Eurobank Tekfen'i alan Burgan, kaç yüz milyon dolar taahhüt etti?
Burgan Bank Grubu CEO'su Eduardo Eguren, Türkiye'deki hedeflerini açıkladı

Burgan Bank Grubu CEO'su Eduardo Eguren, Türkiye ekonomisinin bulundukları bölgenin üçte birini temsil ettiğini ve Türkiye'de lüks dört çekişli bir araç gibi olmak istediklerini ifade ederek, "Yüksek kaliteli bir araç değilseniz Türkiye'de, piyasadaki rekabetten dolayı başarı sağlayamazsınız" dedi.
Burgan Bank Grubu CEO'su Eduardo Eguren, Türkiye ekonomisinin bulundukları bölgenin üçte birini temsil ettiğini ve Türkiye'de lüks dört çekişli bir araç gibi olmak istediklerini ifade ederek, "Yüksek kaliteli bir araç değilseniz Türkiye'de, piyasadaki rekabetten dolayı başarı sağlayamazsınız" dedi.
Eguren, Burgan Bank Grubu'nun Eurobank Tekfen'i satın almasının ardından düzenlenen basın toplantısında, 1977'de Kuveyt'de kurulan Burgan Bank Grubu'nun, 2008 yılında aldığı bir kararla Kuveyt dışında büyümeye karar verdiğini ve bir sonraki adımın da bölgesel olarak büyümek olduğunu söyledi.
Bu kapsamda Kuzey Afrika'da genişlediklerini ve Irak'ta konumladıklarını açıklayan Eguren, "Bununla birlikte organik olarak büyümeye devam etmek istiyoruz" dedi. Türkiye'de iş yapmayı ise büyük bir fırsat olarak gördüklerini dile getiren Eguren, "Neden Türkiye'deyiz? Çünkü Türkiye ekonomisi bölgenin üçte birini bizim için temsil ediyor. Ticari faaliyette bulunduğumuz tüm ülkelere gayet yakın ve hızı belirleyen bir ülke. Burada iş yapmak bizim için çok büyük fırsat olacak. Türkiye'de başarılı olmak bölgede başarılı olabilmek açısından önemli" diye konuştu.
"TÜRKİYE BİZİM İÇİN BİR NUMARAYDI"
Bu işlemi başlatmaktan neden heyecan duyduklarını ise Eguren, şu sözlerle açıkladı:
"Türkiye hep ilgimiz çekti. Başka piyasalarda öyle ama Türkiye, bizim için bir numaralıydı. Öncelikti... Çeşitli hedeflerimiz vardı. Türkiye'de 4 temel hedeften söz edebilirdik ve bu bizim tercih ettiğimiz operasyondu. Boyut olarak en küçük, ancak kalite açısından en yüksek bir işlemdi. Bu işlemdeki koşullar, her iki tarafında kazandığı bir ortam yarattı. Kazan kazan dediğimiz bir çözümdü bu. Bizim için bu pazara girdiğimiz an, gerçekten çok yüksek primler vardı. Aynı zamanda bu iş teklifinin tamamlayıcı bir yapısı var. Bizim yürüttüğümüz operasyonları tamamlayıcı nitelikte. Biz burada yeniden yapılandırma için bir rezerv ayırmıyoruz. Çünkü bizim buradaki en öneli varlıklarımızdan biri yönetim. Buradaki yönetime çok büyük güven duyuyoruz. Bu yönetim bizimle ekip haline çalışarak, franchise'ı çok cazip bir düzeye taşıyacak diye düşünüyoruz. Bizler yönetimi aynı şekilde sürdüreceğiz. Daha fazla kapasite eklemeye çalışacağız ve performansımızı yükseltmeye çalışacağız."
"BURADAKİ YÖNETİME GÜVEN DUYUYORUZ"
Eguren, kendileri için en önemli varlıklarından birinin isimleri olduğunu, Türkiye'deki yönetime ise güvendiklerini açıklayarak, "Buradaki franchise yönetimine güven duyuyoruz. Aynı zamanda uzun zamanda uzun vadeli bir taahhütte bulunuyoruz. Ben bu grubun başında olduğum sürece kesinlikle bu taahhüdümüzden vazgeçmeyeceğiz. Çok sıkı çalışacağız ve bu franchise birlikte büyüteceğiz. Yeni meslektaşlarımıza çok güveniyoruz. Onlar performansımızı grubun geri kalanı için yükseltecekler" diye konuştu.
"FEDERASYON MODELİ KULLANIYORUZ"
Eguren, ticari bir banka olduklarını, uzun vadeli iş teklifleri ile ilgilendiklerini, amaçlarının sadece ticaret ve yatırım bankacılığı olmadığını kaydetti. Bankayı yönetme biçimlerinde ise bir model kullandıklarını, kendisinin buna "federasyon" modeli dediğini belirten Eguren, bunun temel olarak kontrol ve disipline odaklı olduğunu ve her bir franchise'in yüksek düzeyde özerklikle yönetildiğini, kendilerinin girişimciliğe inandığını kaydetti. Bunun başarılı bir model olduğunu, o ülkede grubun başındaki kişinin bu modeli temsil ettiğini açıklayan Eguren, ayrıca modelin iş yapmayı da teşvik ettiğinin vurguladı.
"KENDİMİZİ DÖRT ÇEKİŞLİ BİR ARAÇ GİBİ GÖRÜYORUZ"
Finansal performansa bakıldığında çok sağlıklı bir getiri bilançosu ve getiri risk oranları bulunduğunu söyleyen Eguren, "Kendimizi dört çekişli bir araç gibi görüyoruz. İşimizin her türlü iş koşullarında başarılı olmasını istiyoruz. Türkiye değil ancak, dünyada ekonomik açıdan çok büyük zorluklar yaşandı. Bu bizi durdurmadı ve büyümeye devam ettik. Diğer modeller ise ekonomik yavaşlamadan zarar gördüler."
"500 MİLYON DOLAR TAAHHÜDÜMÜZ OLACAK"
Soruları da yanıtlayan Eguren, kaynak aktarımına ilişkin bir soru üzerine, "Biz kaynaklarımızı gerekli olduğu sürece buraya aktarmaya devam edeceğiz. Buradan ihtiyaç ne şekildeyse, o şekilde desteklemeye devam edeceğiz. Bizim en az 500 milyon dolarlık bir taahhüdümüz olacak bu teklifi masaya koyar koymaz. Zaten bunları tartıştık. Sermaye daha fazla enjekte etmek gerekirse kesinlikle bunu destekleyeceğiz" diye konuştu.
"GELECEKLE İLGİLİ RAKAM VERMEKTEN HOŞLANMIYORUM"
Eguren, 20 milyar dolar aktif varlığı olan bir şirket olduklarını, sermaye yeterlilik oranlarının da yüzde 18 olduğunu, banka olarak ucuz finansman ve fon sağlama imkanlarının da bulunduğunu söyledi. Türkiye'deki büyümenin 5 yılda nereye geleceğine ilişkin bir soru üzerine Eguren, "Biz bu piyasada hızlı büyümeye çalışacağız. Bizim amacımız boyut değil, iyi bir getiri, istikrar ve müşteri memnuniyeti sağlamak" dedi. Türkiye'de yetkililerin büyüme hızını yavaşlatmak istediğini, ancak yüzde 15 (kredi) oranının da korunacak gibi göründüğünü dile getiren Eguren, "Biz bundan daha az büyüyeceğiz diyemem. Aslında gelecekle ilgili rakam vermekten hoşlanmıyoruz. Ben buna çok sıcak bakmıyorum. Çünkü genişleme çok çeşitli biçimlerde olabilir. Organik veya organik olmayan biçimde Fakat başlangıçta 6 aylık büyüme süreci olacaktır, ardından büyüme hızının artacağına inanıyorum. Bu konuda bence veriler konuşsun, sözler veya iddialarda bulunmayalım. Finansal sektörün büyümesiyle de orantılı olacaktır" diye yanıtladı.
"IRAK'TA ÖDEME YAPABİLEN TEK BANKAYIZ"
Eguren, Cezayir, Irak ve Tunus'taki risklerin sorulması üzerine, üç ülkenin bir birinden faklı olduğunu, Tunus'ta off shore lisansları bulunduğunu, Cezayir ile ilgili politik açıklamalar yapmak istemediğini, bu ülkelerin her birinde misafir olduklarını, ancak Irak'ın tamamen izole durumda bulunduğuna işaret ederek, "Faklı galakside gibi yaşıyorlar. Bu ülke halen travmatize durumda. Irak'ta ödemeleri yapabilen tek bankayız. Büyük bankalar bizimle ortaklık kurmak için sıraya girmiş durumda" karşılığını verdi.
"NÜKLEER KIŞA HAZIRLANIR GİBİ HAZIRLANIYORUZ"
Eguren, "Türkiye yollarını off-road olarak mı görüyor?" şeklindeki bir soru üzerine, şu yanıtı verdi:
"Şunu kastetmek istiyorum. İyi bir iş teklifi herhangi bir ekonomik bölgede veya ekosistemde, hayatta kalabilmelidir zor koşullarda. Biz bu konsepti bu şekilde görüyoruz. Biz, fraklı koşullarda başarılı olmak istiyoruz. Çünkü dünya değişti. Buna zihinsel olarak hazırlıklı olmamız lazım. Şirketler için sermaye, farklılaşma bunlar artık hayatta kalmanın garantisi değil. Hayatta kalmak adapte olmayla ilgili. O yüzden biz kendimizi nükleer bir kısa hazırlar gibi hazırlıyoruz. Bu ne anlama geliyor? Dünyada 2-3 yılda istihdam düşük ve yatırım istenilen düzeyin altında olacak. Diğer taraftan bankaların saygınlığı da çok zedelendi bana göre. O nedenle mutlaka adapte olacağımız bir sistem olmalı. Dört çekiş dediğim bu. Türkiye nedir? Türkiye'nin de dört çekişli bir araç olması gerekiyor. Bizim beklentimiz esnek bir model olması. Biz çılgınca büyümeye inanmıyoruz. O yüzden bin Türkiye'nin lüks dört çekişli bir araç olacağına inanıyorum. Yüksek kaliteli bir araç değilseniz Türkiye'de, piyasadaki rekabetten dolayı başarı sağlayamazsınız."
"İSİM DEĞİŞİKLİĞİ, UZUN VADEDE BURADA KALACAĞIMIZI SÖYLEMENİN GÜÇLÜ BİR YOLU"
Eguren, Türkiye'de ilk 6 ayın uyumlaştırmak için geçeceğini belirterek, "Yani ilk 6 aydan sonra performansımıza baktıktan sonra, hazır olduğumuzu hissettiğimizde gaza basacağız" dedi. İsim değişikliğine ilişkin bir başka soruya Eguren, "Sözleşme itibariyle ismimizi değiştirmemiz gerekiyordu. Aynı şekilde bu franchise ile bir taahhütte bulunuyoruz. Uzun vadeli bir ilişki içine gireceğimizi söylüyoruz. Ve de aynı isme uzun vadede kullanmak bizim için güçlü bir mesaj. Biz burada kalmayı planlıyoruz ve "Uzun vadede burada olacağız' demenin güçlü bir yolu diye düşünüyoruz" yanıtını verdi.