Fuat Tosyalı: Çin hazır pazara konuyor, önlem alınmazsa Türk çelik sektörü telafisi imkansız tahribatlar yaşayacak
Geçen hafta Avrupa pazarına açılan Togg’un Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı ile Münih’te buluştuk. Tosyalı aynı zamanda Altay tankını üreten BMC’nin ve dünyanın sayılı çelik üreticilerinden olan Tosyalı Holding’in patronu. Tosyalı ile sohbetimizin en dikkat çekici bölümü çelik sektöründeki Çin istilası oldu. Tosyalı, “Çin Avrupa'ya, Amerika'ya satamıyor ama Türkiye’de gelip hazır pazara konuyor. Türkiye'nin çelik ithalatı patladı. Çin'le ticaret açığı 50 milyar doların üzerine çıktı. Bunun büyük kısmı çelik ithalatı. Çin konusunda önlem alınmazsa Türk çelik sektöründe telafisi imkansız tahribatlar yaşayacak”

Necla DALAN / MÜNİH
Geçen hafta Münih’teki otomotiv fuarında Togg’un lansmanı vardı. Avrupa’ya Almanya’dan giriş yapan Togg’un Yönetim Kurulu Başkanı Fuat Tosyalı ve CEO’su Gürcan Karakaş ile buluştuk. İki ismin de Togg ile değerlendirmelerini birkaç haberde sizlere ulaştırdık. Buluşma kapsamında Tosyalı Holding ve BMC’nin de Yönetim Kurulu Başkanı olan Fuat Tosyalı ile hem Toog’u hem demir çelik sektörünü hem de BMC’nin yeni yatırımlarıyla ilgili gelişmeleri konuşma fırsatı bulduk.
FUAT TOSYALI PD’YE ANLATTI
Dünya Çelik Birliği’nin açıkladığı verilere göre Tosyalı Holding, Türkiye’nin en büyük, Avrupa’nın 3’üncü büyük, dünyanın ise 50 büyük çelik üreticisinden biri. Fuat Tosyalı ile son günlerde Çin’den gelen ürünler yüzünden zor günler geçiren sektörü de konuştuk.
Trump’ın ticaret savaşları kapsamında Amerikan çelik endüstrisini korumak için bütün dünyaya uyguladığı yüzde 25 oranındaki gümrük vergisini yüzde 50’ye çıkardığını anlatan Tosyalı, Çin’in hem en büyük demir-çelik üreticisi hem de en büyük tüketici konumunda olduğunu hatırlattı.
Tosyalı, sözlerini şöyle sürdürdü:
“İç taleplerindeki zayıflık sebebiyle Çinli üreticilerin dampingli çelik ihracatı gün geçtikçe artıyor. Bu da başta Avrupa tüm ülkeleri tehdit ediyor. Amerika'ya mal satamayan, çelik üretimi fazla olan ülkeler de başka pazar arayışlarına girdi.
En serbest pazar ise Türkiye. Türkiye'nin çelik ithalatı patladı ve Çin'le olan ticaret açığı şu son 6-7 ayda 50 milyar doların üzerine çıktı. Bunun çok büyük oranı çelik ithalatı. Amerika, çelik üretimi olmayan bir ülkenin bağımsızlığından söz edilemez diyor. Avrupa Birliği kotalar koydu, kendi çelik sektörünü koruyabilmek adına bu dönemde kotaları daha da sıkılaştırdı.
Çin Avrupa'ya da satamıyor, Amerika'ya da satamıyor ama Türkiye’ye rahatlıkla satabiliyor. Bu da sektörde büyük baskı oluşturuyor. İhtiyaç fazlası ürünlerini uluslararası piyasalara düşük fiyatla yönlendirmesi, küresel fiyat dengesini bozuyor ve haksız rekabeti derinleştiriyor.”
MALİYETİNİZDEN AŞAĞIYA GETİRİP ÖNÜNÜZE YIĞIYORLAR
Hem Amerika'daki hem Avrupa'daki çelik endüstrisinin teşvikle kurulduğuna da değinen Tosyalı, “Türk çelik endüstrisi sıfır teşvikle kurulmuş. Türk çelik üreticisi tamamen kendi maharetiyle, öz kaynaklarıyla kurduğu çelik endüstrisinin şu an kapasitesini kullanamıyor ve zor durumda. Ülkemizde zaten ihtiyacın üzerinde bir üretim var. Bu kadar ihtiyacın üzerinde bir üretim varken, Çin’den dampingli ürünü getirip ülkeye sokmak hiçbir matematiğe, hesaba uymuyor. Düşünün biz İskenderun’da çelik yatırımı yaptık. Dört milyon ton. Yani dört küsur milyar dolarlık yatırım yapıyorsunuz ama sizin üretim maliyetinizden aşağı adam Çin'den getirip önünüze yığıyor” diye konuştu.
ZEMBİLLE PARA BULSANIZ SEKTÖRE YATIRIM YAPACAK YENİ SANAYİCİ BULAMAYIZ
Çelik sektörünün her sene sadece mevcut olanı koruyabilmek için ciddi yatırım yapmak zorunda olduğuna da dikkat çeken Tosyalı, “Önlem alınmazsa Türkiye çelik sektörü telafisi imkansız tahribatlar yaşayacak. Ve bu sektör, bittiği zaman da geri kalkamaz. Geri yerine ikame olacak yeni bir sanayici bulamayız. Şurada zembille para bulsanız, milyar dolar bulsanız, demir çelik gibi zor bir sektöre girmek kimin aklına gelir” uyarısını yaptı.
YENİ ALTAY TANKINDA HAZIRIZ, RESMİ ANONSU KALDI
2021 Haziran’ından itibaren yönetmeye başladıkları BMC'de köklü değişiklikler olduğunu anlatan Tosyalı, “Bizim ürettiğimiz tanka yeni Altay tankı diyoruz. Çünkü ihaleye çıkılan tank ile şimdiki bambaşka… Yeni Altay tankında işi tamamladık. Ankara fabrikamızda başta Altay tankımız olmak üzere birçok paletli ve tekerlekli zırhlı aracı imal etmeye başladık. Resmi açılış için her şeyimizle hazırız. 2026 yılının ikinci yarısından itibaren de Yeni Altay’ın BMC Power tarafından üretilen yerli ve milli güç grubu ile seri üretimine devam edeceğiz” dedi.
HATTIMIZ ÇOK, BİR AYDA ALTI TANK ÇIKARACAĞIZ
BMC’de yaptıkları çalışmaları anlatan Fuat Tosyalı, şöyle devam etti:
“Yeni Altay Tankı için yola çıktığımızda bu konuyu bir ticari proje olarak görmedik. Ülkemizin geleceği ve güven dolu yarınları için hep birlikte yola çıktığımız milli bir mesele olarak ele aldık. Neresinden baksanız zor bir tablo vardı. Ama eş zamanlı sessiz sedasız çalıştık. Ankara'da bin dönüme yakın bir araziyi aldık. Hemen BMC Power yatırımına başladık.
Onu bitirdik. BMC Power bünyesindeki Türk mühendisleri ve işçilerinin emeğiyle geliştirilen yerli ve milli 400 ve 600 beygirlik motorlar ile 1000 ve 1500 beygirlik güç gruplarının üretimlerine devam ediyoruz. Bu tesisimizde Altay Tankı’na, Fırtına Obüsü’ne ve Yeni Nesil Zırhlı Araç gruplarının birçoğuna yerli ve milli motor ve transmisyon üretebilir hale geldik. İlk defa Kirpilerde 400 beygirlik motorları kullanmaya başladık. Ve Kirpilerin ihracatında herhangi bir yerden izin almayı bıraktık.
Geçen sene Ramazan ayında da tank fabrikasının temelini attık. Hakikaten yatırımlarımız içerisinde en güzellerinden, en iyilerinden biri. Bütün süspansiyon testlerinden atış test alanlarına kadar hepsi tamamlandı. Fabrikamızda üretim başladı. Şu an içeride zırh çeliklerinden tutun inanılmaz bir stoğumuz var. İki tankımız bütün testlerden başarıyla geçti.
Aselsan, Makine Kimya, Roketsan, Havelsan ana tedarikçilerimiz. Atış testlerinden de başarıyla geçti ve seri üretim iznini aldık. İzni alır almaz da tanklarımızı çatıp üretmeye başladık. Hatlarda şu an tanklar var. Zırh çelikleri işleniyor, kaburgaları çatılıyor. Normalde hattan altı ayda bir tank çıkıyor ama bizim o kadar çok hattımız var ki ayda 6 tane yapacağız, 8’e kadar çıkabileceğiz. Fabrikada aynı anda hem Altay hem 8x8 araçlarımız üretiliyor olacak.''
OTOBÜSTE ÖNÜMÜZDEKİ YILIN SİPARİŞLERİ DOLU
Ticari tarafta da çok yol aldıklarını kaydeden Fuat Tosyalı, şu anda önümüzdeki yıl üretecekleri otobüslere kadar tüm siparişlerin dolu olduğunu vurguladı. Kamyon tarafında da ciddi revizyon yaptıklarını ifade eden Tosyalı, “Kamyon tarafında, büyük kamyon grubunda zarar ediliyordu. O hat durmuştu. Orada ciddi revizyonlar yaptık. Önümüzdeki yıldan itibaren Amerika'ya yoğun ihracatımız başlıyor ve o hatlarımızı da çalıştıracağız. Ticari tarafta çok iyi bir yere geldik” diye konuştu.
TOGG BİR MEYDAN OKUMAYDI VE BİZ BUNU BAŞARDIK
Togg’un Türkiye için tarihi bir kilometre taşı olduğuna dikkat çeken Fuat Tosyalı, “Yedi yıl önce, Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısıyla bir yola çıkıldı. Bazıları buna inanmadı ama biz 60 yıllık yerli ve milli otomobil rüyamızı gerçeğe dönüştüreceğiz dedik ve çok şükür bu hedefi gerçekleştirdik” dedi.
Bu işe baş koyan yatırımcıların yolun ne kadar zor olduğunu en başından itibaren bildiğini vurgulayan Tosyalı, şöyle devam etti:
“Türkiye’nin beş büyük grubu, böyle bir yolculuğun ne kadar meşakkatli olacağını bilecek kadar iş dünyasında tecrübe sahibiydi. Ama en başından itibaren bunun ülkemiz için bir ilk olacağını; elde edilecek başarının sadece taşın altına elini koyanlar için değil, uzun vadede herkes için bir gurur kaynağı olacağını biliyorduk. Tarihimizde ilk defa, fikri mülkiyet haklarının tamamı ülkemize ait bir otomobil üretmek, ülkemizin sanayi tarihine baktığınızda başlı başına bir meydan okumaydı. Ve biz bunu başardık…
Bunun da ötesinde, sadece otomobil üretmekle kalmayıp aynı zamanda elektrikli, akıllı ve bağlı teknolojilerle dönüşen bir mobilite ekosistemine de öncülük ettik. Çok şükür yılmadık, karşımıza sıkıntılar çıksa da her zaman çözüm odaklı olduk, çok çalıştık. Dünyada bu kadar kısa sürede sıfırdan elektrikli araç üretimine geçebilmek herkesin yapabileceği bir şey değildi ve biz bunu başardık.
Bugün T10X’i ve T10F’i Almanya’da, Avrupalı kullanıcılarla buluşturuyorsak, bu sadece Togg’un değil aynı zamanda ülkemizin elektrikli araç ekosisteminin de büyük bir başarısıdır.”
GEREKİRSE TOGG İÇİN PARA KOYARIZ AMA ŞU ANDA GEREK YOK
Fuat Tosyalı, “Ortaklar olarak Togg’a yeni yatırım yapmayı düşünüyor musunuz? Hala buraya para koyuyor musunuz” sorusuna ise şu yanıtı verdi:
“Gerekirse koyarız ama şu anda gerek yok. 500 milyon euro ödenmiş sermayemiz var. Kapasitemiz oldukça yüksek. Biz daha kapasitemizi doldurmaya çalışıyoruz. Hemen kar bekleyen kimse de yok. Ortaklar olarak üç beş yıl sonra bir para kazandığımızda hemen dağıtalım diye bir derdimiz de yok.”
NE BORÇ ALIRIZ NE BORÇ VERİRİZ, BORCA MAL VERMEM
Fuat Tosyalı, iş hayatıyla ilgili bir özelliğini de paylaştı. “Benim hayatta piyasaya borcum olmaz” diyen Tosyalı, şunları söyledi:
“Biz ne borç veririz ne borç alırız. Borca mal da vermem ben. Bizim rahmetli babamdan olmazsa olmaz kural. Babamın komşusu da sobacıydı ve borca mal verirdi. Ve hala sobacı... Onun için bu prensibi hiç bozmuyoruz. Para bir yana mal bir yana. Satılmışsa bir mal param var. Satılmamışsa malım var. Alacak diye bir kalem bizde yok. O bugün de yok yani.
Ankara yatırımı 500 küsür milyon dolar ve kasamızda da her zaman ciddi paramız var. Şu an vadeli mal bile almıyoruz. Bir gram piyasa borcumuz yok. Bugün bir araç sattığımız zaman karımız ne kadar, nedir, ne değildir biliyoruz.”
patronlardunyasi.com