Canevi'nden vekil başkan uyarısı
TEB YÖNETİM KURULU BAŞKANI YAVUZ CANEVİ, "ARTIK MB'YE BAŞKAN ATANMALI" DEDİ.

Canevi, TEB'in, dünyanın altıncı ve avro bölgesinin bir numarası Fransız BNP Paribas Bankası ile ortaklığının 1 yılını doldurduğunu, ortaklığın fevkalade olumlu yürüdüğünü söyledi.
Canevi, evlilikten ilginç sinerjiler doğduğunu, hiç tahmin edemeyecekleri yeni hizmet alanları keşfettiklerini belirterek, 'son zamanlarda bize uluslararası kuruluşlardan, hem de büyük kamu finansmanı yapan kuruluşlardan ciddi teklifler gelmeye başladı. Alman, Fransız, Avrupa Yatırım Bankası gibi kuruluşlar (KOBİ finansmanında kullanılmak üzere orta ve uzun vadeli kredi vermek istiyoruz. Bizimle çalışır mısınız) diyorlar' dedi.
'Evlilik o kadar olumlu ve faydalı oldu ki, ortaklar daha hızlı büyümeye karar verdi' diyen Yavuz Canevi, daha çok şube açacaklarını belirtti. Canevi, şöyle konuştu:
'Demek iyi para kazanıyorlar ki büyümeye, şubeleşmeye karar verdiler. Artık sistemde çok ciddi bankalar var. Kurallara uygun rekabet ortamı doğmaya başladı. Bizler gibi düzgün bankalar için arayıp da bulamadığımız bir ortam. Bu ortamda biz çok yeni ürünlerle, yeni müesseselerle gireceğiz. Agresif büyümemiz olacak. Planlarımızda bu yıl 20 şube açma vardı, şimdi 50 ile 100 arasında açabiliriz. Şu an 120 şubemiz var. Bunu 200'e doğru zorluyoruz.'
'FİNANSBANK OLAYI, EVLİLİKLERİN ZİRVESİ'
Yabancı bankaların birleşme ve satın almalarına olumlu baktığını, hiçbir zaman sektörde uluslararası evliliklere karşı olmadığını vurgulayan Canevi, kamuoyunda Çek Cumhuriyeti, Polonya'daki gibi bankacılığın yüzde 90-100'ünün yabancılara geçip geçmeyeceğinin tartışıldığına dikkati çekti. Canevi, şunları kaydetti:
'Türkiye'de bu oran yüzde 35-40'ın üzerine hiçbir zaman çıkmaz. Çünkü Türkiye'de oturmuş bir bankacılık sistemi var. Doğu bloku ülkelerinde altyapı yoktu, sıfırdan başlayınca bütün yabancılar sektörü ele geçirdi. Hem Yapı Kredi Bankası hem de bizim örneğimizde olduğu gibi yüzde 50-50 ortaklık kültürü yerleşti. Yabancılar böyle bir olaya kolay kolay yanaşmazlardı ama Türkiye'deki bankacılığın kalitesini görünce yüzde 50-50 ortaklık yürüyebilir dediler. Dolayısıyla oran hiçbir zaman yüzde 35-40'ın üzerine çıkmaz. Endişelenmemek gerekir.' Finansbank'ın yüzde 46'sının Yunan Bankası NBG'ye satılması konusunda ise Canevi, şöyle dedi:
'Finansbank olayı zirveyi oluşturdu. Bu iki açıdan önemli. Bankaların hem borsa hem de piyasa değerlerinin ülkedeki istikrara ve büyümeye paralel olarak gerçekten çok ciddi boyutlarda arttığı, buna rağmen yabancı ilişkisinin devam ettiği gerçeği ortaya çıktı. İki, politik açıdan bence daha önemli. Bir Yunan bankasının Türkiye'de böyle büyük bir alışverişe girmiş olması bizim orta ve uzun vadede AB ile ilişkilerimizde olumlu rol oynayacak bir faktör. Bende ileriye dönük çok ciddi bir ümit yarattı. AB ile ilişkilerin yumuşayacağı, Yunanlıların bu konuda daha rasyonel davranacağı ve de veto gibi olaylarla, çok ciddi direnişlerle karşılaşmayacağımız gibi...'
MERKEZ BANKASI BAŞKANLIĞI
Son 4 yılda maliye politikaları ve disiplinin bundan önce 30 yılda yapılamayan derecede ciddi olduğunu belirten Canevi, enflasyon ve reel faizlerdeki düşüşe dikkati çekti.
Canevi, Merkez Bankası'nın vekaleten yürütüldüğünü anımsatarak, şunları söyledi:
'MB başkanlığı ataması uzamasa iyi olur. Ama, bir kere MB bağımsızlığını kazandı, 3 yıllık tecrübeyi de çok güzel şekilde yaşadık. MB bugün itibari olan müessesedir. Bunu geriye çevirmek mümkün değildir. Kimsenin de niyeti yok zaten. Bu müesseseler artık insanlarla kaim değildir. Kişiler değişir ama kurumların yapısı ve bağımsızlığı artık tescil olmuştur. Bence endişe etmemek lazım.' MB başkanlığına kimin g