Kanal 24'e sert eleştiri

Haber kanalı 24'de ilginç bir olay yaşandı. Nilgün Önal haber bültenini kaçırdığı gerekçesiyle işten çıkartıldı. Bu haber üzerine Önal bir açıkalma gönderdi...İşte ao çıklama:

"1 ağustos 2008 de işe başladım. 2 hafta gece çalıştım ve sabaha kadarki bülten saatlerimiz hep değişiyordu. Yurt ve dünya bültenleri haricinde haber saatlerimiz belli değil..
 
Gün içinde hangi saatte haber bülteni var diye editörlere sorduğumuzda çoğu zaman aldığım cevap "ana kumandaya sor" oldu .Ben ilk defa son dakika gelişmeleri haricinde haber saatleri belli olmayan ve canları istedikleri zaman haber bülteni koyan bi kanalda çalıştım. Genel yayın yönetmeni arıyooo "editöre şu saatta bülten koyun " diyor ve o gün 3 bülten varsa bülten saatleri yöneticilerin keyfine göre ayarlanıyor...
 
İşe başladığım ilk günden beri her şeyime kusur bulundu yok makyajın kötü dendi 3-4 türlü makyaj denedik isteklerine göre ,saçının rengi kötü dediler sarı olan saçlarımı  istedikleri renge boyattım. "Şekli kötü dediler"  kestirdim, kıyafetleriin rengi açık dendi koyu renkler tercih etmeye başladık. Tempolu okumuyorsun dediler haber seslendirmelerinde okumalarımda tempomu yükselttim, enerjin düşük dendi antideprasan kullanmaya başladım. Ekrandan uzak kalma cezası verdiler "gerekçe nedir" dediğimde Haber koordinatörü Yüksel Altıntaş'la birbirimize girdik.
 
O yönetici olarak öyle olmasına karar vermişti. Ben hesap soramazdım hesap sordum saçma bi gerekçe söyllendi "enerjim düşükmüş" bu sebep bana göre geçerli bi sebep değildi "kendi branşımdaki çalışan arkadaşlarımdan çok daha iyi olduğumu söylediğimde" Yüksel Altıntaş sinirlendi ve bana "haddimi bilmemi " söyledi ...Beğenmiyorsn istifanı ver dedi..

Bende "ne istifası ne münasebet istifa falan veremem" dedim. O tartışmadan sonra haber bülten saatlerim sürekli değiştirildi. Haftada 2 gün ekran verdiler bazı günler hiç ekrana çıkarmadılar bu cezaydı bana...
 
Hiç sesimi çıkarmadım. Çünkü çalışmam gerekiyordu ne istedilerse tamam dedim itiraz etmedim edemezdim çünkü onlar güçlüydü işim iki dudak arasındaydı...
 
Ama 2,5 ay boyunca hiçbir şekilde memnun değillerdi ve tüm yöneticilerin yüz ifadelerinden bana karşı tavırları anlıyordum ve neyi bahane edeceklerlerini de merak ediiyordum ve o tatsız olay yaşandı şanssızmıydım, şanslımıydım bilmiyorum.
 
13 bültenini kaçırdım evet doğru ama o gün cumartesi günü ilk defa çalışıyordum. Ana kumanda 12 ve 17 bülteni var dedi yine ana kumandaya sormuştum. Aslında muhatabımın editörüm olduğunu bilmeme rağmen 24 teki bu saçma sapan zaman ve bülten saatlerinin sürekli değişmesi ve ana kumandaya yönderilmem beni yanıtmıştı aslında.. Hata yapmıştım.
 
13 bülteninde sitelerde yazılığı gibi bültende olmak yerine zamanımı kuförde laklak yaparak geçirdiğim yalandır.. Bu kanal benim ilk çalıştığın kanal değil star, kanal 6, etv, expo channel ve kanaltürk gibi kanallarda çalıştım ne 3-5 aylık ne de 3-5 yıllık spikerim.

Mesleki hayatıma 1994 yılında başladım ve zaman zaman her yerde olduğu gibi çalıştığım her kanalda sorunlar olmuştur, tartıştığım yöneticilerimde olmuştur ama hiçbir kanal da 24'te olduğu gibi şeyler yaşamadım.
 
24'te itiraz hakkınız, kendinizi savunma hakkına sahip değilsiniz herşeyinize dikkat etmek zorundasınız, sesinizi yükseltemezssiniz, itiraz edemezssiniz..
 
İtiraz ederseniz açığınız aranır ve size çalışma ortamı zindan edilir. Şunu da belirtmeliyim ki İşten çıkarıldığım gün Haber koordinatörü Yüksel Altıntaş şöyle dedii.
 
"Nilgün hanım sizinle uyum sorunu yaşıyoruz " Bende soruyorm neyin uyum sorunu girdiğim günden bu yana her denileni yaptım" memnuniyetsizlikleri bi türlü geçmedi
 
Merak ediyorum işimle ilgili söylenen her şeyi düzelttiğim halde acaba kiminle, hangi yöneticiyle uyum içinde olmalıydım ....
 
 
Nilgün Önal"