Dolar
38,4264
0,03%
Euro
43,7212
-0,11%
Sterlin
51,2563
0,10%
Bitcoin
3.589.313
0,00%
BİST-100
9.490,9
1,92%
Gram Altın
4.150,715
0,36%
Gümüş
33,65
0,19%
Faiz
48,25
0,00%

Erdoğan, Baykal'a kızgın

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde muhalefet partilerine yaptığı görüşmelerde CHP ile görüşmemesinin sebebini...

17.04.2007 15:45
Haberi paylaşın
Erdoğan, Baykal'a kızgın
16px
32px

Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde muhalefet partilerine yaptığı görüşmelerde CHP ile görüşmemesinin sebebini, "Aldığı hakaretler, kapatılan kapılardır" sözleri ile açıkladı.

Başbakan Erdoğan ve DYP Genel Başkanı Mehmet Ağar yaptıkları görüşmenin ardından ortak basın toplantısı düzenledi. Ağar, AK Parti'nin aday belirleme çalışmasının devam ettiğini belirterek, "Somut bir isim olmadığını belirttiler. Meselenin genel çerçevesi görüşüldü. Daha önce de biz kendilerine, bir takım gönül kırıklıkları da olsa, siyasette yüz yüze bakabilecek bir siyaseti muhafaza etmek gerektiğini söylemiştik." dedi.

Başbakan Erdoğan ise, DYP'yi Cumhurbaşanlığı sürecine yönelik olarak ziyaret ettiklerini söyledi. Henüz adaylığını açıklayan hiç kimse olmadığını ifade eden Erdoğan, "Şu ana kadar şahsımla ilgili eleştiriler, saldırı ve hakaretler oldu. Bunlara da ben şu ana kadar sabır içinde göğüsledim." dedi.

Görüşmeleri çerçevesinde CHP Genel Başkanı Baykal'ı ziyaret etmemesinin nedeninin sorulması üzerine Erdoğan, "Ana muhalefet partisinin genel başkanı ile görüşmüyoruz. Bunun nedeni; aldığım hakaretlerdir, kapatılan kapılardır. Eleştiriye saygı duyarım ama hakaret olduğu zaman... Herkesin özgürlük alanı bir yere kadardır." diye konuştu.

ERDOĞAN'IN CANI SAĞOLSUN

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'dan, 'korktu, kaçtı' gibi eleştirilere aldırmadan Cumhurbaşkanı adayı olmadığını açıklama cesaretini göstermesini istedi.

DYP ve ANAVATAN ile görüşen Erdoğan'ın CHP'yi dışarda bırakmasını değerlendiren Baykal, "Bizimle konuşmayacakmış, canı sağolsun" dedi.

CHP Grup toplantısında konuşan Genel Başkan Deniz Baykal, Anayasa'nın 102. maddesinin birinci fıkrasına göre Cumhurbaşkanlığı seçiminin ilk turunun TBMM üye tam sayısının üçte iki çoğunluğu olan 367 milletvekiliyle yapılabileceğini savundu. Bu şartın gerekmediğini, seçimin 184 milletvekili ile yapılabileceğini savunanların, 102. maddenin birinci fıkrasını nasıl yorumladıklarını merak ettiğini vurgulayan Baykal, "Bu konu Anayasa Mahkemesi'ne gider. Anayasa Mahkemesi bu konuda karar verir. Bu iş hiç umulmadık bir yere gelebilir. Başbakan Erdoğan, derhal bir uzlaşma arayışı içine girmelidir" diye konuştu.

Deniz Baykal, tarihte çok az insanın eline bir şeyi yapmayarak ülkesine hizmet etme fırsatının geçtiğini belirterek, "Başbakan bu noktada cesur olmalıdır. Aday olmayacak cesareti göstermelidir. Ben aday olmayacağı umudunu hala taşıyorum" şeklinde konuştu. Başbakan Erdoğan'ın aday olmaması halinde 'korktu, kaçtı' diyenlerin olabileceğini ifade eden Baykal, "Başbakan bu korkuyu içinden atmalıdır. Bu korkusunu izale etmek için ben kendisine yardımcı olurum. Başbakan'ın korktuğundan değil, ülkenin yararı için aday olmadığını tüm Türkiye'ye hep birlikte anlatırız. Sözüm söz. Yeter ki aday olmasın" şeklinde konuştu.

Deniz Baykal, Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı seçimi için uzlaşma arayışları çerçevesinde DYP ve ANAVATAN Genel Başkanları ile görüştüğünü hatırlatarak şöyle konuştu: "Bu görüşmelerin hayırlı olmasını diliyorum. Bizimle konuşmayacakmış, canı sağolsun. Kendi sistem anlayışımızı yansıtmak için bir uzlaşma arayışında değiliz. Önemli olan bizimle uzlaşıp uzlaşmaması değil. O meydanda, 14 Nisan günü bir araya gelmiş olan 1 milyon insanla uzlaşsın. Onları anlasın, onları dikkate alsın. Onları gözönünde bulundurarak kararını alsın. Onlarla uzlaştığı zaman bizimle uzlaşmış sayılır. Biz onların adına ve oraya yansımayan Türkiye Cumhuriyetini sahiplenen insanlarımız adına düşüncelerimizi ifade ediyoruz. Umarız Sayın Başbakan, tarihi bir sınav noktasındadır. Umarım yanlış birşey yapmaz. Yapmaması gerektiğini bir kez daha ifade ediyorum. Yapmayacağı umudumu da koruyorum. Yapmayacağını düşünüyorum. Akıl, mantık, sağduyu bunu gerektiriyor. Başbakan'ın bunu sergileyeceği umudumu hala koruyorum. İnşallah arzu ettiğimiz gibi bir sonuç ortaya çıkar. Tütkiye bir gerilime, bir Cumhuriyet krizine sürüklenmez."