Büyükşehir Belediyesi İstanbul'u yeniden tasarlıyor
İstanbul Büyükşehir Belediyesi, İstanbul'da bugüne kadar yapılmayan bir dönüşüme hazırlanıyor. İstanbul'u daha yaşanabilir bir şehir haline getirmek isteyen belediye, işe şehrin geleceğini planlamakla başlıyor.

Bu kapsamda belediye bünyesinde İstanbul Metropolitan Planlama ve Kentsel Tasarım Merkezi(İMP) oluşturuldu.
"İnanılmaz ama İstanbul'un ne geçmiş, ne şimdiki ne de yakın veya uzak projeksiyonu ve planı yoktur" diyen İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Topbaş, "Gelişigüzel bir İstanbul yerine 12 milyonluk nüfusun daha da gelişeceğini hesaplayarak geçerli bir planlama ile ülke karmaşalarını ortaya koymak için İMP'yi oluşturduk. İstanbul'un bugünkü problemlerinin tümü plansız şehirleşmeden kaynaklandı" dedi.
İMP, doğrudan belediye başkanına bağlı olarak çalışacak. İMP bünyesinde çeşitli üniversitelerin kendi alanlarında tanınmış öğretim üyeleri ve onların liderliğinde oluşan ekiplerde 300'den fazla uzman personel görev alıyor. Bu kadronun kısa sürede 500'e ulaşması bekleniyor. İMP bünyesinde 14 sektör grubu altında toplam 22 alt sektör grubu oluşturuldu. Bu kapsamda İMP'nin amaçları arasında İstanbul'u planlama sürecinde kentin potansiyellerinin belirlenip ortaya konması ve ekonomik olanaklara perspektif kazandırılması yeralıyor.
Birçok gelişmiş ve gelişmekte olan kentlerin (Paris, Barcelona, Şangay, Tokyo Seul) gelişme süreçlerini kurgulayan kent plan atölyesi olduğunu belirten Topbaş, İstanbul'un bu sürece hiç girmediğini söyledi. Bundan sonra her başkanın kendi vizyonu ve süresi ile sınırlı kararlar almayacağını ve 20-30 yıl sürecek sürecin bir parçası olacaklarını kaydeden Topbaş, "Bu ofis geleceğin İstanbul'unun projeksiyonunu hazırlarken olağanüstü dinanizm ile büyüyen şehrin ihtiyaçlarını karşılamakta rol oynayacak. Plan süresi içerisinde verilecek önemli kararlar burada değerlendirildikten sonra alınacak. İstanbul'un tarihini koruyarak geçmişin ruhunu taşıyan 21. yüzyıl yapıları ile geleceğin İstanbul'u yaşatılacak. Öte yandan bu sorumluluk duygusu ile İMP'de Mimarlar Odası, Şehir Plancılar Odası, sivil toplum organları, arkeologlar ve tarih bilimcileri birlikte görev alacaklar" diye konuştu.
Kaynak özelleştirmeden
İstanbul'un geleceği tasarlanırken ihtiyaç olan kaynak için de birçok proje hazırlanmış. Bunlar içerisinde İstanbul raylı sisteminin yap-işlet-devret modeli ile yapılmasından, İstanbul'daki belediye otobüslerinin özelleştirilmesine kadar birçok proje yeralıyor. Topbaş, "Örneğin Seul'de bin otobüs var. Ama hiçbiri belediyeye ait değil. Bunun yanında İstanbul raylı sistemini daha da büyütüyoruz. Bu kapsamda yap-işlet-devret modelini düşünüyoruz. Bu konuda görüşmelerimiz sürüyor. Ayrıca Büyükşehir Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı kuruyoruz" dedi.
Nazım planı yeni hazırlanıyor
İstanbul'un bugüne kadar bir nazım planı olmadığına dikkat çeken Topbaş, "Başbakan Tayyip Erdoğan belediye başkanlığı döneminde bunu yapmak istemişti ama iptal edildi. Bizde eski dönemlerde olduğu gibi hazırlayan-onaylayan-eleştiren-iptal ettiren diye taraflar olmayacak. Tam bir konsensüs sağlanacak ve tamamen İstanbul'un marifetleri doğrultusunda tüm aktörler birarada olarak şu anda 10 bin metrekarelik alanda Çevre ve Orman Bakanlığı ile yaptığımız bir protokol sonucu Çevre Düzeni planlarını, 5216 sayılı yasa ile gelen Nazım İmar Planı ile İstanbul'u bölgesi içerisinde stratejik gelişim planlarını çalışıyoruz" diye konuştu.
Öte yandan İMP'nin sürdürdüğü projeler oldukça dikkat çekici. Örneğin "Kartal MİA Alanı Düzenlemesi" Projesi ile Kartal Bölgesi'nde Manhattan benzeri bir model oluşturulması planlanıyor. Topbaş, Maslak Bölgesi'nin artık dolduğunu belirterek, İstanbul'da bu tarz iş merkezlerinin olduğu yeni bölgeler oluşturacaklarını söyledi.
İMP'de sürdürülen kentsel tasarım projeleri
*Rekreasyon, Kültür ve Turizm Projeleri
-Küçükçekmece-Avcılar İç-Dış Kurumsal Kentsel Tasarım Projesi
-Karadeniz Maden Ocakları Yeniden Kazanım Projesi
-Cebeci Taş Ocakları
-Maltepe Bölge Parkı
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından Türkiye’nin yedi bölgesinde, yirmi şehirde gerçekleştirilen Türkiye Kültür Yolu Festivali’nin en göz alıcı duraklarından biri olan İzmir, dokuz gün boyunca sanat, kültür ve eğlencenin buluşma noktası oluyor.
#İzmirGebze’nin Akse Sapağı’nda 29 Ekim sabahı yerle bir olan o yedi katlı bina, sadece dört canı değil, bir kentin vicdanını da altüst etti. Sabah 07.30 sularında yerle bir olan yapının enkazından bir aile çıktı: anne, baba ve iki çocuk hayatını kaybetti. 18 yaşındaki Dilara ise mucizevi biçimde hayatta kaldı. O gün, herkesin aklındaki tek soru şuydu: “Bina neden çöktü?” Çok geçmeden fısıltı gazetesinde "Metro inşaatı" suçlu ilan edilmişti bile. İşte o inşaatın patronu Metin Güneş'e ulaştım ve sordum: "O bina metro inşaatı yüzünden mi çöktü?"















