Yılmaz neden isyan ediyor?

Yılmaz neden isyan ediyor?

MB BAŞKANI YILMAZ, NEDEN BAŞBAKAN ERDOGAN'IN AÇIKLAMALARINA İSYAN ETTİ?

Yılmaz neden isyan ediyor?
16px
24px
25.05.2006 14:29
ABONE OLgoogle

Eyüp Can'ın yazısı...

Durmuş Yılmaz neden isyan ediyor? 

Herkes aynı soruyu soruyor:

Ne oldu da son iki haftada Türkiye ekonomisi ve siyaseti altüst oldu?

Biliyorum herkesin bulunduğu yere göre değişen farklı bir cevabı var.

Baksanıza ilk günden beri hükümet, Danıştay saldırısı ile başlayan süreçte kendisine komplo kurulduğunu iddia ediyor.

Laiklik konusunda giderek hassaslaşan geniş bir kitle ise olan bitenden AK Parti hükümetini sorumlu tutuyor.

Bu arada Danıştay saldırısının arka planı çözüldükçe işler daha da karmaşık bir hal alıyor. Maşallah emekli askerinden 'Türk-İslam sentezcisi'ne, 'Susurlukçusu'ndan 'Saunacısı'na öylesine çok fail ve unsur bir arada ki her kesim kendi meşrebine göre hiç zorluk çekmeden 'özgün bir senaryo' üretebiliyor.

Fakat tüm bu hengame içerisinde asıl sorulması gereken soru haftalar geçmesine rağmen es geçiliyor: Biz nerede yanlış yaptık?

Evet, evet 'ben' ya da 'öteki' değil, BİZ yani HEPİMİZ nerede yanlış yaptık?

Bu soruya siyaseten cevap vermek belki de en kolayı fakat ben ekonomik anlamda cevap vermenin daha rasyonel olduğunu düşünüyorum.

Hatırlarsanız Danıştay saldırısından sonra hükümet biraz da kendi üzerine gelen toplumsal dalgayı kırmak adına ısrarla "Bu iş kimin işine yaradı?" sorusunu gündeme getirdi.

Siyasette en kolay göz boyama sorusudur bu.

Siyasetin karmaşık dinamiklerini 1+1=2 basitliğinde çözebileceğine inanan saflar için üretilmiş bir 'hokus-pokus' sorusu.

Dilerseniz gelin siyaseten sakilliği aşikâr olan bu komplocu soruyu, bir de ekonomik açıdan soralım.

Son iki haftada piyasaların altüst olması kimin işine yaradı?

Doların 1.32’den 1.52’ye çıkması, borsanın 43 binlerden 36 binlere düşmesi, faizin 13’lerden 15’lere çıkması kime yaradı?

Bazılarının 'İhracatçılara' dediğini duyar gibiyim.

Son iki haftadır hemen her sektörden ihracatçı ile görüştüm; hiç birinden, "Oh ne güzel, kur yükseldi!" diye bir şey duymadım. Tam tersine, "Kurun seviyesinden hep şikâyet ettik ama bu şekilde ani bir dalgalanma kısa vadede faydadan çok zarar getirir" diyorlar.

Kimi fiyat verememekten şikâyet ediyor, kimi bankalardan gelen "Kredi limitinizi artırın" uyarısından. Uzun vadede kurun bu seviyelerde kalması elbette ihracatçının işine gelir fakat anlık hareketler ve aşırı dalgalanma en çok ihracatçıyı endişeye sevk etmiş.

Peki halka açık büyük şirketlerin işine yaradı mı?

İki haftada yüzde 20’ye yakın bir değer kaybından sonra en büyükler de en küçükler de sadece "Bu işin sonu nereye varacak?" sorusunu soruyor. Dövize dayalı borçlanan reel sektör, tam bir 'korku tüneli'nde yaşıyor.

Son bir yıldır patlayan inşaat sektörü tam anlamıyla diken üstünde. Maket üzerinden ev satanlar şimdi maketleri ile baş başa kalmaktan korkuyor!

Bu işten e

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde