TURİNG’in 41 trilyonuna ne oldu?

Araştırdım. Turşu çeşidi zenginliğinde en birinci ülke Türkiye çıktı. Turşular çeşit çeşit: Lahana turşusu, hıyar turşusu, acur turşusu, süs biberi turşusu, kelek turşusu, avrat otu turşusu…
 
Yazmaya sayfa yetmez.
 
Yaz yaz, turşu çeşidi bitmez.
 
Yeni bir turşu çeşidimiz de oldu.
 
TURİNG’de “Kayyum Turşu” çeşidi de üretildi. Kayyumdan turşu kurmanın acayip bir zevki ve damakta iz bırakan rafine bir lezzeti olmalı…
 
Kayyum nedir?
 
Niçin atanır?
 
Hukuki anlamda, usulsüzlüğü görülen şirketler, sendikalar, derneklere devlet el koyduktan sonra atadığı yöneticiye kayyum deniyor. İşte Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu (TURİNG)’nda “Kayyum Turşusu” kurulması bu hukuki ihtiyaçla başladı. Turing, Cumhuriyetin ilk yıllarında kurulmuş. Yurt dışına motorlu araçlarıyla gidecek ya da gelecek olanlara bir çeşit “araç pasaportu verme”  imtiyazıyla desteklenmiş.
 
Triptik denilen işlemi yapıyor.
 
Karışlığında bir para alıyor.

Yani geliri kamu parası.
  
Xxx
 
 
TUNİNG’in yüksek ahlaklı, temiz geçmişli, cumhuriyetçi, idealist bir başkanı vardı. Çelik Gülersoy adlı bu başkan, kurumun kamu parası sayılan triptik (aracın gümrükten geçiş karnesi) gelirlerini, yeniden kamuya dönüştürmek için kullandı. Emirgan Parkı’ında, Yıldız Parkı’da halka açık eski köşkleri ilk halini bozmadan onardı. Topkapı Sarayı duvarlarıyla yapışık Soğuk Çeşme Sokağı konaklarını yaptı, turizme açtı. Safranbolu evlerini yeniledi.
 
Yüzlerce iyi örnek bıraktı.
 
Gülersoy, 2003’de vefat etti.
 
TURİNG’e yüklü mal varlığı kaldı: Kasalarında birikmiş 41 milyon TL, Seyrantepe’de 10.5 dönüm pırlanta değerinde bir arsa, Edirne Kapıkule’de 100 dönüm arazi üzerinde turistik tesisler, Sultanahmet’de Yeşilev, Soğukçeşme Sokak’ta konaklar, Topkapı Sarayı girişinde Sarnıç Restoran, Konuk evi, Büyükada’da Köşk, Safranbolu’da evler, Antalya’da sur içinde otel, Fenerbahçe Parkı’nda tesisler…
 
Gülersoy’dan sonra başkan değişti.
 
Turing’de yolsuzluk var denildi.
 
Devlet 2004’de el koydu.
 
6 kişilik kayyum atadı.
  
Xxx
 
 
Kayyum, yolsuzluğu araştıracak, hesapları çıkartacak, yapanı bulacak, adalete teslim edecek, “TURİNG’in mal varlığını yemeden, yedirmeden gözetecek” ve hesapları temizledikten sonra kurumu gerçek sahipleri olan 276 üyeli Turing Genel Kurulu’na teslim edip çekilecekti.
 
5 yıl geçti çekilmedi.
 
2009 yılına gelindi.
 
Kayyum turşu olma sürecine girdi. 2009 yılında Kayyum üyeleri de değişti.
 
Xxx
 
Kayyum üyeleri değişince Turing’in Başkanlığı’na Başaran Ulusoy adlı bir turizimci atandı. Oysa o sırda Genel Kurul’un Turing’e başkan seçtiği Yargıtay eski Onursal Genel Sekreterliği’ni yapmış hukukçu Uğur İbrahim Hakkıoğlu adlı bir başkanı vardı.
 
1 Turing’e 2 başkan.
 
 Ve turşulaşan kayyum.
 
Bu neden böyle oldu diye soranlara; bu işlerden anlayanlar “TURİNG’in mal varlığının kabarık ve malları ele geçirme arzularının gemlenemez olmasını” gösterdiler. Genel Kurul’un seçtiği eski hukukçu başkan, kayyumun atadığı turizmci yeni başkanı “hukuka uymuyor” diye mahkemeye verdi. Kayyum’un atadığı başkan Turing’e 200 yeni üye kaydetti ve olağanüstü genel kurul toplayarak Turing başkanlığına iktidar partisi AKP’nin Büyükşehir Belediye Meclis üyesi Bülent Katkak seçildi. Bu arada Turing’in 41 trilyonluk parasının ise iktidar partisine yakın bir işadamının, mevduat kabul yetkisi bile olmayan, bankasına kaydırıldığı haberleri dolaşmaya başladı. Bu iddianın dumanı havada uçuşurken 26 haziran günü mahkeme AKP’li Bülent Katkatı başkan seçen genel kurulu iptal etti. Geriye doğru bütün kararlar geçersiz oldu. Turing Kayyum Turşusu yeni bir döneme girdi.
 
TURİNG’in 41 trilyonu hangi bankada?
 
Mal varlığına kimler iç geçiriyor?
 
Cevapları beklerim.
 
Cevaplar turşulaşmasın!

Necati Doğru/Sözcü