DEİK'in gündemi Lübnan'a insani yardım
İsrail'in ablukaya alarak bombardımana tuttuğu Lübnan'dan gelen acil yardım çağrısı Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu'nun bugünkü Genel Kurulu'na damgasını vuracak.
Türk-Lübnan İş Konseyi Başkanı Mehmet Habbab, İsrail'in bombardımanı nedeniyle Türkiye ile ticareti bıçak gibi kesilen Lübnan'ın ilaç, yiyecek talebinin Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın katılımıyla bugün yapılacak DEİK Genel Kurulu'nda görüşüleceğini söyledi. Lübnan'a ulaşım sağlanamadığı için ülkenin muhtemelen
stoklardan acil ihtiyaçlarını karşıladığını belirten Habbab, şunları kaydetti: "Yollar kapalı olduğu için yardım ulaştıramıyoruz, sadece gelişmeleri izleyebiliyoruz. İş Konseyi'nin Lübnan tarafı olarak bizden ilaç, yiyecek talep ettiler, 'bakacağız' dedik.
DEİK Genel Kurulu'nda bugün görüşeceğiz. Başbakan genel kurula geliyor, görüşünü soracağız. Hükümetin tutumunu öğreneceğiz. Yardımın ulaşması için devletin desteği şart. Başka türlü araç Lübnan'a geçemez." İhtiyaç duyulan ilaç, gıda ürünleri için üyelerin katkısını isteyeceklerini belirten Habbab, ilaç ve gıda firmaları ile görüşebileceklerini bildirdi. Türk Lübnan İş Konseyi Başkanı Mehmet Habbab, Lübnan ile ticari ilişkileri değerlendirirken de, Türkiye ile 400-450 milyon dolar ticaret hacmi olan Lübnan'a saldırı sonrası ticaretin bıçak gibi kesildiğini söyledi. İsrail'in bombardımanın devam ettiğine işaret eden Habbab, şunları kaydetti: "Limanlar, havaalanı, karayolu çalışmıyor. Sigortalar yükseldi. Bizim buradan mal sevkiyatımız imkansız. Yılın ilk yarısında ticaret hacminin yarısı olmuştur. 1-2 ay sonra tekrar ticaret yavaş yavaş açılır. Lübnan bizden en çok gıda, tekstil, demirçelik ürünleri, inşaat malzemeleri alıyordu. Savaştan sonra büyük ihtimalle inşaat malzemelerine ihtiyaç olacak." Öte yandan, bölgedeki gerginlik, sınır illerinden yapılan ticareti de etkiliyor. Görüşler şöyle:
Akrabalık ilişkileri bizi manen etkiliyor
ŞANLIURFA Ticaret ve Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı İsmail Demirkol, Lübnan'daki gelişmelerin bütün dünya gibi Şanlıurfa'yı da etkilediğini söyledi. "Bölgeye yakınlık ve bölge insanları arasındaki akrabalık ilişkileri hem bizi manen etkiliyor hem de bölgeye gelmesi muhtemel yatırımcıyı tedirgin ediyor" diyen Demirkol, şöyle devam etti: "Dünyadaki ekonomik ortam yarını görememenin tedirginliğini yaşarken bizim huzurlu olmamız, ekonomimizin iyi gitmesi düşünülemez. Bölge için mal üreten, mal satan insanlar tedirginlik yaşıyor. Lübnan'da iş yapan Türkler çıkış yaptılar. Temsilciniz olmazsa mal satamazsınız. 'Rakamlara dökün' derseniz yanıltıcı olur. Piyasamızı olumsuz etkilediği açık."
'AB'nin faydasını şimdi göreceğiz'
Gaziantep Sanayi Odası Yönetim Kurulu Başkanı Nejat Koçer ise herhangi bir sıkıntı olmadığını belirtirken, bunda son birkaç yılda Suriye ile ticaretin azalması, AB'ye ihracatın ise artmasının önemli payı bulunduğunu vurguladı. Koçer, şunları söyledi:"Gaziantep'in Suriye'ye ihracatı son 3-4 yıllık süreçte dörtte üç azaldı. AB ile ilişkilerimiz ise çok gelişti. Biz bunun faydasını göreceğiz. Suriye'ye ekonomik olarak bağımlılığımız yok. 2 milyar dolarlık ihracat sepetimiz içinde Suriye'nin payı 40-50 milyon dolar."
Psikolojik rahatsızlık yaratıyor
Diyarbakır Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı Kutbettin Arzu da, "İsrail'in Lübnan'a saldırması, bölgedeki çatışma ortamının yoğunlaşması bölgeyi rahatsız ediyor, Türkiye'yi de rahatsız ediyor. Gerek Suriye gerek Lübnan'da iş yapan girişimciler, çalışanlar, turizm açısından iyi şeyler değil. Hemen yanıbaşımızda insanlık dramı yaşanması psikolojik rahatsızlık yaratıyor. İnsan en azından huzursuzluk hissediyor" dedi.
