Yüce Divan'dan VİP'ler geçti
MESUT YILMAZ'LA GÜNEŞ TANER'İN YÜCE DİVAN'DA YARGILANMASINDA YAŞANANLAR..

Çakıcı için "Bizim elemanımız" dediği iddia edilen Cindoruk, "MİT'le tek ilişkim Filiz Akın'ın nikâh şahitliği" derken, eski MİT Müsteşarı "Dinledik ama, bizi yanıltmış olabilirlerdi" dedi.
Eski Başbakan Mesut Yılmaz ile eski Devlet Bakanı Güneş Taner'in Türkbank ihalesi sırasında usulsüzlük yaptıkları iddiasıyla yargılandıkları davanın dünkü duruşması, bir döneme damgasını vuran ünlü işadamları, siyasetçiler ve bürokrat tanıklar nedeniyle "ünlüler geçidi"ne dönüştü. İşadamları Kamuran Çörtük, Ahmet Nazif Zorlu ve Erol Aksoy, Merkez Bankası eski Başkanı Gazi Erçel, TBMM eski Başkanı Hüsamettin Cindoruk, eski Devlet Bakanı Hüsamettin Özkan ve eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun dünkü duruşmada tanık kürsüsüne çıktılar.
ATASAGUN: DİNLEDİK AMA
YANILABİLİRDİK
Eski MİT Müsteşarı Şenkal Atasagun, dönemin Başbakanı Mesut Yılmaz'ın
kendisine "organize suç örgütleriyle mücadele" talimatı verdiğini, bunun üzerine komisyon oluşturduklarını ve
çalışmaların sonucuna ilişkin de Yılmaz'a bilgi verdiklerini anlattı. Yılmaz'ın Türkbank ihalesi ile ilgili olarak Korkmaz Yiğit
hakkında da bilgi istediğini belirten Atasagun, ancak arşivlerinde bir bilgi olmadığını, bunu da sözlü olarak anlattıklarını
söyledi. Yargıtay Başsavcı Vekili Abdurrahman Yalçınkaya, Atasagun'a suç örgütü liderlerinin telefonları dinlenirken,
Türkbank ihalesiyle ilgili bir yönlendirmenin tespit edilip edilmediğini sordu. Atasagun, şu yanıtı verdi: "Bu kişiler, 10-
15 telefon taşır. Kendi aralarında yaptıkları görüşmelerde, ihaleye katılacak kişileri tehdit ettikleri konusu vardı. Hem
Çakıcı'nın hem de Sedat Peker'in ihaleye gireceklere baskı yaptığına dair bilgiler vardı. Bilgileri özet olarak Yılmaz'a
aktardık. Ancak bunlar, dinlendiğini bildikleri için, yanıltma için bu konuşmaları yapabilirler. Bunu sayın Başbakan'a
ilettim." Bunun üzerine söz alan Mesut Yılmaz, kendisine Şubat 1998'den itibaren organize suç örgütlerinin
Türkbank ihalesiyle ilgilendiklerine ilişkin bilgiler geldiğini, ancak hepsinin duyumdan ibaret olduğunu söyledi. Yılmaz,
işadamı Çörtük ile bir görüşmesinde, ihalede Çakıcı'nın rolü söylentilerini aktardığını ve "Bu işin altından Çakıcı çıkarsa,
ihale iptal edilir" dediğini, bunu Yiğit'e de söylemesini istediğini anlattı, "Amacım, son bir uyarıda bulunmaktı"
dedi.
YILMAZ: EMNİYET'TEKİ İŞGÜZARLAR GECİKTİRDİ
Yılmaz, Atasagun'la da 5 veya 6 Ağustos 1998'de yaptığı görüşmede, "Çakıcı ile Yiğit arasında
ilişki olduğunu gösteren bir belge olup olmadığını' sorduğunu, böyle bir belge olmadığı yanıtı aldığını belirtti, şöyle
devam etti: "Emniyet ve MİT'ten bu konuda net bir bilgi sahibi olamadık. Sağlar'ın kaseti açıklaması ile durumu
öğrendik ve 5 Ekim 1998'de de ihalenin iptaline karar verdik. MİT'in iyi niyeti ve görevi olmamasına rağmen çabaları,
emniyetin de işi niyetine rağmen alt kademedeki bazı işgüzarlar nedeniyle bu bilgiler bize geç ulaştı. Önce gelseydi
o zaman iptal ederdik. Biz ihaleyi Emniyet'in geciken yazısından sonra iptal ettik. Aslına bakarsanız, bu iptal kararı da
hukuken tartışmalıydı. Ancak Yiğit-Çakıcı kaseti çıkınca, bizim için kesin bir güvence oldu."
CİNDORUK: MİT'LE TEK İLİŞKİM NİKÂH ŞAHİTLİĞİ
Yiğit'in, önceki duruşmalarda Cefi Kamhi ve Hüsamettin Cindoruk ile yaptıkları bir toplantıda,
Çakıcı'nın ihaleyle ilgilendiğini, bu durumu Cindoruk'a aktardığını, Cindoruk'un da "Çakıcı bizim kadrolu elemanımızdır.
Daha geçen gün silah ve mühimmat verip göreve gönderdik. Sen onu merak etme, Çin'deki Yavuz Ataç onu
kontrol eder" diyerek güvence verdiğini anlatmıştı. Bu nedenle tanık olarak çağrılan Cindoruk, "Benim MİT'le tek
ilgim, eski Müsteşar Sönmez Köksal'ın Filiz Akın ile nikah şahitliğini yapmak" diye espri yaptı. Korkmaz Yiğit'in,
Yıl