Teksilde koltuk kavgası!/FotoGaleri

İstanbul Ticaret Odası'nda (İTO) düzenlenen Tekstil Şûrası'nda sert tartışmalar yaşandı. Türkiye Tekstil Sanayii İşverenleri Sendikası (TÜTSİS) Başkanı Halit Narin, tekstil sektörünün, "Ekmeğini çalışanın, çalıştıranın elinden alan, ticaretle geçinip yatırım yapmayan, başka ülkelere yatırım teşvik edenlerden" korunması gerektiğini söyledi.

Narin'in bu sözleri, bir süre önce Türk işadamlarını Mısır'a yatırıma davet eden Türkiye İhracatçılar Merkezi (TİM) Başkanı Oğuz Satıcı'ya eleştiri olarak anlaşıldı. Toplantıda dahilde işleme rejimi tartışılırken 'kaçakçılık' eleştirileri yapıldı.

Sanayicinin Ankara'ya gidip siyasetçilerle gece gündüz beraber olma şansı bulunmadığını ifade eden Narin, "Bunun ticaretini yapanlar, bizim emeğimizin kaymağını yiyenlerdir. Siyasetçilerle seyahat eden, gece gündüz beraber olan, onlardan menfaatler eden bir gruptur" dedi.

Sanayinin ithalat kapılarını sonuna kadar açtıran dahilde işleme rejiminin sorunlarıyla uğraştığını kaydeden Narin, "Türk sermayesini Mısır'a götürmek için hükümet politikası değişikliği oldu. Oraya niçin gidildi haberimiz yok. Bir yanlışlığın hesabını kamuoyunda tartışmak istiyoruz" diye konuştu.

Tüzmen'e de çattı
Narin şöyle devam etti:
"Markası olmazsa tekstil sektörü biter yaklaşımı var. Bu, sektörün kötü olduğu imajını yaratarak bundan istifade edenlerin bulduğu bir yoldur. Bizim sayın bakanımız (Kürşad Tüzmen) arkadaşlarıyla Turquality buldu.

Turquality'yi 7 milyar insana nasıl anlatacaksınız. İşçilik pahalı olduğu için çalışma bakanına 'işçi ithal etmek istiyorum' diye şaka yaptım, tüyleri diken diken oldu. Bu memleketin işsizine iş bulmak varken işçiliği ucuz olan yere kapitali götürmek adalet midir? Bizim bu yerli Çinlilerle mücadele etmemizin mantığını hepimizin geliştirmesi lazım."

 'Sanayici değil tüccar'
Narin, konuşmasında İstanbul Hazır Giyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Süleyman Orakçıoğlu için de, "Sanayici olamadığı için koltuğa oturma hevesi var. En büyük koltuk tabii benim başkanı olduğum koltuk. Orayı hayal ediyor. Asla bir sanayici koltuğuna oturamayacak kadar sanayici mantığı olmayan bir arkadaşımızdır. Müteşebbistir, yakışıklıdır, iyidir, ama sanayici olamaz" dedi. 

Narin, Ankara'ya giderek hükümetten sestek isteyen tekstilcileri eleştirdi. Narin, "Karadenizde bir adam boğuluyormuş. Karaya çıkarmışlar. Adama karadenizli suni teneffüs yapayım derken yaşayacak adamı öldürmüş. Şimdi bizim sektöre de yardım edelim derken öldürecekler. Anklara'dan medet ummayı bırakın. Hükümetler gelir geçer ama busektör her zaman ayakta kalır" dedi.

Halit Ağabey duayenimiz
İHKİB Başkanı Süleyman Orakçıoğlu da konuşmasında, "Halit ağabey ile polemik yapmak istemiyorum. Koltuğu bırakma sözü devam ediyorsa ona göre, etmiyorsa ona göre konuşmak istiyorum. Duayenimiz olan Halit Ağabey'ime koltuğu verse de, vermese de teşekkür ediyorum" dedi.

Orakçıoğlu, dahilde işleme rejimi ile şu anda yapılan ithalatın elektronik ortamda geliştiğini ifade ederek, "Polemiğe girmek istemiyoruz. Olayın gerçek işleyişi konusunda Halit Ağabey'ime bilgi vermeye hazırız" diye konuştu.

Orakçıoğlu, "Serbest piyasa farklı, iç piyasa farklı. Sen taş atarak başladın, ben cevap verme hakkımı kullandım" dedi. Gazetecilerin TÜTSİS Başkanlığı'na niyeti olup olmadığı sorusu üzerine Orakçıoğlu, "Halit ağabey üye yapsa zaten... TÜTSİS'e üye olmamız lazım. Bu işin şakası" şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından verilen arada, Narin ve Orakçıoğlu birbirlerine sarıldı. Narin, "Arkadaşlık başka, meslek kavgası başkadır" dedi.

Toplantı sonrası Orakçıoğlu, Narin'e tekrar koltuğu bırakıp bırakmayacağını sordu. Narin, "Ben bırak koltuğu sandalyeyi bile vermem" dedi.

Narin, Orakçıoğlu'na bir yumruk salladı! Ama şaka tabii ki. 

Süleyman Bey, "Halit Abi sen benim büyüğümsün" diyerek Narin'in elini öptü, gönlünü aldı. Ama Narin "Yine de koltuğu eve götürürüm size bırakmam" dedi.

Toplantı sonunda Orakçıoğlu ile Narin sarmaş dolaş ayrıldı