Kuş gribi tavukçuların 3 ayını götürdü
Kuş gribi nedeniyle zor günler geçiren tavukçuluk sektörünün en kısa zamanda en önemli ihraç kalemi haline geleceğini belirten Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, hastalık nedeniyle sektörün üç ay kaybettiğini söyledi.
20.10.2005 17:11 •
16px
32px
Kuş gribi nedeniyle zor günler geçiren tavukçuluk sektörünün en kısa zamanda en önemli ihraç kalemi haline geleceğini belirten Devlet Bakanı Kürşad Tüzmen, 'Bunu artık kötü bir olay olarak değil, geride bıraktığımız ama önümüzdeki döneme çok daha sağlıklı bir başlangıç yapabileceğimiz bir dönüm noktası olarak görelim' dedi.
DEİK Türk-Rus İş Konseyi 11. Ortak Toplantısı'na katılan Tüzmen, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Tüzmen, kuş gribi nedeniyle tavukçuluk sektörünün zor günler yaşadığının hatırlatılması üzerine, hem Avrupa hem de Rusya'dan yetkilileri beyaz et üreticilerinin tesislerine davet ettiklerini söyledi.
Avrupa'dan son gelen heyetin hijyen koşullarını çok iyi bulduğunu belirten Tüzmen, 'Önümüzdeki dönem bunu çok iyi ihraç ürünü haline getirebileceğimizi şimdiden söyleyebilirim' diye konuştu.
Romanya ve Yunanistan'da kuş gribiyle ilgili sıkıntıların devam ettiğini, Türkiye'de ise sorunun atlatıldığını ifade eden Tüzmen, Türk üreticilerin AB standartlarının üzerinde hijyen koşullarıyla yaptıkları üretimin kendisini kanıtlayacağını ve tavukçuluğun tekrar önemli bir ihraç kalemi olacağını kaydetti.
Üreticilerin vergi indirimi ve banka kredilerinin ertelenmesine yönelik isteklerinin hatırlatılması üzerine, bu konuda çeşitli çalışmalar bulunduğunu bildiren Tüzmen, şöyle devam etti:
'Şu anda sektörün tekrar ihracat düzenini alabilmesi, rahatlıkla ihracatçı firma bazında çalışmaların yapılması amacıyla dış ticaret müsteşarlığımızca çalışmalarımız sürdürülüyor. Kaynak aktarımı ve vergiden muafiyetle ilgili konular diğer bakanlıklar tarafından yapılır. Genelde o çerçevemiz, çok zor kullandığımız bir çerçeve ve kolaylıkla yapabileceğimiz bir çerçeve değil.' Kuş gribinin abartıldığını, iç tüketim stoğunun arttığını dile getiren Tüzmen, bilimsel kanıtlarla ve bilgilerle hareket etmek gerektiğinin altını çizdi.
Kulaktan dolma bilgilerle halkın yanlış yönlendirilebileceğini ve bundan herkesin zarar görebileceğini vurgulayan Tüzmen, 'AB'ye 40-50 bin dolar civarında ihracatımız var. Çok önemli bir altyapı hazırlamıştık. Bunu artık kötü bir olay olarak değil geride bıraktığımız ama önümüzdeki döneme çok daha sağlıklı bir başlangıç yapabileceğimiz bir dönüm noktası olarak görelim' dedi.
ÜÇ AYLIK KAYIP
Tüzmen, kuş gribinin Türkiye'ye maliyetine ilişkin soruya, kendisinin alternatif bir maliyet söyleyebileceğini kaydederek, 'Bu da bizim yapmak istediğimiz ihracatın yapılamaması maliyetidir. O da çok fazla değil. Çünkü daha yeni altyapısını hazırlıyorduk. İleriye dönük üç aylık kaybımız söz konusu' yanıtını verdi.
Rusya ile yaş sebze meyve ihracatında yaşanan sorunla ilgili bir soru üzerine de Tüzmen, bu konuda geçici çözümler ürettiklerini belirtti. Geçici çözümün, Rusya ile dostluk ilişkileri çerçevesinde sorunların aşılması için kullanılmasının doğru olduğunu vurgulayan Tüzmen, 'Ancak bu, kurumsallık arz etmez. Kurumsallık arz etmesi için yaş sebze ve meyve üreticilerimizin bütün ürünlerinin Rusya pazarında herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmadan ihracatının sağlanması gerekiyor' diye konuştu.
Tüzmen, Türkiye'deki ürünlerin henüz tarladayken Rus yetkililerce görülebilmesini sağlayacak bir mekanizma kurmaya çalıştıklarını da vurgulayarak, sözlerini, 'Bu çalışmaları yapmadığımızda keyfi kararlarla ihracatımız durdurulabilir. Rusya'nın devamlı alıcı olmasını temin etmek zorundayız' diye tamamladı.
DEİK Türk-Rus İş Konseyi 11. Ortak Toplantısı'na katılan Tüzmen, burada gazetecilerin sorularını yanıtladı.
Tüzmen, kuş gribi nedeniyle tavukçuluk sektörünün zor günler yaşadığının hatırlatılması üzerine, hem Avrupa hem de Rusya'dan yetkilileri beyaz et üreticilerinin tesislerine davet ettiklerini söyledi.
Avrupa'dan son gelen heyetin hijyen koşullarını çok iyi bulduğunu belirten Tüzmen, 'Önümüzdeki dönem bunu çok iyi ihraç ürünü haline getirebileceğimizi şimdiden söyleyebilirim' diye konuştu.
Romanya ve Yunanistan'da kuş gribiyle ilgili sıkıntıların devam ettiğini, Türkiye'de ise sorunun atlatıldığını ifade eden Tüzmen, Türk üreticilerin AB standartlarının üzerinde hijyen koşullarıyla yaptıkları üretimin kendisini kanıtlayacağını ve tavukçuluğun tekrar önemli bir ihraç kalemi olacağını kaydetti.
Üreticilerin vergi indirimi ve banka kredilerinin ertelenmesine yönelik isteklerinin hatırlatılması üzerine, bu konuda çeşitli çalışmalar bulunduğunu bildiren Tüzmen, şöyle devam etti:
'Şu anda sektörün tekrar ihracat düzenini alabilmesi, rahatlıkla ihracatçı firma bazında çalışmaların yapılması amacıyla dış ticaret müsteşarlığımızca çalışmalarımız sürdürülüyor. Kaynak aktarımı ve vergiden muafiyetle ilgili konular diğer bakanlıklar tarafından yapılır. Genelde o çerçevemiz, çok zor kullandığımız bir çerçeve ve kolaylıkla yapabileceğimiz bir çerçeve değil.' Kuş gribinin abartıldığını, iç tüketim stoğunun arttığını dile getiren Tüzmen, bilimsel kanıtlarla ve bilgilerle hareket etmek gerektiğinin altını çizdi.
Kulaktan dolma bilgilerle halkın yanlış yönlendirilebileceğini ve bundan herkesin zarar görebileceğini vurgulayan Tüzmen, 'AB'ye 40-50 bin dolar civarında ihracatımız var. Çok önemli bir altyapı hazırlamıştık. Bunu artık kötü bir olay olarak değil geride bıraktığımız ama önümüzdeki döneme çok daha sağlıklı bir başlangıç yapabileceğimiz bir dönüm noktası olarak görelim' dedi.
ÜÇ AYLIK KAYIP
Tüzmen, kuş gribinin Türkiye'ye maliyetine ilişkin soruya, kendisinin alternatif bir maliyet söyleyebileceğini kaydederek, 'Bu da bizim yapmak istediğimiz ihracatın yapılamaması maliyetidir. O da çok fazla değil. Çünkü daha yeni altyapısını hazırlıyorduk. İleriye dönük üç aylık kaybımız söz konusu' yanıtını verdi.
Rusya ile yaş sebze meyve ihracatında yaşanan sorunla ilgili bir soru üzerine de Tüzmen, bu konuda geçici çözümler ürettiklerini belirtti. Geçici çözümün, Rusya ile dostluk ilişkileri çerçevesinde sorunların aşılması için kullanılmasının doğru olduğunu vurgulayan Tüzmen, 'Ancak bu, kurumsallık arz etmez. Kurumsallık arz etmesi için yaş sebze ve meyve üreticilerimizin bütün ürünlerinin Rusya pazarında herhangi bir sıkıntıyla karşılaşmadan ihracatının sağlanması gerekiyor' diye konuştu.
Tüzmen, Türkiye'deki ürünlerin henüz tarladayken Rus yetkililerce görülebilmesini sağlayacak bir mekanizma kurmaya çalıştıklarını da vurgulayarak, sözlerini, 'Bu çalışmaları yapmadığımızda keyfi kararlarla ihracatımız durdurulabilir. Rusya'nın devamlı alıcı olmasını temin etmek zorundayız' diye tamamladı.
