Ekonominin patronu Mehmet Şimşek röportajının kodları
Bir süredir ‘düşük faizle borçlanıp spekülatif kazanç peşinde koşanların’ hedefinde olan Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, bugün Dünya gazetesinden Ece Ceyhun’a verdiği röportajla karşımıza çıktı. Biz de o söyleşinin kodlarını çözelim dedik.

Toygun ATİLLA
Bu röportaj, Türk ekonomisinin, paranın patronu Mehmet Şimşek’in iş dünyasına, “Buradayım” mesajı vermesi olarak değerlendirilmeli.
Gitti, gidecek, gitmeli söylentileri arasında son aylarda ‘hedef’ alınan Mehmet Şimşek, bayram sonrası özellikle bir ekonomi gazetesine röportaj vererek iş dünyasına da mesaj verdiğini değerlendirebiliriz.
Röportajda bunun izlerini 2026’ya yönelik yaptığı değerlendirme ile görüyoruz.
Ekonomik programının arkasında duran Mehmet Şimşek, “2026 yılı ekonomik güvenin pekiştiği, refahın daha çok hissedildiği bir yıl olacak” ifadelerini kullanıyor.
Mehmet Şimşek’in mülakatında dikkatimi çeken bir nokta ise uygulamaya koyulan ekonomik programın tüm iç ve dış şoklara karşı dayanıklılığını kanıtladığını belirtmesi.
Bu cümle beni Türk ekonomisi ile Türkiye’nin deprem bölgesi olması ile benzer bir ilişki kurmama neden oldu.
Nasıl ki deprem coğrafyasında bulunan Türkiye, kalıcı çözümler alma, depreme dayanıklı konutlar üretme, tedbirler alma zorunluluğunda ise hassas ve kırılgan bir yapıya sahip Türk ekonomisinde de çalkantılara dayanıklı programlar uygulanması bir zorunluluk…
İşte tam bu noktada göreve geldiği 2,5 yıllık dönemdeki iç ve dış şoklardan üstü kapalı olarak bahseden Mehmet Şimşek, programın bu noktada şokları başarı ile atlattığını vurguluyor.
Yiğidin hakkını yiğide verelim. Bu tespitinde de son derece haklı.
Öyle ya, sadece 19 Mart süreci bile böylesine kırılgan ekonomileri başka yerlerde tarumar edebilirdi.
TÜSİAD Başkanlarının gözaltına alınmasını, yurt dışı kaynaklı diğer krizleri saymıyorum bile.
Ekonomi gazetecilerine ev ödevi, ‘ekonomik şokları’ alt alta toplarlarsa Mehmet Şimşek’in ‘depremlere dayanıklı programı’ ile ilgili söyledikleri sözlere katılacaktırlar.
Mehmet Şimşek’in röportajında önemle vurguladığı bir konu ise, enflasyonla mücadelede ‘fiyat istikrarını yakalama’ çabalaması.
Çünkü diyor Mehmet Şimşek, “Fiyat istikrarı, sağlıklı bir ekonominin ön koşuludur”
Mehmet Şimşek, uygulanan ekonomik program sayesinde Türkiye’ye güvenin arttığını, yabancı yatırımcı açısından da çok daha cazip ve güvenilir bir yatırım merkezi haline geleceğini ifade ediyor.
Benimse itirazım burada başlıyor.
Yabancı yatırımcı açısından Mehmet Şimşek’in ve ekonomik programının bir güven ve prestij ifade ettiği konusunda bir itirazım yok.
Ancak, yabancı yatırımcı için ‘güven’ biraz da ‘adalet’ ‘liyakat' özgürlükler' gibi kavramları da içinde barındırıyor.
Bu anlamda ‘çalkantılı bir Türkiye’nin’ yabancı yatırımcıya ne kadar güven vereceği konusunda açıkçası Mehmet Şimşek kadar iyimser olamıyorum.
Şimdi gelelim Mehmet Şimşek’in hedefi 12’den vurduğu o sözlerine, “Hedef net; 2003-2012 dönemindeki başarıyı yakalamak”
Mehmet Şimşek, geçmişte ekonominin patronu olduğu yılları çok ustaca referans veriyor, kendisini hedefe koyanlara mesajını kibarca ve net bir şekilde ortaya koyuyor.
Adeta, “İktidarın ekonomide en başarılı olduğu dönemi benim zamanında yaşadınız, o başarıyı yine yakalayacak olan benim” diyerek zarifçe meydan okuyor.
Mehmet Şimşek, 2026 yıllarına ait beklentilerini de 6 başlıkta topluyor
*Vatandaşlarımızın alım gücü artacak
*Finansman erişimi kolaylaşacak
*Reel sektör üzerindeki belirsizlikler azalacak
*Piyasalarda öngörülebilirlik güçlenecek
*istihdam ve gelir artışı ivme kazanacak
*Uyguladığımız reformlar somut sonuçlar vermeye başlayacak
Mehmet Şimşek, 2026 yılına ait beklentilerini böyle açıklarken de kendisini hedefe koyanlara, görevden ayrılmasını dört gözle bekleyenlere, “Görevimin başındayım, yaptıklarımız ve yapacaklarımız var” diyor.
İşte Ece Ceyhun ve Mehmet Şimşek'in röportajı:
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek: En zorlu dönem geride kaldı
patronlardunyasi.com