Sanko fabrikalarını taşıyor
ABDÜLKADİR KONUKOĞLU, GAZİANTEP'TEKİ FABRİKALARINI YURTDIŞINA TAŞIYOR.

Abdulkadir Konukoğlu, şurada Başbakan Erdoğan'a "Bir dakikada size sorunları anlatamam" deyince geniş toplantı kararı alındı. Konukoğlu, ne söyleyecek de Başbakan'ı tekstil sektörüne özel yeni bir teşviğe ikna edecek? Öğrendiğimize göre Konukoğlu, Gaziantep'deki tekstil fabrikalarını Özbekistan'a taşıma kararı almış. Nedeni basit. Özbekistan, Konukoğlu'na 10 yıl vergi muafiyeti, bedava arsa ve ucuz işgücü vaadinde bulunmuş. Konukoğlu'nun dışında hazır giyimcileri temsilen bu toplantıda yer alacak Süleyman Orakçıoğlu da fabrikalarını söküp yurt dışına taşımaya hazırlanan ya da daha önce taşımış 54 firmanın listesini Başbakan'a verecek.
Her iki ismin de ortak talebi net; tekstil yatırımlarını özel koruma altına alacak bir teşvik mekanizması. Net olmayan ise Başbakan'ın bu resti görüp görmeyeceği... Malum Hyundai'nin restine restle yanıt verildi. Bu sefer iş daha kritik. Çünkü buradan çıkacak sonuç ya fabrika göçünü hızlandıracak ya da tamamen duracak.
TOBB HÜKÜMETE 3 AY SÜRE
VERDİ
İşadamlarıyla Başbakan Tayyip Erdoğan ve ekonomi bakanlarını bir araya getiren 3.
Bölgesel ve Sektörel Ekonomi Şurası, sorunların iletim biçimi ve içeriği açısından oldukça sönük geçti.
Akıllarda
kalan tek mesaj; yol, baraj, okul ve hastane isteyen işadamlarına Başbakan Erdoğan'ın, "Valilerin, belediye
başkanlarının söyleyeceği sorunları siz söylediniz. Sizden daha başka sorunları dile getirmenizi beklerdim" eleştirisi
oldu.
Hemen her platformda, ikili sohbetlerde 'yandık-bittik' feryatlarını duyduğumuz işadamları, Başbakan ve bakanları bir arada yakalamışken, çözüm merciine ulaşmışken nasıl oldu da sorunlarını bütün açıklığıyla dile getirmediler? Gerçek duygularını rapordaki kuru cümlelerle neden feda ettiler?
Aradan bir hafta geçti. Bu büyük toplantının perde arkasındaki gerçekler gün yüzüne çıkmaya başladı. Meğerse toplantıda işadamlarının gerçek seslerinin çıkmama nedeni, bir gün önce yapılan gizli toplantıymış. TOBB yönetimi, Başbakan'a hitaben konuşacak bölge ve sektör temsilcileriyle son dönemde sesleri yüksek çıkmaya başlayan 80-90 işadamı toplantıdan bir gün önceki akşam, Ankara'daki Yeşil Vadi restorantta bir araya toplamış. Burada sözcülere, "Sadece raporda yazılan cümleleri okuyun. Raporun dışına çıkmayın. Sıkıntılarınızı biliyoruz. Ancak bizim amacımız bağcıyı dövmek değil, üzüm yemek. Biz sorunlarımızı hükümete iletelim. Eğer 3 ay içerisinde hiçbir adım atılmazsa mayıs ayındaki genel kurulumuzda sesimizi yükseltiriz" mesajı verilmiş.
Cümleler birebir böyle mi? Kuşkusuz değil. Ancak mesaj çok açık; mayıs sonuna kadar hükümetten yatırım indirimi, istihdam üzerindeki yükler, vergi yükü ve sektörel teşvik gibi temel bazı sorunlarda somut adım gelmezse, TOBB genel kurulu tam bir feryat, belki de isyan toplantısına dönüşecek. Bu feryadı TOBB yönetimi nasıl dile getirir bilemeyiz. Ancak TOBB üyelerinin o gün geldiğinde yapacakları protesto eylemi bile şimdiden dile getirilmeye başlanmış: Başbakan konuşmak için kürsüye geldiğinde işadamları tek tek salonu terk edecek. Daha sert bir tepki ise şimdilik gündemlerinde yok.
Bir işadamına, "Hükümet sizin bu 3 aylık süreden haberdar mı?" diye sordum, "Toplantıda bu mesajı vermedik. Ancak herhalde artık haberi olur" yanıtını aldım. Eh! Ne diyelim; elçiye zeval olmaz.
Erdoğan Süzer/Bugün