İzmir'in gözde turistik ilçelerinden Çeşme'de hizmet veren Dost Pide'nin sahibi Reşat Akbaykal, ödediği gelir vergisiyle dikkat çekmiş ve iş dünyasından biranda dikkat çekmişti.

Yeni Asır’a konuşan bazı iş insanları, "Bu işte bir gariplik var. Bir pideci nasıl vergi rekortmenleri arasında olur. Liste açıklansın da bir görelim" derken, bazı iş insanları da "Dost Pide'nin sahibinin ödediği gelir vergisi. Biz zaten kurumlar vergisi ödüyoruz. Ancak şirketlerimiz sürekli yatırım yaptığı için ayrıca kâr payı alamıyoruz. Ödediğimiz kişisel gelir vergisi de bu nedenle düşük oluyor" diye konuştu. Birçok iş insanı ise, Akbaykal'ın "Biz bazı iş insanları gibi vergi kaçırmayız, ne kazandıysak vergisini son kuruşuna kadar öderiz. İzmir'in anlı şanlı holdinglerinin sahipleri, her gün gazetelerde boy gösteren iş insanları nerede?" şeklindeki açıklamasına tepki göstererek, "Bu çok yanlış bir açıklama. Bizleri resmen vergi kaçırmakla itham etmiş. Bu doğru değil" savunmasında bulundu.

'SERVET İNCELEMELERİ BAŞLASIN'

Ege Sanayici ve İş İnsanları Derneği (ESİAD) Yüksek İstişare Kurulu Başkanlığını yürüten bağımsız denetim firması sahibi, yeminli mali müşavir Sıtkı Şükürer'den ise, çok konuşulacak bir öneri geldi.

Şükürer, "Bu durum, artık 'Nereden buldun?' sorusunun tekrar gündeme geldiğini gözümüzün içine sokmuştur" dedi.

Türkiye'de belli başlı kurumsallaşmış firmaların tamamında vergi ödeme bilincinin tam olduğunu belirten Şükürer, ancak henüz bu seviyeye ulaşmamış şirketlerde bu anlayışın henüz istenen seviyeye gelmediğine dikkat çekti. Bu sebeple kayıt dışılıktan kaynaklanan ciddi bir vergi kayıp ve kaçağı söz konusu olduğunu vurgulayan Şükürer, "Bundan dolayı devlet, toplaması gereken vergileri mecburen 'dolaylı vergiler' üzerinden temin etmeye çalışmaktadır. Vergide yapısal önlemlere gidilme zarureti hele hele 2023 yılı bütçe açıkları göz önüne alındığında artık ertelenemez boyuta gelmiştir. Bu anlamıyla otomasyon ve teknolojinin de imkanlarını kullanarak hemen hemen tüm dünya ülkelerinde geniş uygulama alanı bulan bir anlamda 'nereden buldun' diye isimlendirilen, izahsız gelirlere yönelik olarak vergileme yöntemi tekrar ihdas edilmelidir. Geçmişte sermaye birikimini olumsuz etkileyeceği ve kayıt dışı gelirin ürkerek yatırıma yönelmeyeceği gerekçesiyle ertelenen servet incelemeleri, diğer deyişle 'nereden buldun yasası' artık 2024 Türkiye'si için olgunlaşmıştır ve zamanı gelmiştir" diye konuştu.

Gazeteci Yazar Uğur Dündar da dünkü köşe yazısında 'Dost Pide'nin sahibi Şükürer'in vergi rekortmeni olmasına yer vermişti. İşte Dündar'ın o yazısı: 

Şubesi bulunmayan pideci dükkanıyla vergi rekortmeni oldu!..

Meslektaşım Esat Erçetingöz duyurdu.

Geçenlerde Vergi Dairesi’nden arayıp “Vergi rekortmenleri arasına girdiniz, isminizi açıklayabilir miyiz?” diye sormuşlar. O da “Şeref duyarım. Devletime ödediğim vergiyle şehrimizin rekortmenlerinden biri olduysam ne mutlu bana...” demiş.

***

İzmir’in 100 vergi rekortmeninden biri olan Reşat Akbaykal’dan söz ediyorum.

Kendisini rekortmen yapan Çeşme’deki “Dost Pide” yazlık evimize çok yakın.

Başka bir yerde de şubesi yok.

Yani şubesi bulunmayan bir pideci, vergisini dürüstçe ödeyince, Türkiye’nin üçüncü büyük kentinde birçok sanayici ve ticaret erbabını geride bırakıp rekortmen olmuş!..

***

Sabahları yürüyüş yaparken “Dost Pide”nin önünden geçerim.

Reşat Bey kahvaltı saatinde, her zamanki güler yüzüyle işinin başındadır.

Bazı geceler, geç saatte misafirlerimiz, ya da bizim çocuklarla çorba içmeye uğradığımızda, onu yine işinin başında görürüm.

O nedenle gıyabında konuşurken “Hep işinin başında duran, sanki hiç uyumuyormuş izlenimi yaratan, güler yüzlü patron” diye söz ederim.

Personeli de kendisi gibidir. Neşeyle ama arı gibi durmaksızın çalışırlar...

***

Dürüst, hijyene özen gösteren, kaliteli malzeme kullanan, çalıştırdığı işçisinin hakkını fazlasıyla veren (yaz aylarında bir ustanın yevmiyesi 1.000-1500 liranın altına düşmez) bir esnaf olarak ünlenen Reşat Akbaykal, pidecilik işini babasından devralmış.

1974’de 1 çalışanla başladıkları işi büyüterek, 50 yıl sonra, yaz aylarında -hepsi sigortalı- 70-75 işçiye ekmek kazandıran ünlü bir işletmeye dönüştürmüş.

Başarısının sırrını sorduğumda “Çok ve dürüst çalışmak, hileye hurdaya sapmamak, kaliteyi korumak” cevabını veriyor.

Sonra da gururla kasanın üzerinde asılı duran gıda güvenliği sertifikalarını gösteriyor.

***

Ekonomi yazarı Meriç Köyatası dostum, onun vergi rekortmenliğini yorumlarken şunları söylüyor:

“Reşat abiyi kutluyorum. İzmir’deki sanayici ve tüccarları da, tek şubeli bir lokantanın arkasında kalmanın onuru (!) ile baş başa bırakıyorum...”

***

Yazın yolunuz Çeşme’ye düşerse “Dost Pide”ye uğrayın.

Hem afiyetle yemeğinizi yiyin, hem de ödediğiniz parayla Reşat Beyi vergi rekortmeni yapmanın gururunu yaşayın...

 

patronlardunyasi.com