İstanbul'da elektrik mafyası: AYEDAŞ ve BEDAŞ terör estiriyor
Devlet tarafından kurulan altyapının özelleştirilmesiyle doğal tekel haline gelen elektrik dağıtım şirketleri İstanbul'da terör estiriyor.
12.06.2014 09:37 •

16px
32px
Özelleştirmelerin ardından Türkiye’nin en büyük kentinde dağıtım tekeli haline gelen Aesaş ve Bedaş, keyfi zamlar, kesintiler, açma-kapama terörüyle vatandaşın hayatını felç etti. İki şirket müşteri şikayetinde bankaları bile geçti
Devlet tarafından kurulan altyapının özelleştirilmesiyle doğal tekel haline gelen elektrik dağıtım şirketleri İstanbul'da terör estiriyor. Alternatifsiz olmanın verdiği güçle, elektrik gibi hayati bir kaynağı elinde bulunduran şirketler keyfince zam yapıyor, açma kapama ücreti gibi adlar altında vatandaşın cebini boşaltıyor; ödemenin gecikmesi durumunda ise anında elektriği kesiyor.
Sıkça yaşanan elektrik kesintileri de, şirketlerin hizmet verme konusunda aynı hassasiyeti taşımadığını gösteriyor. Ayrıca, elektriğe yapılan zamlar faturaları anında şişirirken, indirimler faturalara yansıtılmıyor ve vatandaşın lehine olması gerekirken dağıtım şirketlerinin kasasını dolduruyor.
Kayıp-kaçak bedeli, enerji fonu, TRT payı, elektrik tüketim vergisi ve KDV oranları gibi on ayrı kalem de vatandaşın cebinden çıkıyor. Özelleştirmelerle birlikte İstanbul'da elektrik dağıtımı; Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım Şirketi (Ayedaş) ve Boğaziçi Elektrik Dağıtım Şirketi (Bedaş) arasında pay edildi.
Alternatif altyapı kurma maliyetleri çok yüksek olduğu için rekabetin bulunmadığı bir piyasaya hakim olan şirketler, elektrik gibi hayati bir ürünün tekeli olmanın verdiği gücü de kullanarak İstanbulluları yani mecburi müşterilerini her alanda köşeye sıkıştırıyorlar. Vatandaşlarsa karşılarında artık devlet yerine alternatifi olmayan bir şirket bulunduğu için çaresiz kalıyor. Vatandaşlara son çare olarak, internet üzerinden şikayet sitelerine yaşadıklarını anlatmak kalıyor.
Genellikle cevapsız kalan şikayetlerin başında fatura ödeme ile ilgili olanlar geliyor. Abonelik iptali sonrasında depozitonun geri ödenmemesi, ihbarname göndermeden elektrik kesilmesi, boş eve fatura gönderilmesi, işlem yapılmamasına rağmen açma-kapama ücreti tahsil edilmesi gibi konularda da vatandaşların şikayetleri bitmiyor. Vatandaşların en çok isyan ettiği konu ise kendi vergileriyle kurulmuş altyapıyı ele geçiren şirketlerin, ödeme beş gün geciktiği anda elektriği kesmeleri.
İnternetteki şikayet sitelerinde yer alan ifadelerden birkaçı şöyle:
“Bedaş, sizin yüzünüzden vatanımdan soğudum”
Elektrik faturamı düzenli olarak maaşım yatınca 5 - 6'sı gibi ödemekteyim. Bugün 15:00'de komşu arayarak elektriğimin kesildiğini söyledi. 33 tl'lık bir adet faturam var ve herhangi bir ödenmemiş faturam da yok çok şaşırdım maaşım sabah yattı hemen ödedim. Telefondan Bedaş'ı aradım ve neye istinaden kapatıldığını sordum, bana tebligat gönderilmedi herhangi bir ödenmemiş faturam da yok maaşım yatıyor ödüyorum 5 gün geçmiş ne olmuş yani... Kim alıyor bu kararları? Vatanımdan Memleketimden soğudum! Allah'a havale ediyorum aç kapa ücreti vereceğim şimdi 21 tl + 33 tl! Ve bugün cuma!
Elektrik kesintileri vatandaşı bezdiriyor
Vatandaşın borcunu ödememesi halinde anında elektiriği kesen dağıtım şirketlerinin işlerini düzgün yapmamaları durumunda hiçbir yaptırım bulunmuyor. İstanbul'un bazı semtlerinde elektrik kesintileri yaşamın birer parçası haline gelse de vatandaşlar muhatap olarak devlet kurumu bulamadığı gibi, başka bir şirketten hizmet alma şansına da sahip değiller. Haberli ve habersiz saatler süren kesintiler de yaşamı sekteye uğratmaya devam ediyor.
Öte yandan; özellikle Anadolu yakasında her gece genellikle saat tam üçte bir dakikalık elektrik kesintisi yaşanıyor. Şirket yetkilileri bunu trafo hattının değiştirilmesi olarak açıklasa da, birçok vatandaşın uyuduğu sırada gerçekleşen kesintiler, bütün elektrikli aletlerin kapanıp açılmasına neden oluyor ve dolayısıyla yangın gibi tehlikeleri beraberinde getiriyor. Sürekli kesintiye maruz kalan elektronik aletler de sıkça bozuluyor. Düzensiz voltaj da elektronik aletlerin yanmasına kadar birçok soruna neden oluyor.
Faturalara gizli zam
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) ocak ayında yaptığı açıklamada, yeni tarifelerde gizli zam olduğunu dile getirmişti. EMO, TETAŞ’ın fiyatındaki yüzde 8’lik indirimin maliyet bazlı fiyatlandırma çerçevesinde çıplak elektrik bedeline de indirim olarak yansıması gerekirken, bu yansıtılmayarak yurttaşlardan yıllık 2 milyar TL fazladan tahsilat yapılması sağlandığını ifade etmişti.
EMO’dan yapılan açıklamada, “Şirketlerin uymak zorunda oldukları hedef gereği 2014 yılında yurttaşlardan tahsil edilecek kayıp/kaçak bedelleri indirilirken; bu indirim faturaya yansıtılmadan buharlaştırıldı. İletim, dağıtım, perakende satış hizmeti ve sayaç okuma bedellerine, yüzde 5.3’lük 2014 yılı enflasyon hedefini de, 2013 yılı için beklenen yüzde 6.8’lik enflasyon beklentisini de aşan yüzde 20’ler düzeyinde zam yapıldı. TETAŞ’ın yaptığı yüzde 8’lik fiyat indirimi de faturalara yansıtılmadığı gibi çıplak elektrik fiyatı da yüzde 0.8 oranında artırıldı” dendi.
Kayıp ve kaçakları indirmek üzere yapıldığı iddia edilen özelleştirmelerde dağıtım şirketleriyle birlikte belirlenen yıllık kayıp ve kaçak hedeflerinin, devirler öncesinde revize edilerek yükseltildiğine işaret edilen açıklamada, “Böylece şirketler hedefi tutturamamaları halinde kendilerinin karşılamak zorunda kalacakları bedelden kurtarılmıştı” ifadeleri yer aldı.
Gökhan Erkuş/Taraf
Devlet tarafından kurulan altyapının özelleştirilmesiyle doğal tekel haline gelen elektrik dağıtım şirketleri İstanbul'da terör estiriyor. Alternatifsiz olmanın verdiği güçle, elektrik gibi hayati bir kaynağı elinde bulunduran şirketler keyfince zam yapıyor, açma kapama ücreti gibi adlar altında vatandaşın cebini boşaltıyor; ödemenin gecikmesi durumunda ise anında elektriği kesiyor.
Sıkça yaşanan elektrik kesintileri de, şirketlerin hizmet verme konusunda aynı hassasiyeti taşımadığını gösteriyor. Ayrıca, elektriğe yapılan zamlar faturaları anında şişirirken, indirimler faturalara yansıtılmıyor ve vatandaşın lehine olması gerekirken dağıtım şirketlerinin kasasını dolduruyor.
Kayıp-kaçak bedeli, enerji fonu, TRT payı, elektrik tüketim vergisi ve KDV oranları gibi on ayrı kalem de vatandaşın cebinden çıkıyor. Özelleştirmelerle birlikte İstanbul'da elektrik dağıtımı; Anadolu Yakası Elektrik Dağıtım Şirketi (Ayedaş) ve Boğaziçi Elektrik Dağıtım Şirketi (Bedaş) arasında pay edildi.
Alternatif altyapı kurma maliyetleri çok yüksek olduğu için rekabetin bulunmadığı bir piyasaya hakim olan şirketler, elektrik gibi hayati bir ürünün tekeli olmanın verdiği gücü de kullanarak İstanbulluları yani mecburi müşterilerini her alanda köşeye sıkıştırıyorlar. Vatandaşlarsa karşılarında artık devlet yerine alternatifi olmayan bir şirket bulunduğu için çaresiz kalıyor. Vatandaşlara son çare olarak, internet üzerinden şikayet sitelerine yaşadıklarını anlatmak kalıyor.
Genellikle cevapsız kalan şikayetlerin başında fatura ödeme ile ilgili olanlar geliyor. Abonelik iptali sonrasında depozitonun geri ödenmemesi, ihbarname göndermeden elektrik kesilmesi, boş eve fatura gönderilmesi, işlem yapılmamasına rağmen açma-kapama ücreti tahsil edilmesi gibi konularda da vatandaşların şikayetleri bitmiyor. Vatandaşların en çok isyan ettiği konu ise kendi vergileriyle kurulmuş altyapıyı ele geçiren şirketlerin, ödeme beş gün geciktiği anda elektriği kesmeleri.
İnternetteki şikayet sitelerinde yer alan ifadelerden birkaçı şöyle:
“Bedaş, sizin yüzünüzden vatanımdan soğudum”
Elektrik faturamı düzenli olarak maaşım yatınca 5 - 6'sı gibi ödemekteyim. Bugün 15:00'de komşu arayarak elektriğimin kesildiğini söyledi. 33 tl'lık bir adet faturam var ve herhangi bir ödenmemiş faturam da yok çok şaşırdım maaşım sabah yattı hemen ödedim. Telefondan Bedaş'ı aradım ve neye istinaden kapatıldığını sordum, bana tebligat gönderilmedi herhangi bir ödenmemiş faturam da yok maaşım yatıyor ödüyorum 5 gün geçmiş ne olmuş yani... Kim alıyor bu kararları? Vatanımdan Memleketimden soğudum! Allah'a havale ediyorum aç kapa ücreti vereceğim şimdi 21 tl + 33 tl! Ve bugün cuma!
Elektrik kesintileri vatandaşı bezdiriyor
Vatandaşın borcunu ödememesi halinde anında elektiriği kesen dağıtım şirketlerinin işlerini düzgün yapmamaları durumunda hiçbir yaptırım bulunmuyor. İstanbul'un bazı semtlerinde elektrik kesintileri yaşamın birer parçası haline gelse de vatandaşlar muhatap olarak devlet kurumu bulamadığı gibi, başka bir şirketten hizmet alma şansına da sahip değiller. Haberli ve habersiz saatler süren kesintiler de yaşamı sekteye uğratmaya devam ediyor.
Öte yandan; özellikle Anadolu yakasında her gece genellikle saat tam üçte bir dakikalık elektrik kesintisi yaşanıyor. Şirket yetkilileri bunu trafo hattının değiştirilmesi olarak açıklasa da, birçok vatandaşın uyuduğu sırada gerçekleşen kesintiler, bütün elektrikli aletlerin kapanıp açılmasına neden oluyor ve dolayısıyla yangın gibi tehlikeleri beraberinde getiriyor. Sürekli kesintiye maruz kalan elektronik aletler de sıkça bozuluyor. Düzensiz voltaj da elektronik aletlerin yanmasına kadar birçok soruna neden oluyor.
Faturalara gizli zam
Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) ocak ayında yaptığı açıklamada, yeni tarifelerde gizli zam olduğunu dile getirmişti. EMO, TETAŞ’ın fiyatındaki yüzde 8’lik indirimin maliyet bazlı fiyatlandırma çerçevesinde çıplak elektrik bedeline de indirim olarak yansıması gerekirken, bu yansıtılmayarak yurttaşlardan yıllık 2 milyar TL fazladan tahsilat yapılması sağlandığını ifade etmişti.
EMO’dan yapılan açıklamada, “Şirketlerin uymak zorunda oldukları hedef gereği 2014 yılında yurttaşlardan tahsil edilecek kayıp/kaçak bedelleri indirilirken; bu indirim faturaya yansıtılmadan buharlaştırıldı. İletim, dağıtım, perakende satış hizmeti ve sayaç okuma bedellerine, yüzde 5.3’lük 2014 yılı enflasyon hedefini de, 2013 yılı için beklenen yüzde 6.8’lik enflasyon beklentisini de aşan yüzde 20’ler düzeyinde zam yapıldı. TETAŞ’ın yaptığı yüzde 8’lik fiyat indirimi de faturalara yansıtılmadığı gibi çıplak elektrik fiyatı da yüzde 0.8 oranında artırıldı” dendi.
Kayıp ve kaçakları indirmek üzere yapıldığı iddia edilen özelleştirmelerde dağıtım şirketleriyle birlikte belirlenen yıllık kayıp ve kaçak hedeflerinin, devirler öncesinde revize edilerek yükseltildiğine işaret edilen açıklamada, “Böylece şirketler hedefi tutturamamaları halinde kendilerinin karşılamak zorunda kalacakları bedelden kurtarılmıştı” ifadeleri yer aldı.
Gökhan Erkuş/Taraf