Dolar
38,0002
3,56%
Euro
41,4283
3,14%
Sterlin
49,2782
3,18%
Bitcoin
3.179.736
5,56%
BİST-100
9.919,94
-8,17%
Gram Altın
3.710,51
3,67%
Gümüş
33,77
-0,75%
Faiz
42,8
7,30%

Sanayi büyüme hedefinin tutması zor

İkinci çeyrekte, büyümenin ana göstergesi olan sanayi üretimi ve toplam talebin artış hızındaki yavaşlama nedeniyle ikinci çeyrekteki büyüme hızında da düşüş bekleniyor. Tuğban Aksoy'un piyasa yorumu....

07.09.2005 17:58
Haberi paylaşın
Sanayi büyüme hedefinin tutması zor
16px
32px

İkinci çeyrekte, büyümenin ana göstergesi olan sanayi üretimi ve toplam talebin artış hızındaki yavaşlama nedeniyle ikinci çeyrekteki büyüme hızında da düşüş beklenirken, piyasa uzmanları ayrıca yıl sonu tahminlerinin de hedefin altına inebileceğini öngörüyorlar.
Piyasa beklentileri bu yılın ikinci çeyreğinde gayrı safi yurtiçi hasıla (GSYİH) ve gayrı safi milli hasıla (GSMH) artış tahminlerinin ortalaması % 3.7 olurken, yılsonu için yapılan tahminlerin ortalaması da aynı sıra ile % 4.7 ve % 5.0 olarak gerçekleşti.

İkinci çeyrek verilerinin Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) tarafından 12 Eylül'de açıklanması bekleniyor. Hükümet 2005 hedefini % 5 olarak belirlemişti.

Piyasa uzmanları, milli gelirle yakın korelasyonu olan çeyrek bazındaki sanayi üretimindeki yavaşlamanın yanı sıra ihracat performansındaki kayıpların da olumsuz etkisiyle yıl sonu tahminlerinin aşağı çekilebileceğini söylüyorlar. DİE verilerine göre ihracatın artış hızı, Şubat ayında gördüğü en yüksek seviye olan % 54.2'den kademeli olarak geriledi. Geçen yılın aynı ayına göre artış hızları sırasıyla Mart'ta % 26.3, Nisan'da % 20.8, Mayıs'ta % 13.9 ve Haziran'da % 11.9 olmuştu.

Avrupa Birliği'nin (AB), Türkiye'nin Güney Kıbrıs'ı tanımama yönündeki beyanına cevaben yapacağı karşı deklarasyonda, Türkiye'den 2006 sonuna kadar  limanlarını Rum kesimine açmasını isteyeceği öne sürüldü.
AB ile 3 Ekim'de katılım müzakerelerine başlaması öngörülen Türkiye, müzakereler için gerekli  şartları yerine getirdi ancak Kıbrıs'ta çözüm olana kadar Birlik üyesi Güney Kıbrıs Rum Yönetimini  tanımama politikasını sürdürmesi bazı AB üyelerinin tepkisine yol açıyor.

Medyada yer alan haberlere göre, AB dönem başkanı İngiltere  tarafından hazırlanan ve AB daimi temsilciler komitesinin (COREPER) bugün yapacağı toplantıda ele alınacak olan karşı deklarasyonda Rum kesimi ile ilişkilerin hukuki olarak normalleştirilmesi de talep  edilecek.
Türkiye öncelikle gümrük birliği ek protokolüne attığı imzanın Rum yönetimini tanıma anlamına gelmediği yönünde bir deklarasyon yaptı ve daha sonra da limanların Kıbrıs Rum uçak ve gemilerine  açılmasının adaylığın değil, üyeliğin getirdiği bir sorumluluk olduğunu belirterek, bu yöndeki talepleri  net bir şekilde reddetti.

AB, limanların ve havalimanlarının Rum kesiminin kullanımına açılması konusunu kendi kırmızı  çizgilerinden biri olarak görüyor.

Rum yönetimi, karşı deklarasyondan tatmin olmaması halinde AB Komisyonunca hazırlanan  Türkiye için hazırlanan müzakere çerçeve belgesiyle ilgili görüşmeleri engelleyebileceğini açıklamıştı.
Basında yer alan haberlere piyasanın tepkisinin sınırlı olduğunu söyleyebiliriz. Bugünkü AB daimi temsilciler meclisindeki toplantıda özellikle Kıbrıs’la ilgili Türkiye tarafında sıkıntı yaratabilecek maddelere atıfta bulunulması, bunun ötesinde bağlayıcı kararlar alınması durumunda piyasalardaki olumlu havanın bozulması beklenebilir. Bahsettiğimiz konulara ilişkin AB nezdinde girişimlerin ve eğilimin belli olmasını takiben Türk tarafında buna verilen tepkinin net olarak ortaya konulmasının yanında, AB tarafında toplantıyla birlikte bağlayıcı kararlar tarzı ısrarlı yaklaşımın sürüp sürmeyeceğine ve Türk yetkililerinin gelişmelere vereceği tepkilere göre piyasalar yön bulacaktır diye düşünüyoruz. Mevcut seviyelere bakıldığında herhangi bir olumsuzluğun fiyatlara yansıtılmadığını söylemek mümkün.
Öte yandan Merkez Bankası’nın yarın yapacağı toplantının ardından faiz indirimi yapacağına yönelik beklentiler azınlıkta. AB ile ilgili yaşanabilecek olumsuzlukları fiyatlamayan piyasalarda mevcut olumlu hava ve azınlıkta da olsa faiz indirimi beklentisine paralel bono piyasasında kısmen de olsa alım eğilimi var. Dışarıda petrol fiyatlarındaki kısmi gevşemenin devamının yanında ABD tahvillerindeki son dönemdeki göreli yatay hareket gelişmekte olan ülke piyasalarına bakışın olumlu devam etmesini sağlıyor. Gerçekleşmesi durumunda sürpriz olarak algılanmasını beklediğimiz olası faiz indirimi gelmeden kritik AB sürecinde b

benzer haberler
Tekfen Holding’de Gökyiğit Ailesi’ne ait yüzde 19.86’lık payın ARY Holding’e devrine, yüzde 15.50’lik paya sahip Can Kültür’den itiraz geldi
Tekfen Holding’de Gökyiğit Ailesi’ne ait yüzde 19.86’lık payın ARY Holding’e devrine, yüzde 15.50’lik paya sahip Can Kültür’den itiraz geldi