'Devlet beni kullanıp attı'

'Devlet beni kullanıp attı'

BİR DÖNEMİN SIR ADAMI, ESKİ BDDK BAŞKANI AKÇAKOCA, ÇOK SERT AÇIKLAMALAR YAPTI.

'Devlet beni kullanıp attı'
16px
24px
23.04.2006 00:00
ABONE OLgoogle

Dünya bankacılık tarihinde bir örneği daha olmayan İmar Bankası olayının, Türkiye'nin gündemine bomba gibi düştüğü günler... İmar vakası; dönemin en saygın ve en çekimlen isimlerinden biri olan BDDK Başkanı Engin Akçakoca için de bir devri kapattı. O günden bu yana olup bitenlerle ilgili hiç konuşmayan Akçakoca, iki arkadaşıyla kurduğu danışmanlık şirketinin mütevazi odasında sessizliğini VATAN için bozdu.

SSK emeklisiyim
* Bankacılık yapma yasağınız bitti. Yapacak mısınız?

Hayır kesinlikle yapmayacağım. Ben bu yasağa çalışırken de çok kızıyordum. Hem çalışamıyorsun hem de diyor ki yasa, kim hangi kurumdan emekli geldiyse öyle devam eder. SSK'dan emekliyim ben. Ankara'ya gittim. Emekli Sandığı'na geçemedim . Yani bir yeşil pasaport bile alamadım. Bize vermediler. Yani devlet hem seni 2 sene çalıştırmıyor, hem sana bakmıyor. Atıyor bir köşeye, kullanıyor atıyor.

* Bu işi neden kabul ettiniz?
Ben Ankara'ya çağrıldığımda Kamu Bankaları Ortak Yönetimi için çağırdıklarını düşünmüştüm. Ecevit'e söyledim. "Ankara'yı bilmem, bürokrasiyi bilmem" diye. Ecevit, "BDDK başkanı olmak için bürokrasiyi bilmenize gerek yok" dedi. "Teşekkür ederim" dedim ve o andan sonra kapı arkama kapandı.

* Ecevit'e hayır deseydim diye hiç aklınızdan geçmedi mi?
Aklımdan geçmedi değil. O gün öyle bir cevap vermiş olsaydım, bugün bu durumda olmazdım.

* İstifadan sonra ne oldu?
Bir kere Bankalar Yasası'na tabi yerlerde çalışamadığım için ve başka bir yerde de çalışmanın tuhaf karşılanabileceğini düşündüğüm için çalışmadım. Çünkü diyelim ki Sasa'ya girsem, diyecekler ki Sabana'nın Akbank'ı var. Arçelik'e girsem, Koçbank var. Önceden tanıdığım iki arkadaşımla bir şirket kurduk. 2004'ün Ağustos ayında IMF dedi ki, "biz senden yararlanmak istiyoruz, gelir misiniz?" Hoşuma gitti, neticede ekmek parası. O vesileyle Kırgızistan, Nijerya ve Filistin Merkez Bankaları'na bankacılık konularında danışmanlık yapıyorum. Benim yazdığım rapor IMF'nin oluyor.

Hırsızın hırsına bağlı
* İmar olayını anlatıyor musunuz onlara?

Sadece İmar değil, önce Türkiye ekonomik programını anlatıyorum. Bakın dünyanın hiçbir yerinde yönetim otoritesi, bankalardaki dolandırıcılık veya sahtekârlığı bulmakla esasında görevli değil. Yani adam bir sürü hile tekniklerini bir araya getirmiş, bilgisayarında bir sürü şey yapmış. Denetim otoritesi bir dolandırıcılık bulmak için denetim yapmıyor. Sen düzenleyici otorite olarak önlem almak zorundasın. Ama hırsız girmek istiyorsa giriyor içeriye. O hırsızın hırsına bağlı. Sen girmemesi için önlemler almakla yükümlüsün. Ben bilgisayar uzmanı değilim. Bilgisayar altyapısına girip de araştırma yapamayız.

* Ama murakıp raporlannda uyanlar yok muydu?
Yok öyle murakıp raporu yok. Davalar sürüyor diye çok konuşamıyorum. Ama kanuna göre, bir bankanın denetçisi denetim yapacak, ikincisi BDDK denetçisi denetim yapacak, üç, BDDK kendisi kendi denetimini yapacak. Bunların üçü de bu banka için "ilave sermaye gereksinimi yok" dedi. Düşünebiliyor musun? Niye, çünkü mali yapıya bakıyorsun sen. Ne zaman ortaya çıktı bu? Çukurova-Kepez olayı nedeniyle biz bunları çağırıp sıkıştırınca.

Akar kesildi ve bunlar dediler ki biz zora girdik. Sonra tasfiyesini istedik. Pırıl pırıl, çok güzel faaliyet gösteren BDDK, İmar Bankası olayıyla yara aldı. Görmediğimiz için. Kabul etmek lazım. SPK da, Merkez Bankası da aldı. Böyle bir hacim varsa Merkez Bankası'nın sisteminde gözükmemesi mümkün değildi. Herkes payına düşeni aldı. Benim de hayatim değişti.

* Ayrı

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde