Her şeyin istatistiğini tutan TÜİK, kayıp çocukları saymamış

Her şeyin istatistiğini tutan TÜİK, kayıp çocukları saymamış

Türkiye’de herkesin bulunması veya akıbetinin ortaya çıkması için tek yürek olduğu 8 yaşındaki Narin Güran’ın ne yazık ki cesedine ulaşıldı. Tam 18 gün süren arama çalışmaları sonrası minik cesedi kahredici bir şekilde, çuval içinde bulunan Narin, bugün köyünde toprağa verildi ve ölümüne ilişkin soruşturmada akrabalarının çoğunlukta olduğu gözaltı sayıları yükseldi. Narin’in kayboluşu, aranması ve ölümü Türkiye’deki kayıp çocuk sorununu gündeme getirdi ancak her istatistikte imzası olan resmi kurum TÜİK’in son yıllarda böyle bir veriyi tutmadığı ortaya çıktı.

Her şeyin istatistiğini tutan TÜİK, kayıp çocukları saymamış
16px
24px
09.09.2024 15:56Güncelleme: 09.09.2024 17:16
ABONE OLgoogle

Murat KAYA

Güzeller güzeli Narin’in tüm Türkiye’nin yüreğini dağlayan ve ağlayışlara neden olan ölümü, çocukların önce kayboldukları, daha sonra ölüm haberlerinin geldiği benzer olayları akıllara getiriyor.

MÜSLÜME, LEYLA, ECRİN, NARİN…

Mersin’in Gülnar ilçesinde kaybolduktan 10 gün sonra cesedi bulunan 3 yaşındaki Müslüme Yağal; Ağrı’da 2018 yılında kaybolduktan 18 gün sonra minik cesedine ulaşılan ve simgeleşmiş fotoğrafına yansıyan kocaman mavi gözleriyle adeta “Neden ben?” diye soran 4 yaşındaki güzeller güzeli Leyla Aydemir; Samsun Vezirköprü'nün Alancık Mahallesi'ndeki evlerinin önünde oynarken 2019 yılının 7 Mayıs’ında kaybolan, köye yaklaşık 6 kilometre uzaklıkta ormanlık arazideki dere yatağında 20 gün sonra orman işçilerince kemik parçaları bulunan 1,5 yaşındaki Ecrin Kurnaz ve daha niceleri…

KAHREDİCİ GERÇEK

Türkiye, belli dönemlerde bu çocuklarla yattı bu çocuklarla kalktı. Her yaştan, her bölgeden, her cinsiyetten insan; kayboldukları ve arandıklarını bildiren haberlere odaklanıp çocukların bir an önce bulunması için dualar etti ancak her seferinde kahredici o gerçekle karşılaştı. Çocuklar kaçırılmıştı, ölmüştü, öldürülmüştü.

İnsanlar, bu kahredici kayıp ve sonrasında gelen ölüm haberlerinin sonuncusuna, Diyarbakır’ın Bağlar ilçesine bağlı Tavşantepe köyünde şahit oldu. Hayata olan bağlılığı, güzelliği, enerjisi  fotoğraflara ve videolara yansıyan minik Narin, 18 günlük arayışın ardından bulundu ve ölüm haberi Türkiye’de herkesi yasa boğdu.

TÜRKİYE’NİN KAYIP GELECEĞİ: ÇOCUKLAR

Narin Güran’ın kaybı ve ölümü, ülkede neredeyse her yıl tekrarlanan minik bedenlerin kaybolma vakalarını akıllara getiriyor.

İstatistiklere bakıldığında bu vakaların aslında ne kadar fazla yaşandığı belli oluyor ancak başka sorunlarla boğuşan ülkede, öne çıkan gündem maddeleri nedeniyle bu sorun hak ettiği ölçütte, yeterince konuşulmuyor.

Oysa bir ülkenin geleceği çocuklarıdır ve onların birinin bile kaybı, ülkenin geleceğine yönelik bir kayıp sayılmalıdır. Kötü haber şu ki; her yıl kaybolan çocukların sayısı ne birlerle, ne onlarla, ne de yüzlerle ifade ediliyor.

8 YIL ÖNCE ALINAN İSTATİSTİK: 8 YILDA 104 BİN 531 KAYIP

Resmi olarak 8 yıl önce alınabilmiş kayıp istatistiklerinde, 2008 ile 2016 yılları arasında ülke çocuklarından 104 bin 531’inin kaybolduğu ortaya çıkmıştı.

TÜİK’in bu bildirimi, “Türkiye'de hakkında resmi olarak kayıp müracaatı yapılan ve güvenlik birimleri ya da vatandaşlar tarafından bulunarak güvenlik birimlerine getirilen çocuk sayısı 2008 ve 2016 yılları arasında 104 bin 531’dir” ifadesiyle yer almıştı.

ÇOCUKLAR GİBİ İSTATİSTİKLER DE KAYIP

Ancak, Narin’in kaybolması ve ölümüyle tekrar akıllara gelen “kayıp çocuklar” meselesinde, ülkede hangi yıl kaç çocuğun kaybolduğuna ilişkin bir veriye ulaşılamadığı da görülüyor.

TÜİK’in sayfalarında, son 8 yıldır ülkedeki kayıp çocuklarla ilgili hiçbir bilgi olmadığı gibi, hangi çocukların bulunduğu, başlarına ne geldiği veya ne olduğuna yönelik veriler de gözlenmiyor. Verilerin de kayıp çocuklar gibi kaybolduğu fark ediliyor.

EN SON VERİ 2016’DA

Konuyla ilgili istatistiğin en son TÜİK tarafından 2016’da açıklanması, bu tarihten sonra herhangi bir veri açıklanmaması,“Neden kayıp çocuklarla ilgili veri tutulmuyor?” sorusunu akıllara getiriyor.

CHP GENEL BAŞKAN YARDIMCISI DA SORDU

Aynı soru, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Genel Başkan Yardımcısı Burhanettin Bulut’un da aklına geldiği, Bulut’un; Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanı Mahinur Özdemir Göktaş’ın yanıtlaması istemiyle TBMM Başkanlığına bir soru önergesi verdiği haberlere yansıdı.

Narin Güran’ın akıbetinin henüz belli olmadığı ağustos sonunda sunduğu önergeyle ilgili 3 Eylül’de bir açıklama yapan Bulut, Türkiye’de 8 yıldır kaç çocuğun kaybolduğunun bilinmediğine dikkati çekerek “Ortada devasa bir kayıp çocuk sorunu var. Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı izlemekle yetiniyor. Türkiye’de kayıp çocukların sayısı sır. Bu durum başta Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının olmak üzere iktidarın ayıbıdır” diye konuşmuştu.

“EN AYIBI: KAYBOLAN ÇOCUKLARIN BÜYÜK BÖLÜMÜNÜN BULUNAMAMASI”

Bulut, şöyle devam etmişti:

“En acısı da kaybolan ya da kaçırılan çocukların büyük bir bölümü bulunamamaktadır. Konuyla ilgili istatistik en son TÜİK tarafından 2016’da açıklanmış, bu tarihten sonra herhangi bir veri açıklanmamıştır. 8 yıl önce yayımlanan TÜİK adli istatistik verilerine göre, Türkiye'de hakkında resmi olarak kayıp müracaatı yapılan ve güvenlik birimleri ya da vatandaşlar tarafından bulunarak güvenlik birimlerine getirilen çocuk sayısı 2008 ve 2016 yılları arasında 104 bin 531’dir. 2016-2023 yılları arasında kaç çocuğun kaybolduğu, bu çocukların kaçının bulunabildiğine dair herhangi bir istatistik bulunmamaktadır.”

TÜİK NEDEN İSTATİSTİK YAYIMLAMIYOR?

CHP’li Bulut aynı gün, Bakan Göktaş’a yanıtlaması istemiyle şu soruları da yöneltmişti:

“Çocukların kaybolmasına yönelik TÜİK adli istatistik verileri neden 8 yıldır yayınlanmamakta? Kaybolan çocuklarla ilgili adli istatistik yayımlamaktan vazgeçilmesinin nedeni nedir? Son 8 yılda kaç çocuk kaybolmuş, bu çocukların kaçı bulunarak ailesine teslim edilmiştir? Bu dönem içinde kaybolan çocukların yaş ve cinsiyet dağılımı nedir? 2008 ve 2016 yılları arasında kaybolan 104 bin 531 çocuktan kaçı bulunmuş ve ailelerine teslim edilmiştir? Kayıp çocukların önüne geçilmesi için Bakanlığınız tarafından yapılan herhangi bir çalışma var mıdır?” 

TÜİK’TE 2022'DE GÜVENLİK BİRİMLERİNE GETİRİLEN ÇOCUK SAYILARINI GÖREBİLDİK

TÜİK’in sayfalarına girildiğinde, kayıp çocuklarla ilgili herhangi bir veriye rastlanmıyor ancak 2022 yılına ait, “Güvenlik birimine gelen veya getirilen çocuk istatistikleri, 2022” başlıklı bir 2022 verisi görülebiliyor.

BİR YILDA GÖZLENEN ARTIŞ: YÜZDE 20,5

Sayfada, 2022’de güvenlik birimlerine getirilen çocuk sayısının 2021 yılına göre yüzde 20,5 oranında arttığı bildiriliyor.

Ve bu istatistik; kayıp çocuk sayısında, son sayıların alındığı 2016 yılından bu yana çok daha fazla artış yaşanmış olabileceğini akıllara getiriyor.

2002’DE 601 BİN 754 ÇOCUK OLAYLARA KARIŞTI

TÜİK o dönem, güvenlik birimlerine teslim edilen çocuk sayılarıyla ilgili şu verileri sunuyor:

“Güvenlik birimlerine gelen veya getirilen çocukların karıştığı olay sayısı 2022 yılında, 2021 yılına göre yüzde 20,5 oranında artarak 601 bin 754 oldu. Bu olaylarda çocukların 259 bin 106'sı mağdur olarak, 206 bin 853'ü suça sürüklenme sebebiyle  (kanunlarda suç olarak tanımlanan bir fiili işlediği iddiasıyla), 100 bin 490'ı bilgisine başvurma amacıyla, 16 bin 499'u kayıp (hakkında kayıp müracaatı yapılıp daha sonra bulunan) olması sebebiyle, 12 bin 684'ü kabahat işlediği iddiasıyla, 6 bin 122'si ise bu nedenlerin dışında kalan diğer nedenlerden dolayı güvenlik birimlerine geldi veya getirildi.”

HER ŞEYİ ARAŞTIRIYOR, KAYIP ÇOCUKLAR YOK

PD olarak soruyoruz!

Türkiye’de son yıllarda kaç çocuk kayboldu, kaçı bulundu, kaçı kaçırıldı, kaçı öldü, kaçı kurtarıldı?

“Bireylerden, hanelerden, işyerlerinden araştırmalar ve sayımlar yoluyla veri toplar. Topladığı verileri analiz eder ve istatistiki bilgi haline dönüştürür. Bu istatistiki bilgiler, toplumun her kesiminde karar alma aşamalarında güvenilir yol göstericilerdir” ifadeleriyle  tanıtılan TÜİK, neden Türkiye’nin geleceği olan çocukların kayıp istatistiğini tutmuyor?

patronlardunyasi.com

E-Bülten Aboneliği
İş, Ekonomi ve Cemiyet hayatının özel gündemi Patronlar Dünyası'nda... Günlük E-Bülten'imize abone olun, Patronlar Dünyası ayrıcalıklarını yaşayın.
Patronlar Dünyası ile Bir Adım Önde