Kıran kırana TÜRKİYE tartışması

Avrupa Parlamentosu'nda Türkiye konusunda düzenlenen tartışma kıran kırana geçti. Türkiye karşıtlarının eleştirilerine Sosyal Demokratlar, Liberaller ve Yeşiller sözcüleri müthiş cevaplar verdi. İngiltere, Türkiye'nin müzakerelerin başlaması için bütün sorumluluklarını yerine getirdiğini açıklarken; AB Komisyonu'nun Genişlemeden Sorumlu Üyesi Olli Rehn'den eleştiriler geldi.
      Avrupa Birliği dönem başkanı İngiltere'nin Avrupa İşlerinden Sorumlu Bakanı Douglas Alexander, Türkiye'nin, tam üyelik müzakerelerinin başlaması için üstüne düşen bütün sorumluluklarını yerine getirdiğini söyledi.
      Alexander, Avrupa Parlamentosu'nda Türkiye konusunda düzenlenen tartışmada söz alarak, dönem başkanı olarak ülkesinin görüşlerini açıkladı.
      "Üyelik öncesi Türkiye bugünkü Türkiye, AB de bugünkü AB olmayacak" diyen İngiliz bakan, reform sürecinin sürdürülmesi çağrısında bulundu.
      Türkiye'nin Kıbrıs konusunda yayımladığı deklarasyondan üzüntü duyduklarını ifade eden İngiliz bakan, "Türkiye, tam üyelik müzakerelerini 25 ülkeyle yapacak" diye konuştu.
     
REHN'DEN TÜRKİYE'YE ELEŞTİRİLER

      AB Komisyonu'nun genişlemeden sorumlu temsilcisi Olli Rehn de yaptığı konuşmada, müzakerelerin başlamasıyla Türkiye ve AB arasında yeni bir dönemin başlayacağını söyledi.
      "AB'nin istikrarlı, demokratik ve refah seviyesi yüksek bir Türkiye'ye ihtiyacı olduğunu" kaydeden Rehn, Türkiye'de hükümetin son yıllarda önemli reformlar gerçekleştirdiğini belirtti.
      AB Komisyonu temsilcisi, İstanbul'da Bilgi Üniversitesi'nde yapılan konferansa hükümetin destek vermesini övdü ve tartışmanın yapılmasını "tarihi bir adım" olarak değerlendirdi.
      Rehn, Başbakan Erdoğan'ın Kürt sorunu olduğunu kabul etmesini çok önemli bulduğunu ifade etti.
      Müzakerelerin temel hedefinin tam üyelik olduğunu ifade eden Rehn, doğası itibariyle görüşmelerin ucunun açık olduğunu söyledi.
      Ancak Rehn'in Türkiye'ye eleştirileri de vardı.
      Avrupa Parlamentosu Genel Kurulu'nda konuşan Olli Rehn, Türkiye'ye yönelik eleştirilerini sıraladı. Türkiye'nin yayımladığı deklarasyonun tek taraflı olduğunu vurgulayan Rehn, "deklarasyonun hiçbir hukuki değeri yoktur. Türkiye ayrımcılık yapmadan Ek Protokolü uygulamalıdır" dedi.
      "Müzakerelerin açılması Türkiye'nin hukuki yükümlülüklerini yerine getirmesine bağlıdır" diyen Rehn, Türkiye'nin üzerine düşeni yapmaması halinde müzakerelerin genel iradesinin etkileneceğini vurguladı.
     
     Orhan Pamuk davası

      Türkiye'de süren reform sürecinde çelişkili kararlar verildiğini de vurgulayan Olli Rehn, bu kararların daha çok ifade özgürlüğü alanında verildiğine dikkat çekti.
      Rehn, buna örnek olarak da yazar Orhan Pamuk hakkında açılan davayı gösterdi. "Orhan Pamuk davası, sorunları göstermesi açısından çok önemli. Dava Türk kimliğine zarar verdiği için açılmış durumda" ifadelerini kullanan Olli Rehn, Avrupa Komisyonu'nun Türkiye'yi çok yakından izlemeye devam edeceğini hatırlattı.
     
     Brok: Türkiye, Rumları tanısın

      Rehn'in ardından söz alan Avrupa Parlamentosu Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Elmar Brok, Türkiye'nin Kıbrıs Rum Kesimi'ni tanıması gerektiğine işaret etti.
      Gümrük Birliği ile ilgili müzakerelerin 2006'ya kadar çözümlenmesi gerektiğine işa