANDI
Gazeteci Nebil Özgentürk, ağabeyi Ali Özgentürk'ün hayatındaki önemini anlatarak şu ifadeleri kullandı:
"Abim çok projeci bir adamdır. Bunu 50 yıldır ben gözledim. Pek çok insan da gözlemlemiştir. Yakın zamanlarda bile eminim ki cebinde kolunun altında en az 50-60 proje vardı. Ama Ali abim altmışların, yetmişlerin, seksenlerin insanıydı. Yakın zamanlardaki o altmış yetmiş projeyi tabii ki gerçekleştiremedi. Toplumsal direnişleri anlatan son güne kadar anlatmak isteyen bir insandı. O yüzden orada kaldı ve dünya güzeli filmler gördüğünüz gibi emeği anlatan ve bu ülkenin kara zamanları anlatan filmler çekti."
'YÜREĞİ DEV GİBİ YÖNETMENLERİMİZDENDİ'
Yazar, senarist ve yönetmen Işıl Özgentürk, hayatının büyük bir bölümünün eşi Ali Özgentürk ile geçtiğine değinerek, yaşamlarının dönüm noktalarına ilişkin şu bilgileri verdi:
"Kızımız Dünya doğdu. 'At' filmi yapıldı. 'Hazal' ve 'Su da Yanar' çekildi. Bir senaryo yazarı olarak ben onunla At filminde çalıştım. Bir tutkuydu o zamanlar, anne babaların çocuklarını okumaya götürmeleri. O tutkunun nasıl bir insanı ölüme doğru sürüklediğini, olağanüstü güzellikte anlatan bir film ortaya çıktı. Birlikte birçok yönetmenle Tokyo'da film haftasına davet edildik. Bernardo Bertolucci falan var yani jüride. Çok ünlü insanlar var. Ali'nin de filmi At gösterildi. Birdenbire Tokyo Film Festivali Başkanı bizim yanımıza geldi ve benim elime bir kağıt kuğu kuşu koydu. O zaman ben döndüm Ali'ye dedim ki biz ödülü alıyoruz. Çok önemli bir ödüldü. Daha sonra Bekçi Venedik Film Festivali'nde ve At ilk kez Cannes Film Festivali'nde gösterildi."
Oyuncu Menderes Samancılar, Ali Özgentürk ile ilgili anlatacak çok şey olduğunu aktararak, "Bir kez Bekçi filminde çalıştık. Yüreği dev gibi yönetmenlerimizdendi. Masası zengin, yüreği zengin, hayata bakışı, devrimci duruşu her şeyi farklıydı. Hepimizin çok sevdiği, ustamız Yılmaz abimizin ölüm haberini de Bekçi filminin setinde almıştık" dedi.
Oyuncu Nur Sürer, usta yönetmenle 1979'da tanıştıklarını dile getirdi. Cenazelerde çok hüzünlendiğini kaydeden sanatçı, "Yeşilçam'da tutkun bir kardeşlik vardır her zaman, illa çalışmanız gerekmiyor. Binlerce dostumuz var. Gerçekten çok üzgünüm, çok şaşırdım ölümünü duyunca. En son Şerif öldüğünde dedim ki toplumsal sinemanın kapısını kapadık. Öyle değilmiş. Ali'yle bitmiş" değerlendirmesinde bulundu.
Oyuncu Halil Ergün ise duyduğundan beri çok kötü olduğunu ve büyük yalnızlık çektiğini aktararak, "Sinemamızda, sanat çevremizde uzun zamandır her gün birini kaybediyoruz arkadaşlar. Bunlar bir dönemin yapı ustalarıdır. Çünkü sanatın her bölümünün uygarlığın ve toplumsal gelişim içinde en büyük fonksiyon taşıdığına inanlardanım ve bu arkadaşlar o kahramanlardandırlar. Ali de onlardan biridir. Şimdi yapayalnız kaldık. Ali'yle son güne kadar telefonla konuşuyorduk. Yalnızlık çekiyorduk biliyor musunuz? Daha onun söyleyecek çok şeyi vardı. Projeleri vardı kafasında ama iz bıraktı. Asıl olan şey iz bırakmaktır" diye konuştu.
ÖZGENTÜRK, ADANA'DA TOPRAĞA VERİLECEK
Yarın Adana Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrosu'nda Özgentürk için ikinci tören düzenlenecek. Ali Özgentürk'ün cenazesi öğle namazını müteakip kılınacak namazın ardından Adana'da Akkapı Mezarlığı'na defnedilecek.
ALİ ÖZGENTÜRK
Adana'da 1945'te dünyaya gelen Ali Özgentürk, İstanbul Üniversitesi'nde felsefe ve sosyoloji eğitimi aldı.
Ali Özgentürk, kamera asistanlığı ile atıldığı sinemada, Atıf Yılmaz ve Yılmaz Güney'in de aralarında bulunduğu yönetmenlere asistanlık yaptı.
Başarılı yönetmen, 1979'da çektiği ilk uzun metrajlı filmi "Hazal" ile adını duyurdu ve birçok ödül kazandı.
Yönetmenliğin yanı sıra senarist, yapımcı ve oyuncu olarak da birçok esere imza atan Özgentürk, öğrencilik yıllarından itibaren tiyatroyla ilgilendi. "Sokak Tiyatrosu" grubuyla tiyatroyu sokağa taşıyan usta isim, 1970'lerde "Ferhat" ve "Yasak" adlı kısa filmlere imza attı.
Ali Özgentürk, Onat Kutlar ve Işıl Özgentürk'ün katkısıyla "At" ve "Bekçi" filmlerini yaptı. Ardından yazar Orhan Kemal'in eseri "Murtaza"yı sinemaya uyarlayarak "Bekçi" filmini izleyiciye sundu.
"Yusuf ile Züleyha" hikayesiyle 1977'de "Milliyet Gazetesi Film Hikayesi Ödülü"ne layık görülen Ali Özgentürk, şair Süreyya Berfe ile "Asyalı" adında bir edebiyat dergisi de çıkardı.
Televizyon kanallarında yaptığı programlar ve özellikle "Bir Yudum İnsan" adlı çalışmasıyla dikkati çeken yönetmenin yazı ve öyküleri de çeşitli dergi ve gazetelerde yayınlandı.
patronlardunyasi.com