Gol! (Goal!)
Futbolun süperstarları David Beckham, Raul Gonzalez, Patrick Kluivert, Alan Shearer ve Zinedine Zidane üç bölümlük sinema filmi ‘Gol’de başrolleri üstlenmiş. ‘Gol!’, milyarlarca futbol taraftarını heyecanlandıran sinema üçlemesinin ilk bölümü.
‘Gol’, ‘Reservoir Dogs’,’Pulp Fiction’, ‘Good Will Hunting’, ‘Mexican’ ve ‘Kill Bill’in yapımcılarının yeni filmi. FIFA’nın her türlü kaynağıyla sonuna kadar desteklediği ilk Hollywood filmi, ‘Commitments’ın senaryo yazarlarının elinden çıktı.
Profesyonel futbol dünyasının rekabetçi ruhunu sinema ekranlarına taşıyan ‘Gol!’ün yönetmenliğini kendisi de bir futbol fanatiği olan Danny Cannon üstlenmiş.
Filmde futbol dünyasının en büyük yıldızları da rol alıyor. Aralarında David Beckham, Raul Gonzales, Patrick Kluivert, Alan Shearer, Zinedine Zidane ve Henrik Larsson gibilerinin de yer aldığı sayısız futbol yıldızı kendilerini canlandırıyorlar.
Meksikalı pembe dizi yıldızı Kuna Becker’in başrolde oynadığı ‘Gol!’de, günün birinde çok ünlü bir futbol yıldızı olma hayalleri kuran Santiago adındaki bir Latin delikanlının öyküsü anlatılıyor. 100 milyon dolarlık bütçeyle çekilmesi planlanan üç bölümlük filmin bütün dünyada seyirci rekorları kırması bekleniyor.
Üçlemenin birinci bölümünde Doğu Los Angeles’ın Barrios kesiminden gelen genç futbolcunun Newcastle’a gidişini ve İngiltere Premier Liginin ışıltılı dünyasıyla tanışmasını izleyeceğiz.
SIRADA İKİNCİ VE ÜÇÜNCÜ FİLMLER VAR
İkinci filmde Real Madrid takımına transfer olması ve Şampiyonlar Liginde oynaması yer alacak. Serinin son filminde ise Almanya’da düzenlenecek FIFA Dünya Kupası’nda oynarken göreceğiz.
Serinin ikinci filminin gösterim tarihi, 2006 yılı olacak. Dünya Kupası finalleri sırasında gerçek maçların çekimleri yapılarak serinin üçüncü ve son bölümünün gerçek ile kurgunun karışımı şeklinde olması sağlanacak. Serinin son filmi ise 2007 yılında gösterime girecek.
Her genç gibi Santiago Munez’in de büyük bir hayali vardı. Geleceğin büyük futbol yıldızı olmak istiyordu. Ancak o gençlerden farklı olarak, Munez’in karşısına hayallerini gerçekleştirme fırsatı çıktı.
Henüz 10 yaşındayken ailesiyle birlikte Meksika’dan ABD’ye göç eden Santiago Munez’in sahip olduğu sadece iki şey vardı: Futbol yeteneği ve yırtık pırtık bir Dünya Kupası resmi ...
Los Angeles’ta önemsiz işlerde çalışarak büyüyen Santiago’nun (Kuno Becker) tek tutkusu futbol oynamaktı. Uluslararası çapta bir futbol yıldızı olacağına babasını ikna etmek de ayrı meseleydi. Çünkü yaşlı babası, “Bu dünyada iki tip insan vardır. Lüks villalarda yaşayanlar ve onların çimlerini biçip otomobillerini yıkayan bizim gibi insanlar...” diyordu. Kısacası genç Santiago Munez’in bu kaderi değiştirebileceğine inanmak istemiyordu.
Los Angeles’ta oynadığı yerel nitelikli bir futbol maçı sırasında İngiliz asıllı eski ünlü futbolcu Glen Foy (Stephen Dillane) tarafından keşfedilince genç Santiago’nun kaderi değişmeye başladı. Glen ,Santiago’nun son derece yetenekli, hızlı ve cesur bir futbolcu olduğunu hemen anlamıştı. İngiliz Premier Liginin efsanevi kulübü Newcastle United’ın özlemini çektiği tipte bir futbolcu vardı karşısında...
Futbolun adeta din gibi kabul edildiği ve stadyumların da katedral gibi görüldüğü yabancı bir ülkeye giden bu genç Latin asıllı Amerikalının yeteneğini orada kanıtlaması gerekiyordu. Dünyanın en prestijli futbol kulüplerinden birisi olan Newcastle United ile sözleşme yapmasının başka yolu yoktu.
YAPIM NOTLARI
Hollywood’da bugüne kadar ‘Rocky’den ‘Raging Bull’a ,’Miracle’dan ‘Chariots of Fire’a, ‘Ali’den ‘Cinderella Man’e, ‘The Champ-Şampiyon’dan ‘Seabi