Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan: Dünya arkeolojisinde ilk sıradayız
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'ndeki Uluslararası Arkeoloji Sempozyumu ve Arkeolojinin Altın Çağı Sergisi'nin açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Türkiye, gerek toprak yüzeyi gerek su altı keşiflerinde dünya arkeolojisinde ilk sırada yer alıyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan açılıştaki konuşmasında özetle şunları söyledi:
"Anadolu toprakları nice devletlere ev sahipliği yapmıştır. İnançlar, kültürler iç içe geçmiş, insanlığın ortak hafızası Anadolu'da şekillenmiştir. Anadolu bir açık hava müzesidir. Şanlıurfa ilimizde bulunan Göbeklitepe'nin geçmişi Mısır piramitlerinden 7 bin 500 yıl öncesine uzanmaktadır. İçinde yaşadığımız coğrafyayı hakkıyla anlayamazsak geleceğimizi çizemeyiz. İnşallah kıyamete kadar bu topraklarda olmaya devam edeceğiz.
Arkeoloji alanında çok köklü bir mirasın sahibiyiz. Yeni nesillere en güzel şekilde bırakmak son derece önemlidir. İlk olarak, Sultan Abdülmecid döneminde eski medeniyetlere ait eserler kültürel servet olarak görülmüş, muhafaza altına alınmaya başlanmıştır. Takip eden süreçte, 19. yüzyılın son çeyreğinde ise Asar-ı Atika Nizamnameleri’nin yayımlanmasıyla birlikte tarihi eserlerin korunması hususu kanuni bir zemine taşınmıştır. Sultan Abdülhamid Han’ın izni ve iradesiyle 1891 yılında açılan, Osman Hamdi Bey ile kurumsallaşmasını tamamlayan Müze-i Hümayun, yani bugünkü İstanbul Arkeoloji Müzesi, sadece Osmanlı coğrafyasının değil, Doğu’nun da ilk modern müzesi olarak kayıtlara geçmiştir.
Arkeoloji sahasındaki çalışmalarımız, Cumhuriyetin ilk yıllarında atılan kararlı adımlarla daha da gelişmiş ve ivme kazanmıştır. Bu alandaki bayrak yarışını, tüm imkanlarımızı devreye almak suretiyle şu anda biz yürütüyoruz.
"TÜRKİYE DÜNYA ARKEOLOJİSİNDE İLK SIRADA YER ALIYOR"
Tarih ve kültür mirasımızı yarınlara taşımak için gayret sarf ediyoruz. Yoğun bir emek harcıyoruz. Sizlerin alın teri neticesinde ortaya çıkarılan gizli hazinelerin hak ettiği değeri görmesi için hiçbir fedakarlıktan kaçınmıyoruz.
Arkeolojide destan yazılıyor. İnsanlık tarihine eşsiz katkılar yapılıyor. Türkiye, gerek toprak yüzeyi gerek su altı keşiflerinde dünya arkeolojisinde ilk sırada yer alıyor. Mağara kazılardan klasik dönem kentlerine uzanan her çalışmayla Anadolu'nun kadim geçmişi ortaya konuyor. Ülkemizin dört bir yanındaki kazı başkanlıklarımızın sayısını 250'nin üzerine çıkardık.
Geleceğe miras projemizin neticesini kısa sürede almaya başladık. Daha önce kazılar kısıtlı bir süre zarfında yapılıyordu, 90 günden oluşuyordu. Sağladığımız yeni imkanlarla kazı süresini 12 aya çıkardık. Hocalarımız kazı çalışmalarını çok yönlü olarak gerçekleştiriyor. Projemizin önemli bir sonucu daha oldu. Kazı çalışmaları 163 yıl önce Efes'te başlamıştı. Gece müzeciliği uygulamasıyla ziyaretçiler gece de büyüleyici yolculuğa çıkıyor. Geri plana itilen Türk-İslam arkeolojisini hayata geçirmek bize nasip oldu.
"ANADOLU YAKASI ÖNEMLİ KÜLTÜR-SANAT ALANINA SAHİP OLACAK"
Kütüphanecilik alanı başta olmak üzere başka alanlarda da rekorlar kırdık. Galata Kulesi'ni eski ihtişamlı günleriyle yeniden buluşturduk. Kız Kulesi'ni aslına sadık kalarak elden geçirdik.
Değişimin bir sonraki adresi Haydarpaşa ve Sirkeci olacak. Anadolu Yakası önemli kültür-sanat alanına sahip olacak. Hem Haydarpaşa'da hem Sirkeci'de raylı ulaşım hizmetleri sürerken, kültür, sanat ve tarih de yeniden hayat bulacak. Ülkemizden kaçırılan tarihi eserlerin Türkiye iadesi için de yoğun gayret içerisindeyiz."
MİLLETİMİZİN HAFIZASINI KORUMA SORUMLULUĞUNUN GURURU
Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy ise, “Bugün burada, yalnızca geçmişin izlerini görünür kılmakla kalmıyor; aynı zamanda bu toprakların kadim kültürel mirasını, milletimizin hafızasını, kimliğini ve ortak geleceğini koruma sorumluluğunu hep birlikte üstlenmenin haklı gururunu yaşıyoruz” dedi.
Bakan Ersoy, Anadolu’nun 12 bin yıl öncesinden Osmanlı’ya uzanan sayısız hikâyeye ev sahipliği yaptığını belirterek “Kazdığınız her katman, yalnızca bir devri ya da günlük yaşantısını değil; kimi zaman bir düşüncenin doğuşunu, kimi zaman da bir devrin dönüşümünü anlatıyor” diye konuştu.
KAZI SAYISINDA DÜNYANIN İLK SIRASINDAYIZ
Bakan Ersoy, yeni modelle kazı sürelerinin uzatıldığını, alanların genişletildiğini ve ödeneklerin artırıldığını belirtti. Ersoy, restorasyon ve koruma süreçlerinin uzun vadeli hedeflere dayalı çok katmanlı yaklaşımlarla yürütüldüğünü ifade etti. Geleceğe Miras kapsamında bugün 251 ayrı arkeolojik alanda kazı, restorasyon ve çevre düzenleme faaliyetleri yürütüldüğünü anlatan Ersoy, Türkiye’nin yıllık 800 arkeolojik kazı ile dünyada ilk sırada yer aldığını; su altı arkeolojisinde ise açık ara önde bulunduğunu söyledi.
AMACIMIZ HALKLA BULUŞTURABİLMEK
Amaçlarının eserleri yalnızca korumak değil, halkla buluşturmak olduğunu vurgulayan Bakan Ersoy, ören yerlerinin modern anlayışla düzenlendiğini ve müzecilikte yeni bir bakış açısıyla hizmet verildiğini anlattı. Ersoy, gece müzeciliği uygulamasıyla, kültürel mirasın ay ışığı ve özel aydınlatmalar eşliğinde ziyaret edilebildiğini ifade etti.
Roma Kolezyumu’nda düzenlenen Göbeklitepe sergisini de hatırlatan Ersoy, 6 milyondan fazla ziyaretçi çektiğini vurgulayarak Berlin’den Tokyo’ya, Seul'den Şarika'ya pek çok merkezde Anadolu’nun medeniyet mirasının sergilendiğini söyledi. Son yıllarda eser kaçakçılığıyla mücadelede önemli başarılar elde edildiğini belirten Bakan, 2018-2025 arasında 8 bin 976 eserin Türkiye’ye iade edildiğini, bunlar arasında Burdur Boubon Antik Kenti’nden yasa dışı yollarla çıkarılan Roma İmparatoru Marcus Aurelius heykelinin de bulunduğunu vurguladı.
SERGİDE İLK KEZ GÜN YÜZÜNE ÇIKAN ESERLER
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde açılan sergide yer alan eserlerin yüzde 80’inin ilk kez sergileneceğini ifade eden Ersoy, “Karahantepe’de bulunan 12 bin yıllık tabak, Hatay’daki 3 bin 500 yıllık kil tablet ve Antalya açıklarındaki 1.000 yıllık parfüm şişesi seti gibi dünya arkeoloji literatürüne yön verecek buluntular ziyaretçilerle buluşacak.” dedi. Bakan Ersoy, Japon arkeolog Doktor Omura’yı da saygıyla anarak konuşmasını tamamladı.
patronlardunyasi.com