Balkaner'den TMSF'ye 5 soru
TMSF tarafından el konulan Yurtbank'ın 34 yıl hapse mahkum edilen eski sahibi Ali Avni Balkaner hakkındaki davanın Yargıtay tarafından bozulmasından sonra davaya yeniden başlandı.

İstanbul 8'inci ağır ceza mahkemesinde görülen duruşmaya tutuklu sanık Ali Avni Balkaner ile 13 tutuksuz sanık hazır bulundu. Mahkeme Başkanı Mustaf Akın, Balkaner ile diğer sanıkların etkin pişmanlık maddesinden yararlanabilmesi için suça konu borçlarla alakalı TMSF'ye bir ödeme yapılıp yapılmadığı konusundaki yazıya bir cevap verilmediğini ifade etti.
Yargıtay'ın bozma ilamından sonra yeniden yapılan yargılama kapsamında sanıklar suçsuz olduklarını belirterek, beraatlerini talep ettiler. Bankanın eski Genel Müdürü Engin Aras, dişiyle tırnağıyla kendisine bir kariyer yaptığını belirterek, "Türkiye kamu ya da özel sektörde çalışan yöneticiler arasında en temiziyim diyebilirim. Belki de birinciyim. Aksini iddia eden varsa yüzleşmeye hazırım." dedi. Aras, "Benim görev yaptığım dönemde, bankanın fona devredilmesine neden olan eylem yoktur. 1999 yılında istifa etmemin en önemli nedeni, off-shore hesaplarının büyümeye başlamasıdır." şeklinde konuştu.
Tutuklu sanık Ali Avni Balkaner'in avukatı Adem Koyuncu, dava klasörlerinin 160'ı bulduğunu belirterek dörtte birinin ancak fotokopisini çektirebildiklerini ve tamamını inceleyemediğinden savunma yapamayacağını, kendisine savunma için ek süre verilmesini istedi.
Sanık Balkaner ise avukatının gerekçeleri doğrultusunda savunma yapmayacağını belirterek, soruşturmanın gizli kalmış yanlarının ortaya çıkması ve arkadaşlarının da suçsuzluğunu ortaya çıkarması için hazırladığı beş sorunun TMSF'ye sorulmasını istedi. Balkaner, sorularını şu şekilde sıraladı;
"1- 6 Ocak 1998 tarihinde Yurtbank Yönetim Kurulu Üyeliği'ne Hazine temsilcisi olarak Metin Aytaç'ın atanıp atanmadığını, atanmış ise veto yetkisinin olup olmadığı, bu tarihten sonra bankanın Yönetim Kurulu kararlarından ve verdiği kredilerden hazinenin bilgi ve onayının bulunup bulunmadığı ve Balkaner grup firmalarına kredi verilip verilmediği,
2- Bankaya el konulmadan önce yapılan protokol ile gruba ait ÜÇEM A.Ş.'nin yüzde 51 hissesi bankaya devredilmiş midir?
3- ÜÇEM A.Ş.'nin yüzde 49'luk hissesi, rehin sözleşmeleriyle TMSF'ye rehnedilmişmidir, bu rehin sözleşmeleri hangi amaçla, hangi borca karşılık yapılmış mıdır?
4- Yurtbank'a el konulduktan sonra Vakıfbank, Emlakbank Güreli, Expertiz, TSKB şirketlerine yapılan incelemelerde TMSF'ye yüzde 51'i devredilen yüzde 49'u rehnedilen ÜÇEM A.Ş. firmasına ait taşınmazların tamamının tamamı TMSF'nin elinde midir?
5- Halen TMSF'nin elinde bulunan varlık, hangi hukuki gerekçeye göre onlara devredilmiş, satışı mı yapılmış, hibe mi edilmiştir? Bunların hiçbiri değilse neyin karşılığı devir yapılmıştır? dedi. Türkiye Cumhuriyeti Bakanlıklarıyla anlaşma yaptığını belirten Balkaner, "Niye ben yüzde 49 rehni TMSF'ye verdim? Bankanın doğmuş ve doğacak her türlü borçları için. Yüzde 51'i niye verdim? Zarar eden şirketlerin mağduriyetlerinin giderilmesi için verdim. Ben sokaktaki Ahmet efendi ile değil Devletimle anlaşma yaptım. TMSF, bu anlaşma geçerli değil desin tamam. Bütün mal varlıkları bankanın içindedir." diye konuştu
Mal varlığının bir milyar 600 milyon dolar olarak tesbit edildiğini belirten Balkaner, "Ben 800 milyon dolardan fazlasını bankaya ve TMSF'ye devrettim. 800 milyon dolara da el koydular. Tabi borcumu ödeyemem. Ben bu gün avukat tutmaya muhtaç hale gelmişim. Nasıl ödeyeyim. Benim bütün mal varlığım, bütün borçlarımı 6 yıllık faiziyle ödeyecek kapasitededir." dedi. Balkaner, "Benim bi