Karacan, İslami Holdinglerin batışını değerlendirdi
Türkiye'de 28 Şubat sürecinde SPK Başkanlığı yapan Ali İhsan Karacan, holdinglerin insanların dini duygularından yararlanarak para toplamalarına karşın, yatırım ve harcamalarında İslam'ın esaslarını gözetmedikleri için battığını söyledi.

Aksiyon dergisinin sorularını cevaplayan Karacan, yurtdışındaki Türk vatandaşlarının faiz dışındaki yollardan para kazanma talebini fark eden bazı girişimcilerin, bu durumu bir fırsata dönüştürmek için bu holdingleri kurduğunu ifade etti. Bu amaçla teknik açıdan ayakta durması mümkün olmayan şirketler ve işletmeler kuran girişimcilerin, sıcak para girişi sayesinde sermaye maliyeti ve profesyonel yönetim gibi temel unsurlar olmadan bile ciddi bir ekonomik büyüklüğe ulaşmayı başardığını belirten Karacan, yeni ortakların taşıdığı yeni girişlerle eksiklerini uzun süre gizlemeyi başaran bu holdinglerin, zamanla çözülmeye başladıklarını söyledi. Bu sıkışma döneminde esmeye başlayan 28 Şubat rüzgârının şirketlere zaman ve itibar kazandırdığını anlatan Karacan, "Holding yöneticileri kendi başarısızlıklarını 28 Şubat sürecine yükleyerek bir kamuoyu oluşturdu ve amaçlarında başarılı oldu" diye konuştu.
Şubat sürecinden yararlanmak isteyen bazı kişilerin tabela holdingler kurarak para topladığını hatırlatan SPK eski Başkanı Karacan, "Bu dönemde maalesef saadet zinciri diyebileceğimiz ve para toplayıp ortadan kaybolmayı amaçlayan bazı kişiler ortaya çıktı. Bunların gayeleri ve faaliyetleri meşhur Titan zincirinden farksızdı" derken, bu düşüncenin iyi niyetli ama kötü yönetilen şirketlere de zarar verdiğine dikkat çekti.
Ali İhsan Karacan, paralarını bu holdinglere yatıran ve geri alamayan binlerce mûdinin, "SPK madem bu olayları görüyordu peki neden müdahale etmedi?" sorularına da cevap verdi. Denetleyici otoritelerin insanların paralarını nereye yatırması konusunda yol göstermek gibi bir vazifeleri olmadığının altını çizen Karacan, kurumun asli vazifesinin yatırımcıların doğru ve sağlam karar almalarını sağlayacak bir bilgilendirme ortamı hazırlamak olduğunu kaydetti. SPK'nın mevcut kanun ve düzenlemelerle durumun iyileştirilmesi için büyük çaba harcadığını anlatan Karacan, buna karşın Hazine, Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ve para toplanan ülkelerin yerel otoritelerinin bu konuda üzerine düşeni yapmadığını sözlerine ekledi.
"İrtica brifinglerine katılmadım"
Bu arada, "irticaya karşı gerekirse silah bile kullanırız" açıklamasını yapan dönemin Genelkurmay İstihbarata Karşı Koyma (İKK) ve Güvenlik Dairesi Başkanı Fevzi Türkeri tarafından verilen irtica brifinglerine özerk bir kurumun yapısıyla bağdaşmadığı için katılmadığını anlatan Karacan, kendi personelinde de kimseyi göndermediğini açıkladı.