İmar Bankası davasında rekor para cezası
İmar Bankası'nın zarara uğratılmasına ilişkin 26 sanıklı davada bankanın eski Genel Müdürü Hilmi Başaran hakkında "Çete", "Zimmet" ve "Fonun talimatlarına ayrıkırı davranmak" suçlarından 22 yıl 6 ay hapis ve...

İmar Bankası'nın zarara uğratılmasına ilişkin 26 sanıklı davada bankanın eski Genel Müdürü Hilmi Başaran hakkında "Çete", "Zimmet" ve "Fonun talimatlarına ayrıkırı davranmak" suçlarından 22 yıl 6 ay hapis ve 23 milyar 979 milyon 616 bin 415 YTL rekor para cezası verildi.
İnterpol tarafından Kırmızı Bültenle aranan sanıklar Kemal, Yavuz ve Hakan Uzan hakkındaki yargılamanın ayrılmasına karar verilen duruşmada Bahaettin Uzan hakkında ise Zimmet ve kurulan örgüte üye olmak suçlarından 17 yıl 2 ay 20 gün hapis cezası verildi.
İstanbul 8'inci ağır ceza mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar Bahaettin Uzan, Hilmi Başaran, Mustafa Akar, Tacettin Pak ve Yeşim Öztürk ile 10 tutuksuz sanık katıldı. 7 tutuksuz sanık ile interpol tarafından Kırmızı Bültenle aranan Kemal Uzan, Yavuz Uzan ve Hakan Uzan ise duruşmaya katılmadı. Tutuklu yargılanırken tedavi edilmesi için tahliyesine karar verilen sanık Sadık Karagöz, yakalandığı kanser hastalığı nedeniyle ölmüştü.
Daha önceki celselerde Cumhuriyet Savcısı'nın mütalaası doğrultusunda son savunmalarını hazırlamaları için süre verilen sanıklar ile avukatlarının yapılan kimlik tesbitlerinden sonra son savunmalarını yapmaları istendi.
Bir grup sanık avukatı Vehbi Kahveci, "Bankalar Kanunu'nun 22/2'nci maddesince cezalandırılması istenen sanıklar, istifa tarihlerinden sonra gelişen olaylardan sorumlu tutulamaz. Banka, BDDK'ca atanmış veto yetkisi olan bir kişi tarafından yönetilmiştir. Müvekkiller, zarar doğuracak hiçbir eyleme katılmamışlardır. Bu nedenle beratlerine karar verilmesini talep ediyorum" şeklinde konuştu.
Sanık Hilmi Başaran'ın avukatı Şeref Dede, "Müvekkilim Hilmi Başaran 2,5 yıldır tutuklu yargılanıyor. Uzan grubu bankayı ve görevi devralmadan önce de bankada çalışıyordu. Oysa teşekkül suçunda birlikte aynı amaç için ortak karar verilerek bir araya gelinmesi şartı bulunuyor. Sanıkların hangi suçu işlemek için bir araya geldiklerinden söz edilememiştir. Zira teşekkül suçlamasında belli suçlar için değil, belirsiz suçlar için bir araya gelinmesi şartı vardır. Dolayısıyla raporlarda belirtilen teşekkül suçlaması asılsızdır." dedi. Avukat Dede, "Bizim açımızdan zimmet suçu yoktur. Olsa olsa zarardan bahsedilebilir." diye konuştu.
Sanık Bahaettin Uzan'ın avukatı Mehmet İpek, "Müvekkilim, Uzan ailesinin ferdi olduğu için suçlanıyor. Raporlarda suçlamalarla ilgili somut tek bir delil yoktur. Kendisi bankacı değildir, bilgisayarcı da değildir." dedi
Sanık Hilmi Başaran son savunmasında, "Sanık Sadık Karagöz'ün ifadelerinden ve dosya kapsamından anlaşıldığı gibi dava konusu işlemler Kemal Uzan'ın talimatıyla gerçekleşmiştir. Bu talimatları fiilen yerine getiren Sadık Karagöz'dür. Hakkımdaki suçlamalar, ünvanıma bakılarak yapılmış asılsız suçlamalardır. Dava konusu işlemleri yapanlar yargı önüne çıkmamıştır." diye konuştu.
Sanık Mustafa Akar ise sanıklar hakkında "GM04 programı kullanılarak banka mevduatı kamuoyuna yanlış lanse edildiği" şeklindeki iddiaların asılsız olduğunu söyledi. Akar, "Bu programı biz yapmadık. Kendi isteğimizle de kullanmadık. Bankanın talebi doğrultusunda yapılıp kullanılmıştır. Benzer programlar Eta ve Gold bilgisayar firmaları tarafından binlerce firmaya satıldı. Ben daha önce de İnterbank'ta çalıştım. Benimle birlikte BDDK görevlileri de İnterbank'ta çalıştı. Bu kişiler GM04 programını kullandılar. Bu bankada ya da başka firmalarda bu program ile ilgili bir suçlamada bulunulmamıştır. Bu program tamamen yasaldır." şeklinde konuştu.
Sanık Yeşim Öztürk ise "Mahkeme katibinin zabıt tutması gibi, mevduat işlemleriyle alakalı benim de sorumlu tutulmam söz konusu