Tetikçi bir yem, örgüt arkada
Üst düzey yetkili, açıkladı: Zanlıyı kasten yakalatmak istemişler. Amaçları 'Bu iş çözüldü' dedirtip asıl görünmeyen hedefi perdelemek.
Üst düzey yetkili, SABAH'a açıkladı: Zanlıyı kasten yakalatmak istemişler. Amaçları 'Bu iş çözüldü' dedirtip asıl görünmeyen hedefi perdelemek.
1- YAKALANACAĞINI BİLİYORLARDI
Zanlı cinayetten sonra beresini atmadı, silahını da üstünde taşıdı. Yani özellikle yakalanması istendi.
2- ÖZELLİKLE PARASIZ BIRAKTILAR
Zanlının yakalandığında cebinde 1 YTL vardı. İstanbul'da parasız bırakılarak hareket alanı daraltıldı.
3- TRABZON'A KASTEN GÖNDERİLDİ
Trabzon'a gitmesi de planın parçasıydı. Ona fark ettirilmeden başka yere gitmesi engellendi.
4- YASİN HAYAL SON HALKA DEĞİL
Amaç "Olay en fazla Yasin Hayal'e kadar uzanıyor ve bitiyor" izlenimi vermekti. Bu doğru değil.
5- MAKRO TERTİPÇİLERE KADAR GİDER
Bütün bunları değerlendiren yetkililer, arkadaki makro tertipçiler için ayrı soruşturma geleceğini söyledi.
'10 dakikalık tatbikat'
Hrant Dink'in katil zanlısı Ogün Samast'a Agos gazetesi önünde 10 dakikalık tatbikat yaptırıldı. Dink'in avukatı Erdal Doğan bunu yetersiz buldu ve geniş kapsamlı bir tatbikat istedi.
Tetikçi bir yem, örgüt arkada
Üst düzey bir yetkili, "Yakalanmak istemiş. Asıl hedefe ulaşmamızı engellemek ve bir dava açılmasını sağlayarak 'Olay çözüldü' sonucuna varmamız istenmiş olabilir" dedi.
Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink'in öldürülmesiyle ilgili soruşturmada, "Ogün Samast'ın özellikle yakalatılmak istendiği" kuşkusu hâkim oldu. Samast'ın beresini bile atmamasından, doğrudan Trabzon'a gönderilmek istenmesine kadar pek çok detay, soruşturma makamlarında, "Bizim asıl hedefe ulaşmamızı engellemek ve görünen ilişkiler üzerine bir dava açılmasını sağlayarak 'olay çözüldü' sonucuna varmamız istenmiş olabilir" kuşkusuna neden oldu.
Dink soruşturmasını yürüten bütün makamların temsilcileri önceki gün geniş kapsamlı bir toplantı yaptı. Toplantıda, gözaltında bulunan sanıkların sorgusuna hemen geçilmesinin doğru olmayacağı, tüm deliller toplandıktan sonra sorguya geçilmesinin olayın aydınlatılmasına daha fazla hizmet edeceği konuşuldu. Bu nedenle soruşturmayı yürüten İstanbul Geniş Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi Başsavcı Vekilliği öncelikle Ogün Samast'a yer gösterme yaptırmakla yetindi.
DERİN KUŞKU
Ogün Samast yakalandığında, cinayette kullandığı silahını ve emniyetin dağıttığı fotoğraflarda en dikkat çekici yönünü oluşturan beyaz beresini otobüsün içinde tutuyordu. Güvenlik birimlerinin yaptığı toplantıda, güvenlik yetkilileri ve savcılar, Ogün Samast'ın yakalanmasını engelleyecek hiçbir tedbir almamasının nedeni üzerinde dururken, ilk olarak, silahını ve beyaz beresini bile atmamış olmasını değerlendirdiler.
İstanbul'a geldiğinde terminalde gecelediği bilinen Samast, Samsun'da yakalandığında da üzerinden sadece 1 YTL para çıkmıştı. Yani sadece İstanbul'a gidiş-geliş parası bulunuyordu. Böyle bir cinayet için Trabzon'dan İstanbul'a gelen bir kişinin üzerinde, sadece geri dönebileceği kadar olmasını dikkat çekici bulan soruşturma makamları bu durumu, "yönlendiren kişilerin Samast'ı İstanbul'da özellikle sınırlı parayla tuttukları ve böylelikle hareket alanını daraltmak istedikleri" şeklinde değerlendirdi.
Yapılan bu değerlendirme sonucunda, "Bizim yakalamamızı istediği anlaşılıyor" sonucuna varıldı. Bunun nedeni sorgulanırken de "gerçek hedefe ulaşılmasının engellenmesinin amaçlandığı" kuşkusu dile getirildi. SABAH'ın sorularını yanıtlayan üst düzey bir yetkili, "Ogün Samast'ın yakalanmamak için neden gayret göstermediği" sorusunun soruşturmanın en kilit sorusunu oluşturduğunu kaydetti ve 'sorgu masasındaki kuşku'yu şöyle açtı:
"Yakalanmak istediği açık. Sadece kendisinin teşhis edilmesini sağlayan bere ve olayda kullandığı silahı yanında taşıması değil, sonrasında yaptığı telefon görüşmeleri, olaydan hemen sonra Trabzon'a dönme girişimi bizim asıl hedefe ulaşmamızı engellemek ve görünen ilişkiler üzerine bir dava açılmasını sağlayarak 'olay çözüldü' sonucuna varmamız istenmiş olabilir. Böylelikle sonucu uluslararası düzeyde de merak edilen olayın bütün yönlerinin soruşturularak yargıya intikal ettirildiği izlenimi verilmek istenmiş olabilir. Bu şüpheyi ciddiyetle değerlendiriyoruz."
HAYAL SON HALKA DEĞİL
Soruşturma makamlarındaki bu kuşkuya göre, olayın en fazla Yasin Hayal'e kadar uzandığı ve orada kesildiği izleniminin oluşması sağlanacaktı. Böylelikle, Ogün Samast ve Yasin Hayal ile aradaki diğer zanlılar hakkında dava açılmasıyla olayın aydınlandığı izleniminin verilmesinin sağlanmak istenmiş olabileceği kaydedildi.
Samast'ın yakalanmaması halinde olayın, ilk başta faili meçhul kalsa bile uluslararası baskının da sonucuyla mutlaka aydınlatılacağı ve bu aşamada soruşturmanın Yasin Hayal'in de ötesine geçen ilişkileri ortaya çıkarabileceğinin hesaplanmış olabileceği ihtimali üzerinde duruluyor. Soruşturma makamları şu ana kadar olayda 'terör örgütü' bağlantısı bulunmadığını, ilk bulguların 'suç örgütü'nü işaret ettiğini belirttiler.
Yasin Hayal itiraf etti: Silahı da ben verdim
Cinayetin azmettiricisi olduğu ileri sürülen Yasin Hayal'in ifadesinde 'Silahı da emri de ben verdim" dediği ileri sürüldü. Hayal'in, cinayet planını 4 ay önce yaptığını ifadesinde anlattığı da iddia edildi. Gözaltındaki Ahmet İskender'in de Yasin Hayal'in, Ogün Samast'a verdiği 170 YTL'yi kendisinden aldığını söylediği belirtildi. Hayal'in "Öyle bir iş yapacağım ki Türkiye ayağa kalkacak" dediği de kaydedildi.
Biletini kendisi aldı
Polisin tekrar incelediği görüntülerde, Esenler Otogarı'nda Samast'ın biletini bir kadın değil kendi alıyor. Samast biletini alıp yanındaki birlikte oturduğu yolcuya saati soruyor.
Cinayetteki tanık skandalı
Hrant Dink cinayetinin görgü tanığı Tunç Erden Yakar cinayetten kısa bir süre sonra bir TV kanalına daha zanlının fotoğrafları bile yokken eşgalini anlattığını ve katil zanlısı ile olay anında yüz yüze geldiğini belirterek 'Bütün bunları söylememe rağmen şimdiye kadar hiç kimse ifademe başvurmadı' dedi. Yakar cinayetin işlendiği anda Agos gazetesinin köşesinde gözaltındaki Yasin Hayal'e benzeyen ikinci bir kişi beklediğini ve katil zanlısı Ogün Samast'ın bu kişiyle merdivenlerin başında buluşarak birlikte aynı yöne kaçtığını söyledi.
Ersan Atar/Sabah