Çiçek'ten 301.nci madde açıklaması

Bakanlar Kurulu toplantısından sonra gazetecilerin sorularını cevaplayan Cemil Çiçek, 301. madde ile ilgili olarak sivil toplum örgütleri tarafından ortaya çıkarılan metinlerle ilgili bir soru üzerine, ''Bazı sivil toplum örgütlerinin (301 aynen kalsın) talepleri var. Daha önce de 236 sivil toplum kuruluşunun metnin aynen kalması yönünde talebi olmuştu'' diye konuştu.

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında İstanbul'da yapılan toplantı kapsamında bir değişiklik metninin kendisine gelmediğini bildiren Çiçek, ''Metin Başbakan'a da henüz verilmemiş. Basına intikal edilen şekliyle konuyu biliyoruz. Gerekçeleriyle beraber resmen bize iletilmesi söz konusu değil'' şeklinde konuştu.

Adalet Bakanı Cemil Çiçek, 301.maddenin değiştirilmesine yönelik olarak, söz konusu maddenin hukuki zeminde değilde siyasi zeminde tartışılıyor olmasının değişikliği güçleştirdiğini söyledi. Çiçek, ''301.madde bir bütünlük içinde hukuki zeminde tartışılmalıydı. Ancak konu siyasi zemine kayınca hukuki bir tartışma yapılamadı. Bu hatalar da işi zorlaştırdı.'' dedi.

Konunun bir fikir özgürlüğü meselesi olduğunu, kendilerinin de fikir özgürlüğünden, insanların fikirlerini özgürce söyleyebilmesinden yana olduklarını dile getiren Cemil Çiçek, şunları söyledi: "Ancak buna karşı bir şeyi de gözardı etmemek lazım. Fikir özgürlüğü, hakaret özgürlüğü, aşağılama özgürlüğü değildir. Tüm mesele fikir özgürlüğü ile hakaret arasındaki ince çizgiyi iyi ayarlayabilmektir"

ÇAKICI'NIN CAN DÜNDAR'I TEHDİT ETMESİ SÖZ KONUSU DEĞİL

Çiçek, bir gazetecinin, Alaattin Çakıcı'nın cezaevinden gönderdiği bir mektupla gazeteci Can Dündar'ı tehdit ettiğini ilişkin iddiaları hatırlatması üzerine Cemil Çiçek, Çakıcı'nın cezaevinden yazılı bir metin göndermesinin sözkonusu olmadığını söyledi. Cezaevinden gönderilen tüm yazıların, cezaevi idaresinin 'görüldü' ibareli yazısından sonra dışarı gönderilebildiğini vurgulayan Bakan Çiçek, haberin duyulması üzerine cezaevi savcısı tarafından Alaattin Çakıcı'nın ifadesinin alındığını kaydetti.

Çıkıcı'nın ifadesinde, tehdit mektubunun içeriğini avukatına söylediğini, avukatının da bu notu Can Dündar'a ilettiğini ifade ettiğini belirten Bakan Çiçek, mektubun muhtevasının avukat tarafından dışarı çıkarıldığını kaydetti. Çiçek, konuyla ilgili soruşturmanın ilgili savcı tarafından yürütüldüğünü kaydetti.

Bir gazetecinin, Ogün Samast'ın Bayrampaşa Cezaevin'nde kaldığı koğuşunu görüntülerinin televizyonlara yansıdığını, bu görüntülerde koğuşun çok pis göründüğünü, ortalıkta böceklerin dolaştığını söylemesi üzerine Cemil Çiçek, "O görüntüler doğrudur ama bu geçici bir durumdur" dedi. Devletin ödenek sıkıntısı çektiği bir dönemde bakanlığının bütçesinin önemli bir bölümünün cezaevlerine aktarıldığını dile getiren Çiçek, Bayrampaşa Cezaevi'nin yakında kapatılacağını ve yıkılacağını, bu nedenle de buraya yatırım yapılmadığını söyledi. Silivri'de 1 katrilyona mal olacak bir yatırım bulunduğunu anlatan Bakan Çiçek, Bayrampaşa'da hükümlülerin kalmadığını, sadece davası devam eden tutukluların kaldığını, onların da kısa sürede başka cezaevlerine nakledildiğini bildirdi.

Hrant Dink cinayetinin azmettiricisi Yasin Hayal'in McDonalds'ın bombalanmasıyla ilgili davada 10 ayda tahliye edilmesiyle ilgili bir soruya cevap veren Cemil Çiçek, Hayal'in tahliyesine karar veren hakim heyetinin özellikle oluşturulduğuna ilişkin bilginin gerçeği yansıtmadığını söyledi. Olayın duyulmasından sonra bakanlık olarak konuyu incelediklerini dile getiren Çiçek, Adalet Bakanlığı'nın hakimlerin amiri olmadığını, hakim heyetlerinin nasıl oluştuğuna karışmadığını kaydetti.

Yapılan haberlerde Hayal'in tahliyesine karar veren heyetin özellikle teşkil edildiğine ilişkin bir izlenim bulunduğunu vurgulayan Cemil Çiçek, davaya bakan Ağır Ceza Hakimi'nin, tahliye kararı verilen duruşmada 15 günlük raporlu olduğunu, diğer üyenin de, adli tatilde çalıştığı için o dönem izinli olduğunu söyledi. Bakan Çiçek, duruşma, tutuklu bir duruşma olduğu için mecburen bir heyetin düzenlendiğini ve heyetin de tahliye kararı verdiğini bildirdi.