Cenevre'de 25 Türk paniği
CENEVRE'DE KONFERANSA KATILAN 25 TÜRK, TOPLU HALDE GEZİNCE KARAKOLLUK OLDU.

Her yıl düzenli olarak Cenevre’de yapılan çalışma konferansına 180’e yakın ülkeden hükümet, işçi ve işveren temsilcileri katıldı. Katılım masrafları hükümetler ve sendikalara ait olan bu yılki toplantıya İsviçre 25, Almanya 30, ABD de 40 temsilciyle katıldı. Türkiye ise bu toplantıya 106’sı resmi, geri kalanı gayriresmi olmak üzere 150 kişiyle çıkarma yaptı. Türkiye’den sonra toplantıya en fazla adam gönderen ikinci ülke 80 kişiyle Senegal oldu.
TOPLU HAREKET
Büyük bölümü dil bilmeyen sendika başkan, üye ve danışmanlardan oluşan memur temsilcileri toplantılardan sıkılınca çareyi gezmekte buldu. Ancak dil bilmedikleri için memurlar birbirlerinden ayrılmayıp toplu hareket etmek zorunda kaldılar. Gürültülü bir şekilde yürüyen 20-25 kişilik memur topluluğuna şaşıran Cenevre polisi, olayı önce ‘izinsiz yürüyüş’ olarak algılayıp gruba müdahale etti. Ancak, olayın ‘memur yürüyüşü’ değil, turistik gezi olduğu anlaşılınca polis gürültü yapmamaları konusunda uyarmakla yetindi.
Çalışma konferansı turistik geziye döndü
4 Haziran’da başlayıp 16 Haziran’a kadar devam eden çalışma konferansına ilk gün, hükümet adına Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Murat Başesgioğlu, işveren kesimi adına TİSK Başkanı Tuğrul Kudatgobilik, işçi kesimi adına ise Türk-İş Genel Başkanı Salih Kılıç katılıp birer konuşma yaptı. Hak-İş Başkanı Salim Uslu, Kamu-Sen Başkanı Bircan Akyıldız, KESK Başkanı İsmail Hakkı Tombul ve Memur-Sen Başkanı Ahmet Aksu ile beraberindeki konfederasyon yetkilileri de konferansa gözlemci olarak katıldı. Bakanlık, toplantıya eski sendikacı milletvekillerinden Bayram Meral, Agah Kafkas, Hüseyin Tanrıverdi ve İzzet Çetin’in yanı sıra toplam 7 milletvekilini toplantıya götürdü. Olaylara ilişkin bilgi veren bir katılımcı, “Konferansın resmi muhataplarından Türk-İş 5, TİSK 7 kişiyle katılırken bazı memur sendikaları Cenevre’ye 15 kişilik ekiplerle geldi. Üstelik de toplantıya gelenlerin büyük bölümü dil bilmiyor. Herhalde görgü, bilgi artsın diye böyle bir şey yapıldı. Ancak olay çalışma konferansından çıktı, turistik geziye döndü. Hep birlikte salona girdiğimizde, diğer ülkelerin temsilcilerine toplantı salonunda yer kalmıyordu” diye konuştu.
Erdoğan Süzer/Bugün
Tekstil sektörünün köklü kuruluşlarından Akın Tekstil, geçen hafta konkordatoya başvurdu. İş dünyasını şaşırtan bu kararın arkasından bir ‘aile’ krizi çıktı. Krizin tarafları ise şirketin kurucusu Rüştü Akın’ın oğlu Ragıp Akın ile diğer kurucu Ali Haydar Akın’ın kızları Feyza Çolakoğlu ve Henza Çolakoğlu. Konkordatodan mahkeme koridorlarına yansıyan gelişmeleri ve krizin perde arkasını yazdım. Bugünkü yazıda şirketin kuruluş hikayesini, ortakları ve bu noktaya nasıl geldiğini anlattım. İkinci yazıda Yönetim Kurulu Başkanı Ragıp Akın’ın anlattıklarını aktaracağım…
#Akın Tekstil2007 yılından bu yana Anadolu Grubu’nun Yönetim Kurulu Başkanlığı’nı yapan Tuncay Özilhan, haziran ayında bu görevi bırakmaya hazırlanıyor. Başkanlığı kurucu babası İzzet Özilhan’ın ortağı Kamil Yazıcı’dan devralan Tuncay Özilhan’ın yerine tekrar Yazıcı Ailesi’nden bir isim gelmesi bekleniyor. Bu ismin hali hazırda Başkan Vekili olan Kamil Süleyman Yazıcı olacağı ifade ediliyor.