Şeytanın aklına bile gelmez
Halk arasında, zaman zaman kullanılan "Bu şeytanın bile aklına gelmez" diye bir söz var. Kimsenin aklına hayaline gelmeyecek olaylarda, bu deyim sık sık kullanılıyor. İşte öyle bir olay..

Halk arasında, zaman zaman kullanılan "Bu şeytanın bile aklına gelmez" diye bir söz var. Kimsenin aklına hayaline gelmeyecek olaylarda, bu deyim sık sık kullanılıyor.
Yazı konumuz da bunu söyletecek bir olayla ilgili...
İLGİNÇ BİR PİŞMANLIK
Adamın birisi, tanıdığı işadamına zarar vermek için, ilginç bir senaryo düşünür.
Önce, o işadamının işyerinde asılı vergi levhasından, kazanç bildirimi, ödediği vergiler, vergi dairesi ve hesap numarası gibi bilgileri alır.
Ardından, o vergi dairesine şöyle bir dilekçe yazar:
"Dairenize vermiş olduğum 2003 yılı beyannamemde, 850 milyar lira alacak faizini, vergiye tabi olmadığını zannederek beyan etmeyi unutmuş bulunuyorum. Vergi Usul Kanunu’nun 371. maddesine göre, bu gelirimi ekte pişmanlıkla beyan ediyorum. Gerekli işlemlerin yapılmasını arz ederim. Saygılarımla."
Vergi dairesi de dilekçe ekindeki bu beyanname üzerinden, hesapladığı vergiyi ve pişmanlık zammını tahakkuk ettirir.
İŞLER KARIŞIYOR
Aradan zaman geçer. Vergi ve pişmanlık zammı ödenmez. Bunun üzerine vergi dairesi, mükellefe ödenmeyen borcu nedeniyle, "ödeme emri" gönderir.
Mükellef, "Böyle bir vergi borcum yoktur. 2004 yılı gelir vergisi borcumu ödedim" diye vergi mahkemesine dava açar. Ekinde, daha önce ödediği makbuzların fotokopisini ekler.
Vergi dairesi de, yıllık beyanname ile bildirilen değil, pişmanlıkla verilen beyannamedeki verginin ödenmediğini iddia eder.
Bunun üzerine mükellef "Ben pişmanlıkla beyanname vermedim" diye savunma yapar ama ortada verilen bir beyanname vardır. İşler iyice karışır.
Vergi dairesinin, beyanname verildiğine dair ısrarı üzerine, mükellef; vergi beyannamesindeki imzanın kendisine ait olmadığını, üstelik beyannamenin SMMM (Serbest Muhasebeci Mali Müşavir) tarafından da imzalanmadığını belirtir.
Bunun üzerine, vergi mahkemesi olayı bilirkişiye havale eder. Bilirkişi tayin edilen kriminal polisin yaptığı imza karşılaştırması sonucu, imzanın mükellefe ait omadığı anlaşılır.
Vergi mahkemesi de vergiyi ve cezayı iptal eder. Mükellef de rahat bir nefes alır.
Ne dersiniz, şeytanın aklına gelmeyecek bir tuzak değil mi?
Şükrü Kızılot/Hürriyet