Erdoğan bankacıları kızdırdı

Perihan Çakıroğlu'nun yazısı

Başbakan Tayyip Erdoğan'ın, bankacılık kesimine yönelik “Krizde fırsatçılık yapmayın” fırçasına, Portekiz'in başkenti Lizbon'da olan Bankalar Birliği Başkanı ve İş Bankası Genel Müdürü Ersin Özince'den şu kısa cevap geldi:

Özince, Lizbon'da Avrupa bankacılığıyla ilgili bir toplantıdaydı. Telefonda ayrıntılı konuştuk. Erdoğan'ın değerlendirmelerini yorumlarken, krizde madalyonun öteki yüzünü, bankacılık sektöründe neler olup bittiğini de anlattı olabildiğince...

Ayrıntıları vermeden önce bu noktaya nasıl gelindiğine bakalım. Reel sektörün aktörleri, hem iş yapmak hem de dalgalı ve oynak piyasalarla baş edebilmek için adeta “ip cambazı” gibi hareket etme çizgisine geldiler!

Bankacılık sektörünün desteğini arkalarında hissetmeden bunu yapamazlar. 2001 krizinden şerbetli, dünya yanarken, 'sapasağlam durabilen' bankacılık sektörü, şu son 10 - 15 gündür anlaşıldı ki, kriz korkusuyla, daha fazla hesap - kitap yapmaya, kılı kırk yararak kendilerini naza çekmeye başladılar.

Doğrusu, bankacılar bu nazlanmanın nedenini de ifade edemediler! Daha çok özel bankalar şikayet konusuydu. Mevduat sahipleri de, tüccarlar da sanayiciler de bankalardan yana dert küpüydü! Şikayetler, bizlere, 'Ekonomi Yönetimi'ne ve tabii ki Başbakan Erdoğan'a da ulaşıyordu.

İDDİALAR, MÜNFERİT OLAYLAR!

Erdoğan, hem piyasalara güven vermek hem de şikayet sahiplerine tercümanlık etmek adına bankaları kendi üslubuyla uyarma gereği duydu. Hatta bankaları kriz fırsatçılığıyla suçladı ve bunlara yönelik olarak gerekirse masaya oturulacağını söyledi. Deyim yerindeyse Erdoğan, 'aba altından sopayı' gösterdi! Özince, Erdoğan'ın bu sözlerine empati de yaparak iki noktadan yaklaşıp cevaplar verdi.

 Özince'nin ilk yaklaşımı şöyle: “Çok hassas bir dönemden geçiyoruz. Mutlaka, en doğru değerlendirmeleri ekonomi yönetimi ve Başbakan yapacaktır kanaatindeyim, zaten rakamlar da BDDK'nın sitesinde açıkça yer almaktadır. Ancak, bu iddialar her zaman yapılan dedikodulardır. Bazı münferit olayları tüm bankacılık kesimine maletmek doğru değildir.. Piyasalarda yatırımcıların davranışlarını değerlendirmeden daha derin analizler yapmadan açıklamalar yapmak, medyada yorumlar yapmak mümkün değildir. Şayet, Başbakan'ın dediği gibi yapanlar varsa da hemen onlar için işlem başlatılsın.”

YENİDEN MASAYA OTURURUZ!

Özince, ikinci yaklaşımında ise kendi kesiminin bazı sıkıntılarını dile getirdi: “Bizler, Başbakan Yardımcısı Nazım Ekren'le toplantılar yaptık. Kriz nedeniyle, yeni piyasa koşullarına göre dövizin ve kredi faizlerinin maliyetlerinin yükseleceğini ve mutlaka bazı tedbirlerin alınacağını işaret ettik. 15 gün içinde mevduatta yüzde 9 - 10, kredilerde ise yüzde 1 daralma oldu. Her şeye rağmen Türk bankacılık sektörü çok iyi bir sınav veriyor. Elimizde daha fazla yatırım kaynağı olsa da bunu dağıtsak. Sayın Başbakan veya 'Ekonomi Yönetimi' ne zaman uygun görürse yeniden masaya oturmaya hazırız.”

Özince'nin değerlendirmeleri böyle. Demek ki, kriz bankacılık kesimine de farklı biçimlerde yansıyor.

Bugün