Washington Post: "Putin artık dikleşebiliyor"
Washington Post'da Jim Hoagland imzası ile yayınlanan makalede Rusya başta olmak üzere bir çok ülkenin ABD'nin son dönem dış politika hatalarının karşısında diklendiğini yazdı.

Washington Post'da Jim Hoagland imzası ile yayınlanan makale, ABD'nin son dönem dış politika hatalarının karşısında diklenebilen ülkeler oluşmasına neden olduğu uyarısında bulunuyor.
Yazar makalesinde, Rusya başta olmak üzere bir çok ülkenin ABD'nin uluslararası kurumlara ve hukuka riayet etmeden, askeri güç kullanmayı doğal kabul eden dış politika faaliyetlerini doğru bulmadığını ifade ediyor.
Başkan Yardımcısı Dick Cheney'nin son açıklamaları da Putin'in anti-demokratik uygulamlarının eleştirilmesinin ötesinde iki ülke ilişkilerine olumsuz etkileri olduğunu belirten Hoagland; bir taraftan da bu hatalı diklenmenin Putin'in bulunduğu konumu sağlamlaştırmasına yaradığı ve ABD'nin soğuk savaş günlerini yeniden canlandırmak istediği gibi yanlış anlamalara neden olduğunu iddia ediyor.
DİKLENME KREMLİN VE PETROKRATLARA GÖÇ ETTİ
Yazar "ABD yönetimine karşı 'Diklenme' Bush döneminin ilk yıllarında çok fazla hissedilmiyordu. Diklenme ve gurur Bush yönetimi ile birlikte Beyaz Saray'dan Kremlin'e, Hugo Chavez'in başkanlık sarayına, İran Ahmedinejad yönetimine ve daha bir çok enerji petrokratların ülkelerine göç etti. Petrokratlar elde ettikleri beklenmedik petrol gelirleri ile birlikte seslerini yükseltebilirken, Bush yönetimi savunmaya yönelik dış politika, artan bütçenin karşılanabilmesi ve ticaret açığı ile uğraşmaktan başını kaldıramaz oldu." tezini savunuyor.
Bu durumun geçici olduğu iddia edilse de ABD'nin prestij ve gücüne yönelik ödediği ve ödeyeceği maliyetin çok yüksek olacağını belirten Hoagland, "Bu faturayı sadece ABD ödemeyecek, Londra, Paris, Berlin ve Roma da bu koalisyondan nasiplerini alacak." iddiasında. İran lideri Mahmut Ahmedinejad ve Venezuella lideri Chavez'ın yere düşen düşmana bir iki tekme daha vurma zamanını kolladıklarını da ekliyor iddiasına.
Yazara göre Sinetra Doktrinini (Bu doktrin Çekoslovakya'da meydana gelen rejim karşıtı bir ayaklanmanın kanlı bir şekilde bastırılması sonrası geliştirilmiştir. Brejnev Doktrini olarak da bilinen kurama göre SSCB ülkelerinden herhangi birinde rejim karşıtı bir ayaklanma olduğunda, bu ayaklanmanın bastırılması yasal hale getirilmişti.) hazırlayan ve içinde bulunduğu şartlardan memnun görüken Putin ABD'ye karşı diklenebilme kapasitesini her geçen gün artırıyor. Bir kısım uzmanlar da, temmuzda gerçekleşecek G8 zirvesi biraz daha ılımlı politikaların gelişmesine yardımcı olsa da, zirve sonrası iki ülke arasındaki ilişkilerin gerginleşeceği uyarısında bulunuyorlar. İşte Rusya devlet başkanının diklenebildiğini ve ABD'ye karşı dış politikada nasıl başarılı olduklarını gösteren üç örneği yazar şu şekilde sıralıyor:
ÇEÇENİSTAN RUSYA'NIN BİR İÇ MESELESİ HALİNE DÖNÜŞTÜRÜLDÜ
Bunlardan birincisi Moskova'yı çok iyi takip eden Dmitri Trenin'den geliyor. Trenin'e göre, yıllarca Çeçenistan sorununu Rusya ile ilişkilerde önemli bir baskı aracı olarak kullanabilen ABD şimdi bu konuyu dile bile getiremiyor. Rusya bu sorunu Moskova'nın dışına iterek yerel güçlerle mücadele eden teröristler algılamasını oluşturabilmiştir. Konu büyük güçlerin piyonu olmaktan çıkarılarak Rusya Federasyonu'nun iç meselesi haline başarılı bir şekilde dönüştürülmüştür.
İRAN KONUSUNDA RUSYA POLİTİKALARI BAŞARILI OLMAYA DEVAM EDİYOR
İkinci örnek olarak yazar, İran'ın uranyum zenginleştirme faaliyetlerinin durdurulması ile ilgili konuda yaşananları veriyor. ABD, AB ve Rusya'dan katılan müzakerecilerle New York'ta yaşandı. Müzakere gününe kadar hiç ko