Recep Tayyip Erdoğan, Tuncay Özilhan ve Vahap Munyar eski Türkiye'nin yarattığı üç insan

Toygun ATİLLA

Coca Cola'nın Semerkant'ta açtığı 4.fabrikasının faaliyete geçmesinden dolayı bir grup meslektaşım ile birlikte Özbekistan'dayız.   

TUNCAY ÖZİLHAN'IN TEMPOSU 
Anadolu Grup Yönetim Kurulu Başkanı Tuncay Özilhan, Kazakistan'daki Cola tesislerini gezdikten sonra Özbekistan'a geçmiş. Orta Asya'daki seyahatine herkesten 2-3 gün önce başlamış. 

Semerkant'a gelir gelmez de, ayağının tozu ile önce açılışı yapılacak fabrikasını denetlemiş ardından önce şirketin üst düzey yöneticileri sonra da Özbekistanlı devlet adamları ile bakanlar ile bir araya gelmişti. 
Tüm bunları 24 saate sığdırmıştı. 
Tuncay Özilhan, fabrikanın açılışında şirketin tüm üst düzey yöneticileri ile birlikte katıldı. Konuklarını teker teker nezaket içinde ve ilgi ile ağırladı. 
Açılıştan hemen sonra ise Özbekistan Cumhurbaşkanı Şevket Mirziyoyev ile bir araya geldi. 

77 yaşındaki Tuncay Özilhan'ın temposunu, iş disiplinini ve organizasyonun her aşamasındaki titizliğini, detaylara verdiği önemi gördüm. 
Türk bayrağını sınır ötesinde dalgalandıran iş insanlarının ülkenin ticari ve kültür elçisi olarak ettikleri hizmete şahit oldum. 

ESKİ TÜRKİYE'NİN YARATTIĞI MUCİZE VE RECEP TAYYİP ERDOĞAN
Eski Türkiye'nin yarattığı insan kaynağının kalitesinin yarattığı mucizeyi düşündüm. 

Bir anda aklıma Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan geldi. 
İnanılmaz bir çalışma temposu, yorulmak bilmeyen yapısı, ülkeden ülkeye, şehirden şehire seyahatler...
Hem Tuncay Özilhan hem de Recep Tayyip Erdoğan eski Türkiye'nin Cumhuriyetin yarattığı nesillerdi. 
Her ikisi de çalışmanın, çalışkanlığın, liyakatın öncelendiği bir nesilin temsilcileriydi. 
Onun için de idealler, ilkeler ve hedefler doğrultusunda amaçları için koşan maratonculardı. 

 

ARAMIZDAKİ GAZETECİ: VAHAP MUNYAR
Tüm bunları düşünürken aynı neslin bir başka temsilcisinin de aramızda bulunduğunu fark ettim. 
Vahap Munyar... 

Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Başkanı, Nasıl Bir Ekonomi Gazetesi Genel Koordinatörü...
Ekonomi gazeteciliğinin duayeni... 
Valizinde kırışmayan takım elbisesi, ceketi ile haberden habere koşan müthiş bir enerji. 
Elinde not defteri, kalemi ile not almaktan bir saniye bile vazgeçmeyen, mesleğin zirvesinde olsa bile muhabirliği hiç bırakmamış bir gazeteci... 
O da eski Türkiye'nin yetiştirdiği insan kaynağına doğru örnekti. 
Çalışmanın, çalışkanlığın liyakatın öncelendiği bir neslin temsilcisiydi. 

İNSAN KAYNAĞI KALİTESİ 
Bu doğru örnekleri gördüğümde, kolay yoldan, siyaseten başarı merdivenlerini tırmanmaya çalışan insanları düşündüm. Bu, Türkiye'nin geleceğine ihanetti. 

Türkiye'nin geleceği, çalışkanlığı, çalışmayı, liyakatı, özveriyi, idealleri, ilkeleri ve hedeflerini önceleyen insan kaynağından ibaretti. 
Bu insan kaynağını yaratmak ise her türlü hedefin ötesinde olmalıydı... 
Özbekistan seyahati bana bunları düşündürdü.

patronlardunyasi.com