Erdoğan'dan bürokrasiye darbe

Başbakan Erdoğan, resmi ziyarette bulunduğu Bahreyn'de, Türk ve Bahreynli işadamlarına hitap etti. İki ülke arsında bir sorun yaşanmadığını, ancak 41 milyon dolarlık ticaret hacminin 'komik' olduğunu belirten Erdoğan, bunun artırılması gerektiğini söyledi.

Türkiye'nin ticaret hacminin 190 milyar doları bulduğunu belirten Erdoğan, iki ülke arasında karşılıklı ortak yatırım ve üçüncü ülkelerde yatırım yapılabileceğini dile getirdi.

İki dost ülkenin inşaat, tekstil, turizm sektöründe yatırımlar yapabileceklerini anlatan Erdoğan, Türkiye'nin ekonomik parametrelerindeki gelişmelere değindi. İktidara geldiklerinde yüzde 70 olan iç borçlanmanın, yüzde 14'e indiğini kaydeden Erdoğan, önceki dönemde, Türkiye'nin her bir puan için 1.250 milyar dolar faiz ödemek zorunda kaldığını anlattı.

'SIRTIMIZDAKİ KAMBURLARDAN BİRİ...'

Türkiye'nin gerçekleştirdiği ekonomik yaptırımlarla, bunu kazanç hanesine yazdırdığını ifade eden Erdoğan, şöyle konuştu: 'Eğer yüzde 70'lerle devam etmiş olsaydık, bu parayı da ödemiş olacaktık. Bizim zaten sırtımızdaki kamburlardan bir tanesi bu. Yolsuzlukları filan konuşmuyorum, onlar ayrı... Onların da tabii
ümüğünü sıkmaya başladık.

Biz göreve geldiğimizde bankalar hep fona devrediliyordu. 22 banka fona devredilmişti. Dönemimizde fona devredilen bir tek banka yok. Tam aksine, bu dönemde hem devlet hem de özel sektör bankaları para
kazanıyor. Bankalarımızın dünya pazarındaki fiyatları da artıyor. Niye? Para kazanıyor da onun için... Bu süreci inşallah başarıyla devam ettirmenin gayreti içindeyiz.'

Son 3 yıl içinde Türkiye'nin büyüme hızının yüzde 8 olduğuna, enflasyonun da 34'ten yüzde 8'e düştüğüne işaret eden Erdoğan, bunu ciddi ekonomi politikası ve mali disiplin ile sağladıklarını dile getirdi.

'BENİM ASIL DERDİM...'

Ekonomik anlamda Maastricht Kriterleri'nin de yakalanacağını kaydeden Erdoğan, Türkiye'nin çok borcu olduğu yönünde iddiaların gerçeği yansıtmadığını vurguladı. Erdoğan, şöyle konuştu:

'Çok borcumuz varmış, hayır, biz şu anda borçlanma oranında gayri safi milli hasılaya göre, görevi devraldığımızda yüzde 90 civarındaydı, şu anda ise 2004 yılı sonu itibariyle, yüzde 63.4. Nereden nereye geldik. Maastricht Kriteri de yüzde 60'ın altındadır. İnşallah bu yıl belki bunu yakalayacağız. Eğer borcun miktarına bakarak, en borçlu ülke derseniz o zaman yanılırsınız o zaman dünyanın en borçlu ülkesi ABD'dir, Japonya'dır. Ama niye en borçlu ülke bunlara diyemiyoruz? Çünkü gayri safi milli hasılaya baktığımız zaman o büyük rakamlar oran itibariyle düşüyor da onun için. Şu anda Türkiye, bunu başarma yolundadır.

Fakat benim asıl derdim, kardeşlerimizle münasebetlerimizi daha ileri seviyeye getirelim, elimizdeki nakitlerin geçmişte nasıl değerlendirildiği noktasında sizler benden çok daha iyi biliyorsunuz, artık bu nakdin çok daha farklı şekilde değerlendirilmesi dönemi başlamıştır. Türkiye bunun için bir güven ve istikrar ülkesidir.'

Konuşmasında, Güneydoğu Anadolu Projesi'ne de değinen Erdoğan, 20 yılda bu projeye 20 milyar dolar harcandığını, ancak bitirilemediğini söyledi.

Suriye ile 800 kilometrelik sınır hattının mayından temizlenerek organik tarıma açılmasıyla ilgili çalışmaları da an