Altaylı: Doğan'a kırgın değilim

Altaylı: Doğan'a kırgın değilim

FATİH ALTAYLI: TURGAY CİNER'İN SABAH'I ALMASINDA YÜZDE 90 ROLÜM VAR

Altaylı: Doğan'a kırgın değilim
16px
24px
01.08.2005 00:00Güncelleme: 27.10.2023 14:25
ABONE OLgoogle

Fatih Altaylı,  Merkez Grubu'na ait Halka ve Olaylara Tercüman Gazetesi'nden İrem Barutçu'nun sorularını yanıtladı.

* Kısa bir süre önce, "Benim bu gruptan uzaklaşmamı zil takıp bekleyenler varsa da onlara kötü bir haberim var: Benim buradan gitmeye niyetim yok" diye yazmıştınız. Ancak çok geçmeden Hürriyet'ten ayrıldınız. Bu kararı almanızda neler etkili oldu?

Bunu, 20 Mayıs'ta yazdım fakat o saatten itibaren, Doğan Grubu'nda bazı gelişmeler olmaya başladı. Şunu söyleyeyim: Doğan Grubu'nda benim, Hürriyet ile ilgili hiçbir sorunum olmadı. Ancak Kanal D tarafında, kişiliğimle ilgili, kabul etmekte güçlük çekeceğim bazı yaklaşımlar ortaya çıktı ve haksızlığa uğradığımı düşündüm...

* "Haksızlık" derken, neyi ifade ediyorsunuz?

 "Kanal D'deki görevimden alınış biçimim" dersem, her halde anlaşılır. Kanal D'de başarılı bir habercilik yapıyorduk. Kanal D Haber, Show TV'nin kendi yaptırdığı araştırmalarda bile, en saygın, en güvenilir haber bülteni çıkıyordu. Uzun yıllar birinciydik, sonra ikinciliğe düştük ama saygınlık çıtasını her zaman yüksek tuttuk. Kanalın geneline büyük katkı sağlıyor; kendi egolarımız için değil, Kanal D'nin bütünü için bir çaba sarf ediyorduk. Buna rağmen, patronajda belli değişiklikler oldu!.. Elbette değişiklikler olacaktır; ama hem benim, hem de yakın çalışma arkadaşlarımın, bunların yapılış biçiminden kaynaklanan rahatsızlıklarımız oldu.

* Sizi rencide mi ettiler?..

Beni rencide ettiler. Haksızlığa uğrattılar. Bana, haksız bir tavır aldılar. Şimdi, herkese karşı yapılan haksızlıklarla mücadele ederken, kendime yapılan haksızlığı sineye çekmem açıkçası kabul edilebilir değildi. Bu yapılanı, onuruma yediremedim!.. Doğan Grubu'nun üst düzey yönetimine, patronajına da yapılan bu haksızlığı ortadan kaldırmaları için bir süre tanımam gerekiyordu. Bu sürenin sonucunda eğer bir şey yapılmasaydı, ve eğer bana buranın kapıları açılmasaydı, açıkçası gazeteciliği bile bırakmayı düşünüyordum!.. Çünkü kendim ve arkadaşlarım açısından kabul edemeyeceğim şeyler oldu!.. Nihayetinde Doğan Grubu, bu haksızlığı ya da bu ayıbı telafi etme yoluna da gitmedi; ya da telafi ediş biçimleri, benim içimdeki kırgınlığı giderecek düzeyde olmadı. Belirtmek istiyorum, bunun kimsenin kabahati olduğunu ya da bana kötülük olsun diye yapıldığını da düşünmüyorum. İş yapma üslubu böyleydi ve ben, o iş yapma üslubunun karakterimle bağdaşmadığını düşündüm...

* "O iş yapma üslubu" diyorsunuz... Sizi ne rencide eder, adını koyar mısınız?

Yaptığınız bir iş var; onu, gayet güzel kotarıyorsunuz. Bunun iyi bir şekilde kotarıldığı hem kamuoyu yargısıyla, hem de şirketin mali tablolarıyla ortadayken, beni görevden alma kararı verildi. Bu kararın verilmesinde hiç mahsur yok! Çünkü benim çok sevdiğim bir görev de değildi bu!.. Aydın Bey, görevi bana ilk verdiğinde de, bu görevi belli bir süre için kabul edeceğimi, çünkü asıl işimin televizyonculuk olmadığını ona söylemiştim.

* "Bir buçuk yaşında kızım var, acıyın!" demişsiniz...

Evet, aynen öyle dedim. Aydın Bey de, "Onlar kendi kendilerine de büyüyorlar" demişti. O gün de, " Beni görevden almaya karar verdiğiniz gün, ne olur bunu düzgün yapalım" da demişimdir. Zaman içinde olacakları görüyordum!.. Açıkçası bana ağır gelen, bununla ilgili kararı internet sitelerinden öğrenmek oldu.

* Size tebliğ edilmedi mi?

Hayır

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde