Türkiye'den son 4 yılın en hızlı büyümesi
Türkiye 2017 yılında, 2013'ten beri en hızlı yıllık büyümeye imza attı.

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2017 yılının son çeyreğine (Ekim-Aralık) ilişkin Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH) verilerini açıkladı.
Buna göre; Türkiye 2017 yılının son çeyreğinde yüzde 7,3; 2017 genelinde ise yüzde 7,4 büyüdü. (Beklenti yılın son çeyreğinde yüzde 7,1, yıllık bazda ise yüzde 7,3 seviyesindeydi)
Böylelikle Türkiye son dört yılın en hızlı yıllık büyüme performansını kaydetti. Gayrisafi milli hasılaya ilişkin yeni seri hesaplamaya göre 2013 yılında Türkiye ekonomisi yüzde 8,5 büyüme göstermişti. 2014'te yüzde 5,2'ye gerileyen ekonomik büyüme 2015'te yeniden yükselişle yüzde 6,1 olmuş fakat 2016'da yüzde 3,2 seviyesine kadar gerilemişti.
Türkiye İstatistik Kurumu'nun açıkladığı verilere göre 2017'nin son çeyreğinde ise Türkiye ekonomisi yüzde 7,3 büyüdü.
Öte yandan, 2017 ilk çeyreğinde büyüme yüzde 5,3'ten yüzde 5,4'e; 3. çeyrek büyüme rakamı ise yüzde 11,1'den yüzde 11,3'e revize edildi.
Türkiye, bu büyüme oranı ile OECD ülkeleri içerisinde yüzde 8,4 büyüyen İrlanda'dan sonra en hızlı büyüyen ülke oldu.
TÜİK'ten yapılan açıklama şu şekilde;
Üretim yöntemine göre dört dönem toplamıyla elde edilen yıllık GSYH, zincirlenmiş hacim endeksi olarak (2009=100), 2017 yılında bir önceki yıla göre yüzde 7,4 arttı.
Üretim yöntemine göre cari fiyatlarla GSYH, 2017 yılında bir önceki yıla göre yüzde 19 artarak 3 trilyon 104 milyar 907 milyon TL oldu.
Gayrisafi yurtiçi hasılayı oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2017 yılında zincirlenmiş hacim endeksi olarak tarım sektörünün katma değeri yüzde 4,7 arttı, sanayi sektörü yüzde 9,2 arttı, inşaat sektörü yüzde 8,9 arttı. Ticaret, ulaştırma, konaklama ve yiyecek hizmeti faaliyetlerinin toplamından oluşan hizmetler sektörünün katma değeri yüzde 10,7 arttı.
2017 yılında kişi başına GSYH cari fiyatlarla 38 bin 660 TL, ABD Doları cinsinden 10 bin 597 Dolar olarak hesaplandı.
GSYH 2017 yılı dördüncü çeyreğinde yüzde 7,3 arttı
Üretim yöntemiyle gayrisafi yurtiçi hasıla tahmini, 2017 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre; zincirlenmiş hacim endeksi olarak (2009=100) yüzde 7,3 arttı. Cari fiyatlarla GSYH ise yüzde 19 artarak 889 milyar 231 milyon TL oldu.
Gayrisafi yurtiçi hasılayı oluşturan faaliyetler incelendiğinde; 2017 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak; tarım sektörü toplam katma değeri yüzde 6, sanayi sektörü yüzde 8,8 ve inşaat sektörü yüzde 5,8 arttı. Hizmetler sektörünün katma değeri ise yüzde 9 arttı.
Takvim etkisinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, 2017 yılı dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 7,4 arttı. Mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış GSYH zincirlenmiş hacim endeksi, bir önceki çeyreğe göre yüzde 1,8 arttı.
Hanehalkı nihai tüketim harcamaları
Yerleşik hanehalklarının ve hanehalkına hizmet eden kar amacı olmayan kuruluşların (HHKOK) toplam nihai tüketim harcamaları, 2017 yılında bir önceki yıl zincirlemiş hacim endeksine göre yüzde 6,1 arttı. Hanehalkı tüketim harcamalarının GSYH içindeki payı yüzde 59,1 oldu.
2017 yılında devletin nihai tüketim harcamalarının GSYH içindeki payı yüzde 14,5 olurken, sabit sermaye oluşumunun payı yüzde 29,8 oldu. Bir önceki yıl zincirlenmiş hacim endeksine göre, devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 5, gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde 7,3 artış gösterdi.
Yerleşik hanehalklarının ve HHKOK'ların toplam nihai tüketim harcamaları, 2017 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirlenmiş hacim endeksi olarak yüzde 6,6 artarken devletin nihai tüketim harcamaları yüzde 7,4, gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde 6 arttı.
Mal ve hizmet ihracatı yüzde 12, ithalatı yüzde 10,3 arttı
2017 yılında bir önceki yıl zincirlenmiş hacim endeksine göre mal ve hizmet ihracatı yüzde 12, ithalatı yüzde 10,3 arttı. Mal ve hizmet ihracatı, 2017 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre zincirleme hacim endeksi olarak yüzde 9,3, ithalatı ise yüzde 22,7 arttı.
İşgücü ödemeleri
İşgücü ödemeleri 2017 yılında yüzde 12,9 artarken, net işletme artığı/karma gelir yüzde 26,2 arttı.
İşgücü ödemeleri 2017 yılı dördüncü çeyreğinde yüzde 15,6 arttı
İşgücü ödemeleri, 2017 yılının dördüncü çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre yüzde 15,6, net işletme artığı/karma gelir yüzde 23,1 arttı.
İşgücü ödemelerinin gayrisafi katma değer içerisindeki payı yüzde 31,5 oldu
İşgücü ödemelerinin cari fiyatlarla gayrisafi katma değer içerisindeki payı geçen yılın aynı çeyreğinde yüzde 32,8 iken bu oran 2017 yılının dördüncü çeyreğinde yüzde 31,5 oldu. Net işletme artığı/karma gelirin payı ise yüzde 51,8'den yüzde 53'e yükseldi.
DEVLETİN HARCAMALARI ARTTI
Yılın son çeyreğinde iç tüketim yüzde 6,6 büyürken, bu kategoride yıllık büyüme yüzde 6,1 olarak kaydedildi. Devletin nihai harcamaları ise son çeyrekte yüzde 7,4, yılın tamamında ise yüzde 5 büyüme gösterdi.
Sermaye oluşumunda büyüme çeyreklik olarak yüzde 6, yıllık olarak yüzde 7,3 oldu. İhracatta büyüme çeyreklik olarak yüzde 9,3, yıllık olarak ise yüzde 12 oldu. İthalat ise ekonomide çeyreklik bazda yüzde 22,7, yıllıkta ise yüzde 10,3'lük büyüyerek negatif etki yarattı.
2017 büyümesi ekonomistlerin ve siyasi iktidarın beklentilerine paralel geldi. AA'nın ekonomistlerle gerçekleştiği ankete göre 2017'de yıllık büyüme beklentisi yüzde 7,3 olmuştu. Ankette yılın son çeyreğine ilişkin ekonomik büyüme beklentisi ise yüzde 7,1 olarak kaydedilmişti. Bloomberg anketine katılan ekonomistlerin yılın son çeyreğine ilişkin ekonomik büyüme beklentisi ise yüzde 6,7 olarak belirlenmişti.
SİYASİ İKTİDARIN ÖNGÖRDÜĞÜ TABLO GERÇEKLEŞTİ
Büyüme rakamları siyasi iktidar temsilcilerinin daha önce yaptığı büyüme öngörülerinin de büyük oranda gerçekleştiğini ortaya koydu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan daha önce yaptığı açıklamalarda 2017'de yıllık büyüme oranının yüzde 7'yi aşacağını belirtmişti.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Cemil Ertem de Perşembe günü Milliyet gazetesindeki köşesinde tarihi bir başarı olarak tanımladığı 2017 yılı büyümesine ilişkin olarak, "2017 dördüncü çeyrek büyüme verisinin de oldukça iyi geleceği ve yılın tümünde yüzde 7’yi aşan bir büyümeye ulaşacağımız kesin gibi.." ifadelerini kullanmıştı.
Başbakan Binali Yıldırım ise büyüme rakamlarının açıklanmasından iki gün önce AK Parti Grup Toplantısı'nda yaptığı konuşmada, 2017'de Türkiye'nin büyüme oranının 7- 7,5 seviyesinde gerçekleşeceğini ve bu oranın Türkiye için rekor mahiyette olduğunu söylemişti.
BÜYÜMENİN KODLARI
Türkiye ekonomisi 2016 yılında ekonomide yaşanan yavaşlama sonrası hükümetin sağladığı başta Kredi Garanti Fonu olmak üzere istihdam ve vergi teşviklerinin desteğiyle 2017'de çoğunlukla iç talep öncülüğünde bir büyüme performansı gösterdi.
Darbe girişiminin etkilerini azaltmak başta olmak üzere ekonomideki olası bir yavaşlamanın önüne geçmek için geçen yıl hükümet inşaat, beyaz eşya ve mobilya sektörlerine yönelik uygulanan vergi indirimlerinin yanı sıra istihdama ve üretime ve KGF ile kredilere yönelik birçok teşvik ve destek verdi. Kredi Garanti Fonu'nun (KGF) 2017'de büyümeye tek başına 1.5-2 puana yakın destek sağlamış olduğu hesaplanıyor.
2017'de büyümenin yüzde 7,2 olarak gerçekleşeceği öngörüsünde bulunan TEB Finansal Piyasalar Strateji Müdürü Erkin Işık da büyümede KGF'nin etkisine dikkat çekti. Işık büyüme rakamları açıklanmadan önce yaptığı değerlendirmede büyümenin yarıdan fazlasının iç talepten kaynaklandığını ifade etti ve sabit sermaye yatırımları ve net ihracatın da belirgin katkısının olduğuna vurgu yaptı.
Işık, sabit sermaye yatırımlarının daha çok inşaat ağırlıklı olsa da, kapasite kullanım oranlarının çok yüksek seviyelere çıkmasıyla üçüncü çeyrekten itibaren makina-teçhizat yatırımlarında da toparlanma gözlendiğinin altını çizdi.
Yüksek büyüme oranı ve enerji fiyatlarındaki artış ile altın hariç carı açığın milli hasılaya oranının geçen yıl yüzde 4,6 ile 2015 ortasından beri en yüksek seviyesine çıktığına işaret eden Işık, "Gelişmiş ülke merkez bankalarının parasal duruşlarını sıkılaştırmaları veya daha az destekleyici hale getirmeleri ile global likidite şartlarında yaşanan kötüleşme, büyüme üzerinde aşağı yönde riskleri artırmaktadır. Ayrıca KGF desteğinin geçen yılki boyutlarda olmaması ve kredi büyüme hızındaki yavaşlama ile 2018 yılında büyüme hızının yüzde 4 civarına gerileyeceğini öngörüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.
YABANCI KURUMLARIN BEKLENTİSİ
Hükümetin büyümeyi hızlandırma yönünde attığı adımlar sonrasında uluslararası kuruluşlar da Türkiye'nin 2017 büyümesine ilişkin beklentilerini yukarı yönlü revize etmişti. Ocak ayında yayınladığı raporunda Dünya Bankası, Türkiye'nin 2017 yılına ilişkin büyüme tahminini yüzde 6,7'ye yükseltti, 2018 beklentisini ise yüzde 3,5'te sabit tuttu.
Benzer şekilde IMF'de Türkiye'ye ilişkin büyüme beklentisinde yukarı yönlü düzeltmeye gitmişti.
IMF, Arjantin’in başkenti Buenos Aires’te 19-20 Mart tarihlerinde düzenlenen "G20 Bakanlar ve Merkez Bankaları Toplantısı" öncesinde “Küresel Beklentiler ve Politika Zorlukları” başlıklı raporunu yayımladı. Raporda, Türkiye’ye yönelik 2017 büyüme tahmini de yüzde 5,1’den yüzde 6,3’e yükseltildi.