291,9 milyon sterlinlik tahvil soygunundan hapis yatan tek isim olan Keith Cheeseman'ın 30 yıldır Türkiye'de yaşadığı ortaya çıktı

Dünya tarihinin en büyük soygunlarından biri olan City tahvil soygununun kahramanının 30 yıldır Türkiye'de yaşadığı ortaya çıktı.

Mayıs 1990’da Londra’da bir banka kuryesi, gündüz vakti bıçak zoruyla durduruldu ve içinde 291,9 milyon sterlin (Yaklaşık 16,1 milyar TL) değerinde evrak çantası çalındı. Hedef, son Louvre Müzesi soygununda olduğu gibi antika mücevherler değil, hamiline yazılı tahvillerdi. Tek bir tahvil yaklaşık 1 milyon sterlin değerindeydi ve soygunda yaklaşık 300 tahvil çalınmıştı. 

ARKASINDA IRA MI VARDI MAFYA MI?

Soygunu İrlanda Kurtuluş Ordusu (IRA) veya New York mafyasının gerçekleştirdiği ileri sürüldü. Ancak hiçbir zaman tam anlamıyla aydınlatılamadı. Suçtan hapis yatan tek kişi, planlamada rolü olmadığını hâlâ ısrarla savunan Keith Cheeseman'dı. Cheeseman, bugünlerde Türkiye'nin gözde tatil lokasyonlarından birinde eşi ve 5 köpeğiyle yaşamayı sürdürüyor.

ÜLKE TÜRKİYE, ŞEHİR 'GİZLİ'

Paris'teki Louvere soygunun ardından İngiltere'deki bir gazeteciye konuşmak istediğini söyleyen Cheeseman yıllar süren suskunluğunu Türkiye'deki evinde ağırladığı gazeteci Marcel Theroux’a bozdu.

Tarihin en büyük soygunlarından birinin baş kahramanı Keith Cheeseman, kendisini “arka planda bir kolaylaştırıcı” olarak tanımladı.

Cheeseman, saklanmadığını, Türkiye’de hayatını devam ettirmeyi sevdiğini söyledi. Ancak Cheeseman’ın hangi şehirde yaşadığı hakkında bilgi paylaşılmadı.

LOUVRE SOYGUNCULARIYLA ALAY ETTİ

Crime+Investigation’ın yeni belgeseli Heist: Robbing the Bank of England’da gazeteci Marcel Theroux, soyguna karışanları Guy Ritchie filmlerindeki oyunculara benzetiyor. Cheeseman ise, nakit akışındaki düşüşten Louvre soygununun 88 milyon euro değerindeki mücevherlerinin ele geçirilmesine kadar birçok konuda görüş belirtiyor. Müze hırsızlığıyla ilgili, “Kimse bundan para kazanamaz. Çok büyük. Parça başına 100 bin sterlin kazanırlarsa şanslı sayılırlar” diyor.

İSİMLERİNİ ÖZENLE SAKLIYOR

Cheeseman, City tahvil soygununda muhatap olduğu kişilerle ilgili hala isim vermiyor...Bu yöndeki bir soruya "Onlardan bahsetmem benim için hâlâ büyük bir tehdit yaratabilir" diyor.

KEFALETLİ KAÇIŞ

Tahvillerin bir kısmını akladıktan sonra İngiltere’de tutuklanan Cheeseman, kefaletle serbest kaldı ve kaçtı. O dönemde bazı gazeteler onun Surrey’de bir ormanda başı kesilmiş halde bulunduğunu iddia etti; oysa Cheeseman aslında Tenerife’de rahat bir yaşam sürüyordu.

ABD polisi tarafından İspanya'nın Tenerife şehrinde yakalanan Cheeseman, suçunu kabul etti ve altı buçuk yıl hapis cezası aldı. Bu süre boyunca ünlü İtalyan mafya babası John Gotti’nin birkaç hücre aşağısına yerleştirildi. Tutuklanma ve hapis süreci, neden hâlâ dramatizasyon yapılmadığını merak ettiriyor. Cheeseman’ın kitabının film hakları çoktan satıldı.

Belgeselde, Cheeseman'ın Türkiye'deki lüks yaşamı da gözler önüne serildi. Türkiye'nin tatil beldelerinden birindeki lüks villasında pembe şampanya açıyor, Montecristo purolarını içiyor. Ancak soygunun bazı yönleri hakkında konuşmakta geçen 35 yıla rağmen halen çok da görünmüyor.

"BANKALAR AÇGÖZLÜ..." VURGUSU

Çalınan tahvillerin değerinin bildirilenden 135 milyon sterlin fazla olduğunu iddia ediyor. Bir kısmını yırttığını ve pişman olmadığını dile getiriyor.

Cheeseman, bankalarla olan husumetini gizlemediğini şu sözlerle açıklıyor:

 “Herkesin banka soyguncusu olmasını önermem ama keşke olsalar. Bankalar gerçekten açgözlü.”

1990’da gerçekleşen City tahvil soygunu, hem büyüklüğü hem karmaşıklığıyla hâlâ merak konusu ve tam olarak aydınlatılmamış olarak tarihteki yerini aldı bile. Yaşamını Türkiye'nin ismi açıklanmayan tatil beldesinde 'mutlu-mesut' sürdüren Keith Cheeseman ise bu soygunun tam odağında olmayı sürdürüyor.

patronlardunyasi.com